Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

8 dakika okunma süresi

9

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

"3 Dakika Gece Yarısı", hafıza kaybı ve komedi unsurlarıyla harmanlanmış bir macera sunuyor. Eğlenceli ve sürükleyici bir yolculuğa hazır olun!

admin

6 saat önce

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

Hafızasını kaybetmiş bir ana karakter, her zaman alışıldık bir oyun açılışı olarak karşımıza çıkar. Yer yer kim olduğuna bile ilişkin bir belirsizlik yaşayan karakterlerin kendilerini bulma çabalarına sıklıkla rastladık. Fakat, eğer bir kasaba halkı topluca hafızalarını kaybetmişse? Ve bu kasabada şerif koltuğunda oturan kişi sadece şerif olduğunu düşündüğü için oradaysa ama gerçekten ne olduğunu bilmiyorsa? Ya da yine, bir rahibe gibi görünmeyen tuhaf bir adam rahip olduğunu iddia ediyorsa? İşte o zaman hikaye daha fazla ilgi çekici hale geliyor, en azından benim için durum böyle oldu.

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

Geceyarısına kaç dakika kalmış dedin?? 3 Minutes to Midnight, uzun bir geliştirme sürecinin eseri. 2019 yılında başarılı bir Kickstarter kampanyasının ardından gerçekleşebilmesi için çeşitli adımlar atıldı. 2020 yılında “beklediğimiz oyunlar” arasında yer alacak şekilde sizlerle paylaşmayı umdum. Yıllardır beklediğim bu oyunun çıkışı nihayet geldi ancak yer yer “çıkarın beni gömüldüğüm yerden” diye isyan etmemek elde değil.

Öncelikle olumlu yönlerinden başlayalım. Uzun zamandır böyle etkileyici bir point and click macera oyunu oynamıştım. 3 Minutes to Midnight’ın görselleri gerçekten de göz alıcı, son derece renkli ve kaliteli. Karakterlerden sahne detaylarına kadar her bir unsur üzerinde titizlikle çalışıldığını hissediyorum. Bu bağlamda çizim ve tasarım ekiplerine büyük bir alkış gönderiyorum. Başlangıçta Betty’nin sesi konusunda bir tedirginlik hissetmiştim ama oyunu saatlerce devam ettirdikten sonra, karakterin sesiyle uyumunu fark ettim. Oyunda çok sayıda karakter mevcut ve hepsinin seslendirilmesinin yanı sıra diyaloglar sırasında yaptıkları tonlamalar ve espriler gerçekten başarılı. Her bir karakterin farklı kişiler tarafından seslendirilmiş olması, ekibin projeye olan katkısının bir göstergesi.

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

Bu iki noktadan da anlaşılacağı üzere, prodüksiyon kalitesi oldukça yüksektir. “Piksel grafiklerle eski adventure oyuncularını cezbedelim, geri kalanına pek özen göstermeyelim” düşüncesindeki yapımlara karşı bir meydan okuma niteliğinde. Her seferinde yanlış anlaşılmalara yol açmamak adına tekrar belirtmekte fayda var; ben bir piksel sanatı hastasıyım. Ancak, ucuza kaçan yapımlar hepimizin malumu. Örneğin, 1997 yapımı Curse of the Monkey Island bile görsel olarak oldukça etkileyici. Daha fazla adventure oyununun da bu yolda ilerlemesi gerekli. Özellikle yeni oyuncularla daha sağlıklı bir bağ kurabilmeleri için, 3 Minutes to Midnight bunu oldukça iyi başarmış.

Birayı en iyi ben kaydırırım diyenler öne çıksın 3 Minutes to Midnight’ın dikkat çeken diğer bir yanını ise bulmaca kalitesi oluşturuyor. Son bölüm hariç pek zorlayıcı bir mantık bulmacasıyla karşılaşmadım. Hem envanter bulmacaları hem de bilmece tabanlı olanları düşünüldüğünde oldukça iyi tasarlanmış. Ancak, diyaloglarla bağlantılı olan bulmacalardaki bazı zorluklar nedeniyle sorun yaşadım, buna ileride değineceğim 🙂 Bazı bulmacaların birden fazla çözüm yolu olması ise gerçekten takdire şayan. Her ne kadar hikaye lineer olsa da, elinizdeki eşyalara ya da aklınıza gelen eylemlere bağlı olarak farklı yollar izlemek oldukça zevkliydi.

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

Örneğin oyunun başlarında bir adamdan kurtulabilmek için içki bulmaya çalışıyorsunuz ve bu içkiyi kazanmak için bir bira kaydırma etkinliğine katılmanız gerekiyor. Bira bardağını kaydırdığınızda, beklenmedik bir şekilde olumsuz sonuca ulaşıyorsunuz. Ancak, oradaki diyaloglar farklı bir kurtulma yolunun var olduğunu keşfetmenizi sağlıyor. İçkiyi elde edemiyorsanız bile bir şekilde o adamdan kurtulmak mümkün. Eğer bira bardağını rakibinize verirseniz, o zaman olaylar farklı bir şekilde gelişiyor ve içkiyi kazanıyorsunuz. Bu tür “çoklu yol” bulmacaları oyuna dinamik bir hava katıyor. Ancak bazı bulmacaların, yani hikaye ilerleyişinin tekrarlara dayalı olduğunu belirtmekte fayda var. Örneğin bir kapıyı tıkladığınızda A, tekrar tıklayınca B, bir daha tıklayınca C, sonra önemli bir şey olmuş oluyor. Ya da envanterdeki bir nesneyi birkaç defa incelemek gibi…

Betty’nin Gollum’a dönüştüğü sahne kalp ben 3 Minutes to Midnight, kendini ciddiye almayan bir yapım. Neredeyse her sahnede bir espri ya da komiklik denemesi gözlemleniyor. Zaten oyunun tam adı “3 Minutes to Midnight – A Comedy Graphic Adventure” ve içerdiği komedi unsurları ile dikkat çekiyor. Komik bir oyun yaratmak oldukça zor bir iş; benim güleceğim bir espriye siz gülmeyebilirsiniz, sizinki de bana “meh” gelebilir. Ancak, her sahnede espri bulmak mümkündür ancak çoğu zorlayıcı gelebiliyor. Ben bazı espri girişimlerini gereksiz buldum, bazıları oldukça komikken bazıları da anlam vermekte zorlandığım türdendi. Oyun, dördüncü duvarı aktif bir şekilde sarsmadan, oyuncuyu sık sık hikayenin içine çekiyor.

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

Popüler kültüre ve adventure tarihine yapılan göndermeleri de sevdim. Özellikle kilisede LucasArts klasiklerini yansıtan vitraylar ve Betty’nin açıklamaları zeka dolu bir yorum. Sadece LucasArts’a değil, Sierra benzeri sahnelere de göndermeler mevcut. World of Warcraft, Lord of the Rings, Indiana Jones gibi referanslar esprilerde kendine yer buluyor.

Diyalogdan şikayet ederken sayfalarca inceleme yazmak Buraya kadar okuyunca “bu bir mükemmel adventure game” dememi bekliyorsunuz ama maalesef bu, durumun gerçeği değil. 3 Minutes to Midnight’ın çok ciddi bir diyalog sorunu olduğu aşikar. Bu soruna bir de tempo sorunu eklenince, keyif aldığınız anlar yerini zaman zaman sıkıntıya bırakıyor. Bu durumu açıklamak istiyorum. Uzun diyaloglarla dolu oyunlar bilindik bir profil, çoğu Rol Yapma Oyunu (RYO) senaryosu bu uzunluklarıyla övünüyor ama adventure oyunları lineer yapıda olduğundan, ortaya çıkan diyalogların miktarı oldukça düşüyor. Scarecrow, 3 Minutes to Midnight’a sanki bir kitabı okuyormuş gibi yaklaşmış. Oyun hikayesinin ilerlemesi için gereken diyaloglar bile insanı yoran bir fazlalıkta. Üstelik hiçbir önemi olmayan diyaloglar da eklenmiş. Örneğin, şerif Amos ile eşiyle ilgili sorunlardan ya da manav Lorraine’in hayatına dair önemsiz detaylar hakkında dakikalarca sohbet edebiliyorsunuz.

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

Tüm bu diyaloglar belki oyunun lore’unu zenginleştirebilir ama bir noktada “tüm seçeneklere tıklayıp, ardından sağ tuşla geçmek” isteği doğuyor. Bu durum, özellikle oyunun son güncellemeleri öncesinde bir felaketti! Ancak son güncellemeyle “kritik diyalog seçimlerini farklı renklerle gösterme” imkanı tanındı ve bu durum öncekilerin bir kısmını hafifletti. Ne yazık ki hızlı geçiş tuşunun her zaman işe yaramadığını belirtmekte yarar var. Örneğin, 50 cümlelik bir diyalogda hızlı geçiş yaparken birdenbire tuş çalışmayı durdurabiliyor, bu da sıkıcı anlarla yüzleşmenize neden oluyor.

Dilerseniz Space tuşuna basarak paragrafları hızlıca geçebilirsiniz Tempo sorununa da değinmiştim. İlk iki bölüm oldukça akıcıydı; amacımızı yavaş yavaş çözmeye başladık, görevleri yerine getirdik. Sonra üçüncü bölümde, kasabanın belediye başkanı olan Betty’nin annesi Eliza Barret olarak hikaye yeniden kuruldu. Bu noktada, hikaye bizi oyunun başındaki patlamanın öncesine götürmeye başladı. Yaşanan olayların nedenlerini öğrenmeyi umuyordum ama bu bölüm boyunca uzun diyaloglar ve gereksiz sahneler sonucunda hikayeden uzaklaştım. Neyse ki dördüncü bölümde tekrar Betty’ye döndük ve tempo toparlandı ama bu geçiş sırasında çok büyük bir hata yapıldığını düşünüyorum.

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

Scarecrow da bu sorunun farkında. Tüm bunların içinde bazı sahnelerdeki uzun diyalogları kısaltacağını belirtti. Ben de bu durum için puan kırmamaya karar verdim ve umarım pişman olmam. 3 Minutes to Midnight macera oyunu için beklenmedik derecede cömert bir oynanış süresine sahiptir. Eğer doğru diyalogları seçerek ilerleseniz bile, en az 10-11 saat, genelde ise 15-16 saat arası bir süre geçirmeniz mümkün. Eğer bu tür oyunları seviyorsanız ve yukarıda bahsettiğim olumsuzluklar sizi caydırmıyorsa, 3 Minutes to Midnight son zamanların en başarılı macera oyunlarından biri. Harika grafikler, akıcı oynanış ve karmaşık bulmaca yapısıyla yeni başlayanları korkutmayacak bir deneyim sunuyor. Eğer ekibin yapacağı güncellemelerle diyalog ve tempo sorunları çözülürse, tadından yenmez.

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

3 Minutes to Midnight: Hafıza Kaybı ve Komediyle Harmanlanmış Bir Macera

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?