Behaviour Interactive, dört yıl süren bir tartışmanın ardından sonuçta The Cannibal’ın maskelerinin oyundan kaldırılacağını duyurdu. Evde oturup mum ışığında (malum, karbon salınımını azaltmak için) oyun oynarken, bir yandan da “Acaba bu maskeler ne zaman kaldırılacak?” diye düşünmekten kendinizi alamıyorsanız, yalnız değilsiniz. Çünkü bu maskeler, 2017 yılında çıkan Leatherface DLC’si ile hayatımıza girmişti ve o zamandan beri sürekli eleştiri yağmuruna tutuldu. Şimdi düşünebilirsiniz, “Maskeler ne zaman, neden bu kadar kötü bir şey haline geldi?” Cevabı oldukça basit: 25 kez öldürdüğünüz orijinal kahramanlardan birinin suratını maske olarak takmak, özellikle de bahsi geçen kahramanlardan biri siyahilere ait bir karakterse, hiç de hoş bir durum değil.

The Cannibal, yalnızca bir oyunun kötü karakteri değil, aynı zamanda bazı sorunlara da yol açmış durumda. Claudette Morel, siyah bir karakter olarak, onun suratıyla sanal dünyada oynanması bir noktada tepki çekmişti. Böyle bir durum da tabii ki birçok insanın aklını karıştırdı ve bir tepki gelmesi kaçınılmaz oldu. “Blackface” kavramı da buradan gelmekte; genel olarak siyahi olmayan sanatçılar tarafından siyahi insanların karikatürlerini temsil etmek için kullanılan makyajın adıdır. Bu da bir başka sorunu beraberinde getiriyor; çünkü bazı yayınlarda bu maskeyi takan oyuncuların, oyundaki siyahi karakterleri hedef aldığı iddiaları yer aldı. Hikaye buraya kadar gelmişken, stüdyonun yaptığı açıklama da oldukça net: “Bu maskeleri kullanan oyunculardan gelen tacizci deneyimler oldukça üzücü. Bu durumları kınıyoruz ve maskeleri kaldırıyoruz.” Şimdi, bu açıklamanın ardından karşı taraftan gelen tepkilere bakarsak, bu sefer de gündeme başka bir tartışma gelmiş durumda. Gerçekten de herkesin gönlünü etmek çok zor.

Behaviour Interactive‘in bu maskeleri yaratan karakter çizeri Eric Bourdages ise oldukça yüzeysel bir açıklamayla konuyu kapatmayı tercih etti ve “Maskelerin kaldırılacak olması beni mutlu ediyor.” dedi. Şimdi bu açıklama, oldukça kısa bir cevap olarak birçok insanı düşündürmeye yetiyor. İnsanların tepkisini sadece göz ardı edip, sosyal medyada paylaşımlarda “Sırtımızda taşıdığımız yükler, bazen ağır gelir” demek yerine daha sağlam adımlar atılabileceği düşünülüyor. Yani, aslında bu durumu benimsemek, bir nevi özgürlük mü olur? Ya da bu bir tür sansür mü? Bazılarına göre bu, oyun dünyasında adaletin sağlanması demek. Ancak diğer yandan kimileri de bu kaldırılmanın, yaratıcılığın kısıtlanması olduğunu öne sürüyor. Oyun camiasının genel eğilimleri ve değerleri nedir? İşte bu sorular, her zaman üzerinde düşünülmesi gereken bir konu.

• Erkekler ve kadınlar bu maskeleri kullanarak aslında birer karakterin kimliğinde değil, toplumsal bir eleştirinin öznesi oldular.
• İnsanların düşünceleri her zaman bu tür tartışmalara yön verir, çünkü herkesin bir fikri var; çoğu zaman çelişkili.
• Oyunlarda toplumsal meselelerin ele alınması, bazı oyuncuları rahatsız etmişken, bazıları için düşünmek adına bir tartışma zeminidir.

Kısacası, bu olay oyun dünyasında bir tartışma yaratıyor ve tüm oyuncuların bunun neresinde durduğuna bağlı. Ne olursa olsun, bu maskeler kaldırılacaksa, belki de daha olumlu sonuçlar elde edebiliriz. Unutmayın, oyun oynamanın özünde eğlence yatıyor; fakat eğlencenin ne tür bir eğlence olacağı ise toplumu düşünmeye itiyor. Oyunlar gürültüye neden olacaksa, belki de bize bir şey öğretmek üzere gürültü çıkarmalılar! Siz ne düşünüyorsunuz?