1428: Shadows over Silesia – Kayıp Çağların Karanlığında Bir Yolculuk

Şimdi, 1428: Shadows over Silesia, takip listemizdeki elmaslardan biri, nihayet dün bizlerle buluştu. Bu oyun, Ortaçağ Avrupa’sında geçiyor, ha böyle, ha işte ne zaman geçmişe gideceğiz merakıyla, tam olarak yüzyılları karıştırabileceğiniz bir fantezi dünyası. Her ne kadar oyun demesi kolay olsa da, bu destanın kılavuzluğunda kaybolmak, korku dolu bir kale ziyareti yapmak gibidir. Sanki o karanlık fantezi evreni için bir harita çizdiler ama harita kayboldu, siz de kaybolup yüzyıllar öncesine gitmekten başka çareniz kalmadı!

Tabii ki tüm bunların yanı sıra, fragmanı da göz gezdirmeyi unutmamak lazım. Bakalım, kaç kez “Seni kurtaracağım!” diyip her seferinde düşmanlarının kollarında kaybolacağız? Onun için buradayız! Bir yandan heyecan dolu aksiyon sahneleri, diğer yandan biraz da kahkahalı düşüşler. Sonuçta fantezi de olsa, kayıplar her zaman hüzün getirmiyor, biraz da ironik bir bakış açısı ile bakabiliriz bu duruma. Hadi gelin, bu oyunu daha yakından inceleyelim.

Oyun, tarihi olayları arka plana alarak bizleri savaşların ve yıkımların olduğu bir dünyaya götürüyor. Korkunç bir savaşçı ile anlamlı bir romantik hikaye arasında kalmak, hangi karakterin gözünden tecrübe edeceğimizi seçmek zorluklarından biri. Yan character seçim hakkı, sizin hikaye boyunca karşılaşacağınız olayların gelişimini de değiştirebilir. Vay, başımıza iş açtık, değil mi?

Bu oyunu bambaşka kılan unsurlardan biri de Petr Kubicek’in elindeki sihirli değnek! Evet, yalnızca bir kişinin bu kadar detaylı bir projeyi hayata geçirmiş olması takdire şayan. Eğer siz de “Tek başıma yaparım” gibi bir tavırla yola çıkmışsanız, ve bu da sizi yedi uykulu bir emblem taşımaktan kurtarmışsa, tamamdır! Ama işin bir diğer tarafı, yalnız başınıza her defasında zorlu boss savaşları ile karşılaşmak ve her seferinde kaybetmek, sonra tekrar başlamayı istemi zorunda bırakmak da ayrı bir eleştiri konusu.

Umarım Steam NextFest’teki demo deneyimimizdeki ufak hatalar giderilmiş ve ortaya gerçekten güzel bir oyun çıkmıştır. Çünkü bazen, *beklenen çok farklı, çıkan ise çok daha farklı* olur. Oynaması zevkli bir oyun, ama bir türlü kaybetmemek için umut beslemek! Belki de bu yüzden fablların ve mitlerin kahramanları çok yıpranmış. Bir gün, “giyeceğiz bizi” dedikleri o kehanetleri gerçekleştireceğiz, ama o gün nereden geldiğini bilemediğimiz bir düşmanın kılıcıyla sonlanır mı, kim bilir!

Ve sonuçta, bu tür bağımsız projelerin hayatta kalabilmesi için, desteklemeyi unutmamalıyız. Ne de olsa oyun dünyası, sanatçıların hayal gücünü ve yaratıcılığını desteklemekle dolup taşıyor. Eğer siz de tarihsel travmalar yaşadıysanız, bir omuz arıyorsanız veya sadece hayali bir dünyada kaybolmak istiyorsanız, 1428: Shadows over Silesia sizin için doğru bir seçim olabilir! Vox populi ve mobilya deliklerinin birleştiği bu evrende uyumlu olmak varken, başkalarını korkutmak yerine biraz eğlenceli bir çaba göstermek üstüne kurulmuş bir ilişki daha faydalı olacaktır. Oyun dünyasında kaybolmak ama kaybolmadan daha fazlası!