Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

5 dakika okunma süresi

11

Assassin’s Creed Shadows: Yenilenen Macera ve Japonya’nın Büyüsü

Suikastçılar, samuraylar ve sushi! "Assassin's Creed Shadows" ile Japonya'nın büyüsünde kaybolmaya hazır mısınız? Terlikler hazır, macera başlıyor!

admin

7 saat önce

Assassin’s Creed Shadows: Yenilenen Macera ve Japonya’nın Büyüsü

Bundan dört yıl önce Ghost of Tsushima incelemesini yazarken “Ne zaman yeni bir AC oyunu duyurulsa mutlaka birileri çıkıp ‘Ah be, bir Japonya’da geçenini yapamadılar şunun!’ diyor. Artık demenize gerek yok arkadaşlar!” demişim. Yani bana sorarsanız, bu hiç de haksız bir çıkış değildi. O zaman böyle bir oyun çıkmadığı için Japonya’ya hayran kalmış, dillerde pelesenk olmuş bir gezi rehberi gibi her yerde dolanıyordum. Ama şimdi, yalan yok; o dört yılın ardından tekrar ikimizin de Japonya’ya ihtiyacı olduğunu hisseder oldum. Biraz şişmanlayarak aramıza katılan Assassin’s Creed Shadows ile birlikte o açlığı bastırdım. Ama dikkat edin; bu sadece bir başlangıç! Ana yemek henüz masaya gelmedi, ama gelmek üzere!

Assassin's Creed Shadows: Yenilenen Macera ve Japonya'nın Büyüsü

Başlamadan önce birkaç detay vermek gerekirse; daha önce tonlarca Ubisoft sunumuna katılmış biri olarak Shadows’un gördüğüm en cilalı tecrübe olduğunun altını çizmek istiyorum. Bunu da hani sosyal medyada “ben bunu biliyordum ama” demek için söylemiyorum, gerçekten bu önemli bir ayrıntı. Mesela Star Wars Outlaws sunumunu hatırlıyor musunuz? Orada bir eksiklik vardı, gözle görülür bir eksiklik, ki bu da çıkışında ağır eleştiriler yemesine sebep oldu. Ama Shadows’un çıkış tarihinin yıl sonundan Şubat’a, sonra da Mart’a kaydırılması, Ubisoft’un bu hatasından ders çıkardığını gösteriyor. Bu da demektir ki, “Dikkatli ol, kedi! Artık farkındayız!” İşte bu yüzden ufak tefek grafik hataları haricinde (gölgelerin titremesi gibi) başka bir sorunla karşılaşmadım. Hatta kayıttan oynadığım için bağlantıdan kaynaklı olduğunu tespit ettiğim takılmaları da not ettik; “Bağlantıdan kaynaklı olduğunu ne biliyorsun?” diyenlere cevap olarak, daha önce kontrol ettiğim için kendimi aklayabilirim.

Şimdi ikinci noktaya geçelim: AC Mirage ile aram pek bir dostane olmadı. Bayağı oynamama (tam 45 saat, aynı Pıleysteyşın gibi) rağmen, kendi köşesinde kalakaldı. Belki de doygunluktan kaynaklı bıraktımdır onu, ya da modern hikâyedeki yetersizlikten. Ama kabul edelim ki, esteğfurullah, Mirage bir köşede kalmaya mahkûm oldu. Bir ara bitirip onun yanına da “Merhaba, ben geldim!” diyeceğim!

Assassin's Creed Shadows: Yenilenen Macera ve Japonya'nın Büyüsü

Bir de özellikle belirtmem gereken şey var; kimisi Assassin’s Creed’i hiç sevmiyor, ama benim için bu serinin asıl keyfi, arkasındaki gizemli ve ilginç bilim kurgu hikâyesinde yatıyor. Onu çıkarttığın zaman geriye kalanı, neredeyse sıkıcı bir “belli bir dönemi konu alan oyun” oluyor. Ama Shadows, ilk dakikalarından itibaren “Bu anılara güvenmek mümkün değil! SANA YALAN SÖYLÜYOR!” diye beni yakalayıverdi. O an, nöronlarım birden aktif hale geldi; merak like a boss! Kısa sürede Yasuke ve Naoe’ye dair giriş detayları da beni etkiledi ve Shadows‘un hikaye kaleminin Mirage gibi kutuplaşmadığını anladım. İlk 10 dakikadan “İŞTE GERİ DÖNDÜK BE!” diyerek oturduğum yeri kucaklıyordum!

Devam edersek; giriş kısmını geçelim ve asıl “açık dünya” tecrübesine dalalım. “The Noble” adındaki görev dizisi tarihleri ileri sarmışken, Naoe ve Diogo’nun karakterlerine de farklı bir ışık altında bakma fırsatını yakaladım. Peki ama Diogo kimdir, onu nereden tanıyoruz? Hemen belirtelim ki, Yasuke’nin Oda Nobunaga tarafından alıkonulmadan önceki adı! (Şaka şaka, var bir şeyler.)

Assassin's Creed Shadows: Yenilenen Macera ve Japonya'nın Büyüsü

Öte yandan, Evie ile Jacob’ı deneyimlemiş biri olarak, ikiliden çok büyük numaralar beklemiyordum. Ama öyle bir yanıldım ki! İki karakterin de birbirlerinden o kadar farklı oyun tarzları var ki, insan düşünmeden edemiyor; “Acaba bu hayatta karşılaşmadığım karakterlerle oynarken neler olurdu?” Tam da bu noktada, görevleri bitirirken verdiğiniz tepkiler birbirinden farklı olabiliyor. İşte bu merak uyandırıcı bir detay!

  • Yasuke: Çam yarması gibi bir samuray. Görevlerde çarpışma söz konusuysa, hemen Yasuke’ye yöneliyorsunuz. Düşmana karşı savaşırken adeta bir biçer döver gibi dalıyorsunuz ortama.
  • Naoe: Gizliliği ön planda tutan bir suikastçı; ikili dövüşlerde bile zorlanırken, gizlilikte hızla ustalaşarak görevini başarıyla tamamlama yeteneği var.

Bu karakterlerin farklı yetenek ağaçlarıyla bir de ninja sahneleri yaratıldığını söylememe gerek yok değil mi? Yani; “Aha! Var işte bu özellik!” dediğim an, istemeden de olsa oyun keyfimi katbekat artırdı. Ayrıca, “canon” (resmî hikaye) modunu eklemiş olmaları, hikâyenin akışına göre gidişatı merak edenlere bir imkan tanımış. Haritaya gelince üzülmeden geçemeyeceğim; alanları dolduran soru işaretlerinin boğulma hatasına düşmediğini görmek, oyuncu olarak içimi açtı.

Assassin's Creed Shadows: Yenilenen Macera ve Japonya'nın Büyüsü

Son olarak; eğer Shadows‘un müziklerini inceleyecek olursak, belki bir sıkıntı olan şey, sunumun sonundaki hiphopumsu parçanın biraz absürt kalmış olmasıydı. İşte bu benim şahsi görüşüm ama başka birileri içinse harika melodiler arasında parlayabilir.

Bütün bunlardan sonra şu sonucu rahatlıkla söyleyebilirim: Assassin’s Creed Shadows uzun süredir beklediğimiz bir projeydi ve kesinlikle beklediğimize değecek gibi görünüyor! Son üçlemeden en iyi unsurların harmanlanması ve geçmişin güçlü noktalarının güncellenerek sunulması bizi bambaşka bir deneyime götüreceğe benziyor. Eğer demoda gördüklerimiz, oyunun geri kalanında da yer alırsa, serinin tekrar kendini göstermesi aşikar. Hadi bakalım Ubisoft, seni bekliyoruz!

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?