Puck News haberine göre, James Bond rolü için en güçlü adaylardan biri *Aaron Taylor-Johnson*. Ne yazık ki, şu an ona *”Süper Kahraman”* unvanını verecek kadar kahraman görünüyor. Son olarak, Bullet Train’de (Suikast Treni) izlediğimiz bu ünlü oyuncunun, yapımcı Barbara Broccoli ile gerçekleştirdiği gizli ve son derece başarılı bir görüşme olmuş. Hani öyle bir görüşme ki, odada bulunan herkes sanki *”Dünya’nın En Gizli İşini Yapıyoruz!”* dercesine sessiz ve dikkatliymiş. The Sun gazetesi, kasım ayında aktörün gizli bir ekran testine katıldığını ve bu testten sonra rol için en önemli adaylardan biri haline geldiğini yazdı. Yani kısacası, Aaron kafasını bir yerden vurmuş olmalı ki bu role bu kadar yaklaşmış.

Bütün bunların yanı sıra, yapımcılardan Michael G. Wilson da yeni Bond’un otuzlu yaşlarda olması gerektiğini belirtti. “Bond, savaşlar görmüş bir kişi. *SAS’ta* bile görev yapmış olabilir. Öyle liseden yeni mezun olmuş birini getirip de hikayesini başlatacağınız biri değil,” diyerek Tom Holland’ın “genç Bond” fikrine büyük bir selam çaktı. Hani şimdi düşününce, evet, *Spider-Man*’in yeni Bond olması biraz havalı olurdu ama Bond’un başına belalar açılmadığı sürece, bir ergenin bu işin altından kalkabileceğini kim söyleyebilir ki? Ya da daha çok “Bond’u nasıl buldunuz?” sorusuna “Çok genç ama yeterince yakışıklı!” yanıtını alırız.

32 yaşındaki Taylor-Johnson, çekimleri tamamlanan *Spider-Man* yan filmi *Kraven the Hunter*’da filme ismini de veren Kraven’i canlandıracak. Burada şu soruyu sormak şart: Kraven Filmi, Sony ile *MCU’yu* birbirine nasıl bağlayabilir? Gerçekten bir bağ kurabilecek mi, yoksa bu da *”Neden olmasın?”* mantığıyla ilerleyecek mi? Hadi oradan! Film çıkınca herkes *”Ah be, birleştiremediler, ama oldu!”* diyecek ama işi sağlama almak her zaman iyidir. Tıpkı bir Bond filmi gibi: motorlu bisikletle helikopterin üstüne atlamak gibi! Ne de olsa Daniel Craig, 2006 yılından 2021 yılına kadar James Bond rolünde izlediğimiz son isim oldu. Geçmişte *Pierce Brosnan* gibi bir efsaneyi bıraktıktan sonra, o da bir noktada sonsuza kadar Bond olmayı başardığını düşünebilir. İşte bu yüzden insanlar 007’yi sever, çünkü bir Bond her zaman en iyisi olmaya çalışır. Yani Aaron, şimdi *gözlük takıp düşünme* sırası sende; bu yolculuk daha yeni başladı!