Bayonetta Tartışmalarının Eğlenceli Yanları: Oyun Dünyasında Drama ve Mizah

Bayonetta’nın ismi üzerinden geçen bu tartışmalar, video oyun dünyasının kurallarını biraz esnetti ve eğlenceli bir hal aldı. Aslında düşününce, Bayonetta’nın tercihlerinin bir günü, Kedi Sevmeyen Bütün İnsanların Kedi Sevemeyeceği Günü’nden daha popüler hale geldi. Yani burada dikkat çektiğimiz konu, sadece bir oyun karakterinin seslendirilmesi değil; aynı zamanda bu tür anlaşmazlıkların nasıl bir gürültüye dönüşebileceği! Hellena Taylor’un yerini, PlatinumGames’in neden başka bir seslendirme sanatçısıyla değiştirdiği konusunda yaşanan tartışmalar, kimin ne kadar onur duyacak sorusunu akıllara getirdi. Bu durum, aslında modern çağın ekmeğini yiyen bir sanatçının başına gelebilecek en absürt, ama bir o kadar da trajikomik bir olay olarak tarihe geçti.

PlatinumGames, Bayonetta serisinin üçüncü oyununu çıkarırken, sanki bir filmin gişesine daha fazla bilet satmak isteyen yapımcılar gibi, tüm bu karmaşayı çözmek adına aceleci davranmış olabilir. Hideki Kamiya’nın Bayonetta’nın geleceğiyle ilgili olumlu umudunu paylaşıyor olması, bir nevi umut ışığı gibiydi ama aynı zamanda bu ışığın nereden geldiği konusunda şüpheleri artırdı. Yani bizler bu işi çözemedik ama Hope, o kadar umutsuzluğu geride bıraktı ki, en azından bizi eğlendirdi.

• Jennifer Hale’in durumu örneğin, biraz daha eğlenceli bir hal alıyor. Kendi ifade ettiği gibi: “Otobüsün altına atılmış hissediyorum!” Bu cümle, Bayonetta’dan çok, kendi kariyerinin altındaki tekerleklere selam duruyor. Yani Hale gerçek anlamda otobüs altında kalmak istemiyor, ama bir şekilde bu cümle; özünde kariyerinin nasıl zorluklarla şekillendiğini gösteriyor. İki gizlilik sözleşmesi altında sıkışıp kalmak, hepimizin kariyerlerinde yaşadığı absürt bir durumu simgeliyor.
• Sonuçta Bayonetta’yla ilgili tüm bu tartışmalar, eğlencenin bir parçasını oluşturdu. Belki de bu tür çatışmalar, oyun dünyasında daha fazla drama yaratmak için gerekli bir malzeme! Oyun yapımcıları bu tür olayları yeniden gözden geçirip, hem karakterin hem de seslendirme sanatçısının haklarına saygı gösterecek şekilde ilerleseler, kim bilir belki de oyuncular daha mutlu olacaktır. Şayet Bayonetta geri dönerse, bu sefer hangi seslendirmenin yine koşarak geldiğini görmek için sabırsızlanıyoruz!
• Acelenin arasında aslında çok da önemli bir soru ortaya çıkıyor: “#BayonettaKimSeseKarışır?” Bakalım, yeni bir Bayonetta vizyonuyla karamsar bir gidonlu oyun dünyası bizleri beklerken, Palmer haşhaş tarlasında mı yürüyor, yoksa başka bir kahraman mı ortaya çıkacak? Şayet bu yeni geliştirilen versiyon, merakla beklenen Bayonetta’yı tekrar canlandırırsa, işte o zaman eğlence tam anlamıyla başlar!

Neyse ki bu tartışmalardan çıkacak birçok mizahi olay var ve bizler bunları konuşarak, kelimelere dökerek daha da eğlenceli hale getirebiliriz. Bayonetta’nın geleceği hala belirsizliğini koruyor, ama biz her halükarda bu konuyu esprili bir şekilde kafalarımızda canlandırmayı sürdüreceğiz. Sonuç itibarıyla önemli olan eğlenmek ve bu tuhaf dönemi biraz daha mizahi bir dille geçirebilmek!