Slender Threads: Psikolojik Korku ve Kayıp Kabuslar Üzerine Bir Deneyim

Harvey Green, hem bir kitap satıcısı hem de bir yazar olarak tanınmasına rağmen, edebi kariyerinde pek bir başarı elde edememiştir. Şu ana kadar bir kitabını yayınlamayı başaramadı ve sürekli elinde taslakla dolaşıp duruyor. Ancak, Harvey’nin kitabını kabul ettirememenin ötesinde daha büyük bir probleminin olduğunu söylememiz gerek: kabusları. Kendini av hayvanı gibi duvara asılı vaziyette gördüğü bu kabuslardan uyanarak gününe başlıyor. Yolunun kesiştiği Villa Ventana kasabasında da bu kabusların devamı geliyor ve yaşadığı tuhaf olaylar, onun kabuslarının kaynağını bulduğu düşüncesine kapılmasına neden oluyor. Ayrıca, kayıtsızca başına gelen talihsiz olaylar ve tanımadığı insanların ölüm anında ismini sayıklamaları, durumu daha da karmaşık hale getiriyor. Peki, şerif bu olaylar hakkında bir şeyler biliyor mu? Bu kasabada neler dönüyor, biz kimiz ve neye tanıklık ediyoruz?

Slender Threads adlı oyun işte bu sorular etrafında şekilleniyor ve psikolojik korku kategorisinde bir hikaye sunmaya çalışıyor. Detay veremememin sebebi, oyun deneyiminizin bu gizemli hikayenin sürprizleri üzerine kurulu olması. Diğer taraftan, belli bir noktaya kadar bu gizemle sizi sürüklemeyi başarıyor ve finale kadar “acaba?” sorusunu aklınızda tutuyorsunuz. Ancak sona yaklaştığınızda olayların bağlanma şekli beklentilerinizi karşılamıyorsa, buna tatmin edici diyemem. Anlayacağınız üzere, biraz Twin Peaks havası taşımakla birlikte onun kadar etkileyici bir yapım değil. Bu sona ulaşmanın çaba harcamaya değer olup olmadığını sorarsanız, yaklaşık 5 saat süren bir macera ile karşılaşacağınızı ve bu süreçte sıkılmadan geçireceğinizi söyleyebilirim.

Oyun süresinin kısa olması dikkat çekebilir, çünkü Slender Threads, benzeri oyunlara göre oldukça kolay bir macera oyunu. Tecrübeli oyuncuların zor bir bulmacaya takılacağını düşünmüyorum. Tecrübesiz oyuncular içinse oyun içindeki kapsamlı ipucu sistemi oldukça işlevsel. Bulmacaların neredeyse tamamı mantık üzerine kurulmuş, bu da bir eşyayı aldığınızda onu nereye kullanmanız gerektiğine dair doğru bir hissiyat sağlıyor. Örneğin, bir puro kesme makası bulduğunuzda “bunu nerede kullanacağım?” gibi bir düşünce aklınıza gelmiyor; bunun yerine nerede gerekli olduğunu hemen kavrayabiliyorsunuz. Ancak daha önce o ilgili yeri ziyaret etmediyseniz bile, ipuçları ile eğlenceli bir deneyim yaşatıyor.

Oyun başında Villa Ventana’nın tek bir sokağına erişiminiz mevcutken, orada çözebileceğiniz bir bulmaca sayesinde kasabanın haritası açılıyor. İçerisinde birçok bina barındıran bu harita başlangıçta sizi korkutmasın; çünkü o anki bulmacalar sizi belirli eşyaları almaktan alı koymuyor. Ne ararsanız bulup envanterinize ekleyebiliyor, ihtiyaç duyduğunuzda kullanmaya başlayabiliyorsunuz. Ayrıca harita sistemi oldukça iyi, önceki ziyaret ettiğiniz binalara ve sokak noktalarına hızlıca seyahat edebilmekte büyük avantaj sağlıyor. Oyun, sizi bir yerden bir yere yürüyüş yaptırarak zamanınızı israf ettirmiyor, bu da büyük bir artı.

Aslında Slender Threads, tekinsizlik yaratma konusunda bir yere kadar başarılı. Aniden beliriveren gölgeler, meydana gelen ölümler, atmosferdeki müzikler, tuhaf yapılar ve içindeki garip karakterler, kasabada bir şeylerin yolunda gitmediği hissini pekiştiriyor. Ancak geliştirici bazı bölümlerde mizahi unsurlar eklemeye karar vermiş ki bu durum oyunun atmosferinin tutarlılığını zayıflatıyor. Esprilerin kalitesini tartışmıyorum, sadece özellikle finalde vermeye çalıştığı mesajı göz önünde bulundurarak gereksiz olduğunu ifade etmek istiyorum.

Grafik tarzı oldukça hoş; bana Children of Silentown’ı anımsattı. Eşsiz gözler, boş ve uğursuz bakışlar, oyuna farklı bir hava katıyor. Kullanılan renk paletinin yanı sıra efektler de göze hitap ediyor. Genel olarak seslendirmeler başarılı, özellikle gözcü, saatçi ve Lena’nın seslendirmeleri oldukça etkileyici. Kısacası, Slender Threads deneyimimden pişmanlık duymuyorum ama üzerinden geçen zamanla unutulacak bir oyun olarak kalacak. Harvey’in araştırmaları sonunda onu kaderin ne olduğu, müdahale edip edemeyeceğimizi sorgulamaya itiyor; ancak oyunun sonundaki bu sorulara yeterli ve anlamlı bir cevap bulduğumuz söylenemez. Bazen seçimlerimizin hikayeyi etkileyeceği havası yaratılıyor (bence etkili olmalıydı), ama maalesef bu da yok. Oyun bittikten sonraki epilog kısmı ilginç, fakat orada yaratılan atmosferin oyunun diğer kısımlarından farklı olduğu için bir kopukluk hissi yaratıyor. Slender Threads kesinlikle kötü bir oyun değil, ama unutulmaz bir deneyim sunduğunu söylemek de doğru olmaz.