Blair Witch ve Bloober Team: Kayıp Çocuğun Peşinde
Blair Witch ve Bloober Team, kaybolan bir çocuğun izini sürerken gizem ve korkunun iç içe geçtiği bir macera sunuyor. Keşfedin!
6 saat önce

Blair Witch ve Bloober Team İşbirliği
Lionsgate ile Bloober Team arasında yapılan anlaşma, şüphesiz ki Blair Witch hayranları tarafından büyük bir heyecanla karşılanmıştır. Korku ve gerilim türünde kendine sağlam bir yer edinmiş olan Bloober Team, Blair Witch’i yeniden canlandırma görevi için akla ilk gelen isimlerden biri oldu. Bu işbirliğinin ilk meyveleriyle kısa bir süre önce tanışmış olduk.
Kayıp Aranıyor!
Hikaye, beklendiği üzere, 1996 yılına geri dönüyor. Burkitsville yakınlarındaki Black Hills Ormanı’nda Peter Shannon adında bir çocuk kaybolmuştur. Polis, çocuğu bulmak için yoğun bir çalışma başlatmış, ekipler olay yerine intikal etmiştir. Bizim baş karakterimiz Ellis, eski bir polis olarak, sadık köpeği Bullet ile birlikte bu arama kurtarma çalışmalarına katılmak üzere Black Hills’e doğru yola çıkıyor.
Ellis’in (eski) eşiyle yaptığı telefon görüşmesi ve şerif ile gerçekleştirdiği telsiz konuşmaları, karakter hakkında bazı sorunlar yaşandığını düşündürüyor. Bu sorunların, hikayenin akışında önemli bir rol oynayacağı tahmin ediliyor. Ormanın gizemli atmosferi ve Ellis’in geçmişindeki trajediler birleşince, bizleri gerilim dolu bir deneyim bekliyor.
Oynanış Dinamikleri
Bir Bullet, Bir Telsiz, Bir de Kamera…
Blair Witch, bir yandan yürüyüş simülasyonu, diğer yandan ise macera oyunu unsurları taşıyan bir yapım. Bloober Team, önceki oyunları Layers of Fear’da yakaladıkları atmosferi sürdürmek istemiş, ancak yeni mekanikler ve Blair Witch isminin getirdiği detaylarla zenginleştirmeyi de ihmal etmemişler. Oynanış, temel olarak birkaç ana parçadan oluşuyor.
- Ormanda dolaşarak bilgi kırıntıları ve deliller topluyoruz.
- Telsizimiz, fenerimiz, kamera ve köpeğimiz Bullet gibi araçları kullanarak ilerliyoruz.
- Telsiz, arama ekibiyle iletişim kurmamızı sağlarken, aynı zamanda hikayenin ilerleyen bölümlerinde farklı bir karakterle de irtibat kurmamıza yardımcı oluyor.
- Karanlık ormanda fenerimiz, yolumuzu aydınlatmanın yanı sıra, etraftaki tehlikelere karşı da bir savunma aracı oluyor.
- Kamera, hikayenin derinleşmesini sağlayan önemli bir unsur; bulduğumuz kasetlerden elde ettiğimiz görüntüler, mekandaki değişiklikleri de tetikliyor.
Kamera, bulmacaların bir parçası haline getiriliyor. Etrafta dolanırken bulduğumuz kasetlerde kaydedilen görüntüler, ormanın geçmişine dair ipuçları sunuyor. Bu görüntüleri izleyerek, ormanda neler olup bittiğini anlıyoruz. Kaydı durdurduğumuzda, mekânda kayıttakine uygun değişiklikler yaşanıyor; bu da ilerlememiz için kritik bir rol oynuyor.
Bulllet ve Karar Anları
Oyun boyunca yanımızda olan sadık dostumuz Bullet, en sevdiğim detaylardan biri oldu. Onunla etkileşimde bulunmak, yalnızca yol bulmamıza yardım etmekle kalmıyor; aynı zamanda onu korumamız, ilgi göstermemiz ve korktuğunda teskin etmemiz gerekiyor. Eğer ona yeterince ilgi göstermezsek, sonuçları oyunun sonunda ortaya çıkıyor.
Oyunda bazı kararlarımız, iki farklı sona yol açıyor. Bu durum, tekrar oynanabilirlik açısından oyunculara bir motivasyon sunuyor. Ancak, hikayenin genel akışı vasat bir düzeyde ilerliyor. Mekânlarda yapılması gereken işlemler genellikle belirli bir rotada sınırlı kalıyor ve keşif konusunda oyuncuya fazla özgürlük tanımıyor. Ayrıca, performans düşüşleri ve bazı teknik hatalar da oyunun genel deneyimini olumsuz etkiliyor. Oyun süresi de oldukça kısa kalmış.
Sonuç Olarak
Bloober Team, küçük ama hoş yeniliklerle kendi tarzında bir oyun sunmuş. Bu oyun kötü mü? Hayır, kesinlikle değil. Ancak çok iyi bir oyun olduğunu da söylemek zor. Bu haliyle, korku-gerilim oyunlarını sevenler veya ‘Blair Witch olsun da fark etmez’ diyenler için ilginç bir deneyim olabilir; diğer oyuncular içinse pek fazla bir şey sunmuyor.
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?