Battle Royale Dünyasında Yeni Bir Soluk: Spellbreak
Battle Royale dünyasına sihirli bir dokunuş getiren Spellbreak ile büyülerinizi kullanarak rakiplerinizi alt edin!
1 gün önce

Son zamanlarda, oyun dünyasında yeni Battle Royale deneyimleriyle sıkça karşılaşıyoruz. Bu tarz oyunlar, kısa vadede büyük bir popülarite yakalasa da, uzun vadede birbirinin kopyası olan birçok yapım ortaya çıkıyor. Artık bu türdeki oyunların, rakipleri arasından sıyrılmak için yenilikler eklemeleri, farklı temalar denemeleri ve yaratıcılıklarını konuşturmaları gerekiyor. İşte tam da bu noktada, Spellbreak benim ilgimi çeken bir Battle Royale oyunu olarak öne çıkıyor. Oyun, büyü mekaniği ile türe farklı bir soluk getirmeyi hedefliyor ve bu bağlamda, gerçekten de Battle Royale deneyimini birkaç adım ileriye taşıyacak unsurlar barındırıyor. Ancak, yapımcının henüz deneyim kazanma aşamasında olması, bazı fikirlerin hayata geçmesini engelliyor.
Hikaye ve Evren
Spellbreak, ilginç teması ve evrenine rağmen, derin bir hikaye anlatma kaygısında değil. Çoğu Battle Royale oyununda olduğu gibi, yaratıcı bir hikaye kurgusu genellikle sıradan bir arka plan sunuyor. Spellbreak de, yalnızca oyunun eğitim bölümünde bize bazı hikaye parçaları sunuyor, sonrasında ise bu hikaye ile ilgili pek bir şey göremiyoruz. Ancak, oyun menülerinde karşılaştığım “Chapters” isimli sekme, ilerleyen zamanlarda Spellbreak evrenini daha detaylı keşfetme umudunu taşıyor.
Oyun evreninin temelinde, bir zamanlar Velnor Kıtasının bir parçası olan Highlands bulunuyor. Burada, “Çatlama” adı verilen büyük bir patlama sonrası topraklar insan ve hayvanlar için yaşanmaz hale geliyor ve bu bölge “Hollow Lands” olarak adlandırılıyor. Velnor kıtasından ayrılan bir başka parça olan Stormeave ise hayatta kalan Longwatch kalesi sakinleri için bir sığınak niteliğinde. Bu halkın lideri Avira Emberdane, antik eldivenlerle büyü yapabilen öğrenciler yetiştiriyor; bizim karakterimiz de bu öğrencilerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Avira, eğitim kısmında bize temel kontrolleri öğretiyor ve Hollow Lands’e girmemizi sağlayacak portalları gösteriyor. Oyun, bu noktadan sonra hikayeden koparak, Spellstorm’dan kaçarak sona kalan Breaker olmaya çalışmamızı sağlıyor.
Oynanış ve Mekanikler
Spellbreak, hem elemental büyüleri hem de akıcı oynanışı ile dikkat çekiyor. Oyunda toplamda altı farklı büyü sınıfı mevcut: Frostborn (Buz), Conduit (Elektrik), Pyromancer (Ateş), Toxicologist (Zehirli Gaz), Stoneshaper (Taş) ve Tempest (Rüzgar). Oyunun başında seçtiğimiz sınıfa göre sabit bir element eldivenine sahip oluyoruz ve bu, bize belirli güçler ve ekipmanlar sunuyor.
Seçimimizin ardından, 42 oyuncunun atıldığı dev bir haritaya adım atıyoruz. Oyun, Zelda tarzında büyüleyici görseller sunarak bizi karşılıyor. Bu aşamada, güvenli bölgede kalmaya çalışırken, eldivenlerimizi ve zırhımızı güçlendiriyor, parşömenler okuyarak karakterimizi geliştiriyoruz. Genelde diğer Battle Royale oyunlarında güçlendirme, güçlü silahlar bulmak veya ekipmanın üst seviye versiyonlarını kuşanmak anlamına gelirken, Spellbreak, oyuncuyu karakterini güçlendirmeye yönlendiriyor. Okuduğumuz parşömenler, karakterimizin üç yetenek sınıfından birine etki ederek ufak ama etkili yükseltmeler sağlıyor. Ara menüden yeteneklerimizi özelleştirebiliyoruz ve toplamda 6 puanlık bir üst sınırımız var, bu nedenle yeteneklerimizi belirlerken kombinasyonlarımızı dikkatlice oluşturmalıyız.
Oyun Deneyimi ve Sorunlar
Spellbreak’in en büyük avantajı, çoğu Battle Royale oyununa kıyasla çok daha akıcı ve eğlenceli bir deneyim sunması. Birinci olmak, diğer oyunlardaki kadar zorlu değil; burada sürekli çatışma halinde olmanız bekleniyor. Oyun, savaşların aşırı keyifli ve epik olduğunu düşündüğümüzde, bu durum büyük bir artı sağlıyor. Savaşlar, oyuncuların farklı yetenekleri ve elemental büyülerin birlikte kullanımıyla çok çeşitli hale geliyor. Fakat, haritanın genişliği ve maksimum oyuncu sayısının azlığı, diğer oyuncularla karşılaşmayı zorlaştırıyor. Bu durum, oyuncuyu yalnız hissettirebilir. Dolayısıyla, oyuna daha fazla PvP haritası eklenmesi veya oyuncu sayısının artırılması gerektiğini düşünüyorum.
Spellbreak, büyülü savaşlarda oldukça başarılı olsa da, bazı noktaların üzerinde yeterince durulmadığını hissediyorsunuz. Örneğin, sınıf seçimi sadece büyülü eldiveni belirliyor; bu sınıfların kendine özel yetenekleri olmasını isterdim. Oyun sırasında bulduğumuz özel güçler, sınıf seçiminden daha fazla etki ediyor. Haritanın tasarımı ve bazı animasyonlar, oyunun ruhunu zayıflatıyor. Harita geniş ve detaylı olmasına rağmen, birçok nokta birbirinin kopyası gibi görünüyor. Ayrıca, bazı animasyonlar tamamlanmamış hissettiriyor ve ekipmanların karakter üzerindeki görsel etkisi neredeyse yok denecek kadar az.
Oyun içi etkinliklerin de oldukça tekdüze olduğunu ve birkaç büyülü kutu açmaktan öteye gitmediğini belirtmek gerekir. Sanki beta sürecine büyük bir güncelleme gelmesi gerekiyormuş gibi bir hissettiriyor. Evet, dövüş sistemini ve karşılaşmaları başarılı bir şekilde harmanlamayı başaran yapımcı ekip, oyunun görselliğini ve detaylarını yeterince geliştirememiş. Eğer bu eksiklikler giderilirse, Spellbreak, orijinal bir Battle Royale deneyimi sunabilir.
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?