World of Warcraft: Shadowlands İncelemesi

Shadowlands, World of Warcraft’un en cesur ve yenilikçi ek paketlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Bu olağanüstü dünya, oyuncuların 60. seviyeye ulaşana kadar geçirecekleri yolculukta, hem görsel hem de senaryo açısından eşsiz deneyimler sunuyor. Ölüm diyarı Shadowlands, oyunculara hayatın ne denli farklı olabileceğini gösterirken, oyunun derinliklerine dalmayı sağlıyor. Biz de bu süreçte her köşeyi keşfetmeye çalıştık, her detayı inceledik ve en önemlisi bu yolculuğu yaparken büyük bir keyif aldık.

World of Warcraft gibi devasa bir oyunun genişleme paketini birkaç günde incelemek elbette mümkün değil. Bu nedenle, incelememizi parçalar halinde sunmaya karar verdik. İlk olarak, 60. seviyeye ulaşma yolculuğumuzdan bahsettik ve oyunun yeni levelling mekaniklerine dair detaylar verdik. Ardından, seviyeye ulaştıktan sonra neler yapabileceğinizi, yeni eklenen bölgeleri ve covenant sistemini anlattık. Bu yazıda ise, genel bir değerlendirme yaparak oyunun endgame kısımlarını ele alacağız. Tüm tabloyu görmek isterseniz, yazılarımızı dikkatlice sırayla okumanızı öneririm.

Görsel Estetik ve Oyun Sonu İçeriği

Revendreth’in bej ve kırmızı tonları zamanla sıkıcı olabiliyor. Ancak korkularınızı gidermek adına belirtmek gerekir ki, oyuncuların zamanlarının büyük bir kısmını geçireceği oyun sonu içeriği, kısmen tekrara dayalı olsa da, Battle for Azeroth gibi kaçınılmaz içeriklere sahip değil. Azerite toplama mekanizmasının yerini alan Covenant ve ruh enerjisi Anima sistemleri, bu genişleme paketinde daha ilgi çekici bir hale getirilmiş.

Azerite fikri, oyunculara ne yapmaları gerektiğini net bir şekilde söyleyen bir sistemdi ve bu durum, birden fazla karakterle oynamayı zorlaştırıyordu. Shadowlands’de ise 60. seviyeye ulaşıp, covenant’ların hikâye görevlerini tamamladıktan sonra bir tarafı seçmeniz gerekiyor. Bu seçim yalnızca bir üs ve temalı bir özellik kazanmakla kalmıyor; aynı zamanda hangi güçle oynamak istediğinize de karar vermeniz gerektiğini ortaya koyuyor.

Covenant Seçimi ve Önemi

Covenant’lara girmenin de çıkmanın da bir bedeli var. Seçtiğiniz Covenant, yalnızca tematik bir üs ve özellik kazanmanızı sağlamıyor; aynı zamanda o gruba ait özel yeteneklere erişim imkânı sunuyor. Covenant’ın anima tabanlı geliştirilebilir özellikleri var, fakat raid veya mythic+ zindanları tamamlamak isteyen bir oyuncunun bu seviyeleri yükseltmek için acil bir ihtiyacı olmayacak. Yetenekleri geliştiren Conduit’leri kullanmak ve Renown seviyesini artırarak daha fazla pasif özellik ve hasar bonusu almak önemli, ancak bu bile o kadar şartlara bağlı bonuslar sunuyor ki, Covenant’ın getirdiği özellikler dışında olmazsa olmaz bir durum olmaktan çıkıyor.

Başlarda pek önemsemediğim covenant seçiminin aslında Shadowlands’in en kritik kararlarından biri olduğunu sonradan fark ettim. Her sınıf ve her yetenek ağacı için ideal bir covenant tercihi mevcut. Bu tercihin dışına çıkan oyuncular, %5-7 arasında bir performans kaybı yaşayabiliyor. Örneğin, eğer Arcane büyülere odaklanıyorsanız Night Fae, Frost için ise Venthyr seçmeniz gerekiyor. Bu durum, sadece bir raidde az bir fark yaratmak için belki de bir kez kullanılacak bir enchant’a 10-20.000 altın harcayan oyuncular için önemli bir detay.

Torghast ve Anima Toplama

Torghast’ta olabildiğince çok anima cell toplamak hayatta kalmak için önemli. Covenantların oyuncu oyun tarzını kitlemesi, oyuncular arasında ikinci bir karakter kasanların sayısını artırdı. Oyun sonu içeriği çoğunlukla opsiyonel ve açık dünya görevleri, güzel eşyalar verirken, tamamlaması kolay kısa süreli içeriklerden oluşuyor. Shadowlands’i oynadıysanız, çoğu görevi hatırlayacaksınız. Sıfırdan oyun sonu için yapılmış açık dünya görevi neredeyse yok.

Roguelike fanatiği olarak en sevdiğim içerik Torghast oldu. Yeni çıkan efsanevi eşyaları elde etmek için Torghast’ı tamamlamak zorundasınız. Bu özel bölgede, roguelike bir oyun deneyimi yaşarken tek seferlik pasif özellikler kazanıyor ve düşmanların üstesinden gelmeye çalışıyorsunuz. Belirli bir katın sonunda, normal bir oyuncunun başa çıkması zor olan güçlü canavarlar karşınıza çıkıyor. Eğer doğru özellikleri alarak yeterince güçlendiyseniz, bu canavarları alt etmek o kadar zor olmuyor. Torghast’ın zemininde bulduğumuz Runecarver’ın anılarıyla efsanevi zırh parçaları yaratmak mümkün. Her sınıf için birçok efsanevi eşya mevcut, bu nedenle düşen ilk anıdan zırh yapmadan önce iyi bir parçayı beklemek mantıklı.

Maw ve Zindan Deneyimi

Kyrian iç savaşında iki taraf da o kadar vasat ki kimin kazanacağı önemsiz geliyor. Torghast’ı tamamlamanın bir diğer avantajı, 8. Seviye tamamlandıktan sonra Maw’da kullanılabilen yegâne binek olan Corridor Creeper’a sahip olma şansı sunması. Eğer Warcraft’ta Dark Souls serisinden esinlenilen bir bölge varsa, o da Maw’dır. Düşmanlar tekil olarak çok güçlü değil, ancak neredeyse hepsinin oyuncunun dikkatini dağıtacak özellikleri var. Etrafta dolaşan güçlü elit düşmanlara ek olarak, Jailer’ın dikkati gibi bir durum da söz konusu. Maw içinde düşmanları hakladıkça Jailer’ın dikkati oyuncuya odaklanıyor.

5. Seviyeye ulaştıktan sonra iyileşmek mümkün olmadığı için Maw içinde günlük işiniz bitmiş oluyor. Jailer’ın dikkati bir gün sürdüğü için ertesi gün tekrar aynı içeriklere ulaşmak mümkün. Hem Torghast güçlendirmeleri hem de yeni soketler için Maw’da Stygia toplamak zorundasınız, dolayısıyla her gün oyuna ayıracağınız sürenin 30-35 dakikasını Maw içinde geçireceksiniz.

Zindanların Yaratıcılığı ve Zorlukları

Shadowlands’in zindanlarının tamamını düşük Mythic seviyelerinde oynama şansım oldu ve genel olarak içerikten memnun kaldım. Normalde rahatlıkla geçilen zindan bossları, Mythic seviyede ilginç yan özelliklere sahip. Her zindanın canavarı farklı özelliklere sahip olmasa bile, yeni kazanılan mekanikler gerçekten raid canavarlarını aratmayacak düzeyde. Genel olarak, Warcraft Mythic zindanlarda bu kadar yaratıcı olmuyordu. Shadowlands için harcanan ekstra çaba, içeriğin kalitesini artırmış.

Favorilerimden biri Halkias oldu; bu anima golemi, kendisinden belirli bir uzaklıktaki oyuncuların korkup saldıramamasına neden oluyor. Ona hasar vermenin tek yolu Halkias’ın yakınında kalmak. Bu durumda, oyuncuyu yavaşlatan cam parçaları ve devasa lazerlerle mücadele etmeniz gerekiyor. World of Warcraft, böyle güzel içerikleri raid’lere saklarken, zindanlar için de uğraşılması gerektiğini gösteriyor. Mythic zindanların tek sıkıntısı, artık Titanforged ve Warforged eşyaların düşmüyor olması. Bu nedenle, ulaşılabilecek en iyi eşyalar her zaman Raid’lerden geliyor, ancak Mythic zindanları oynayan oyuncular da geride kalmıyor.

Raid Deneyimi ve Senaryonun Gelişimi

Yeterince eşya toplayamadığım için guildimin ilk Raid’ine katılma şansım olmadı, ancak hem guild içindeki yayınları izleyerek hem de raid sırasında diğer üyelerle konuşarak içeriği gözlemleme fırsatı buldum. Shadowlands, her bölgeyi farklı bir raid içeriğine dönüştürerek ek paketin ömrü boyunca asıl hikayeleri işliyor olacak. Castle Nathria, Revendreth’ın süregelen olay örgüsünü tamamlıyor. Bu koridorlar, Castlevania’yı andıran oldukça eğlenceli dövüşlere sahne oluyor.

Tank ve DPS perspektifinden gözlemlediğim dövüşler beni tatmin etti. Bazı bosslar, şifacıları ön plana çıkarırken, bazıları ise mümkün olan en kısa sürede hasar vermeye odaklanıyor. Zindan içinde tanıdık bir yüze denk gelsek de, şahsen hikâyenin dışına atıldığımı hissettim. Elbette, buralara her hafta en az 4-5 saat ayırıp yapacağımız için bu durum o kadar da önemli olmuyor. Ancak bir Warcraft oyuncusu olarak, dünyanın merkezinde olmadığım bir senaryonun varlığı bana garip geliyor.

Genel olarak, hem DVO’larda hem de canlı hizmet veren oyunlarda son dönemde yaşadığım o beni oyuna zorlayan tuzağa düşme hissi Shadowlands’de o kadar hissedilmiyor. Oyuncular, azerite gücü veya angarya olarak sunulan içerikleri tüketmek yerine, daima daha güçlü eşyalar ve parçalarla ödüllendiriliyor. Hikayenin kendisi de ilgi çekici olduğu için, kaçırmak istemeyeceğiniz bir ek paket ortaya çıkmış. Kişisel olarak, paketi sürekli oynayıp oynayamayacağım konusunda belirsizliklerim var, ancak senaryonun nasıl ilerleyeceğini ve Sylvanas’ın planlarının nereye varacağını görmek için güncellemeleri takip etmekten geri durmayacağım.

Shadowlands, Warcraft’a uzun süredir ihtiyaç duyduğu o heyecanı vermekle kalmıyor, aynı zamanda oyuncuları sıkmadan, keyif alarak sunuyor. Eğer vaktiniz olduğunu düşünüyorsanız ve hikayenin ilerlediği yön sizi meraklandırıyorsa, Shadowlands’ı ilginizle ödüllendirmeyi mutlaka düşünmelisiniz.