Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

3 dakika okunma süresi

5

Bloodhunt: Vampirlerin Savaş Arenasında Hayatta Kalma Mücadelesi

Kanlı arenada vampirler hayatta kalacak mı, yoksa dişlerini kaybedecek mi? Gelin, bu kanlı komediye tanık olun!

admin

4 saat önce

Bloodhunt: Vampirlerin Savaş Arenasında Hayatta Kalma Mücadelesi

Vampire: The Masquerade serisi ile battle royale kelimelerini yan yana getirmek, sanki bir vampirin sarmaşıkla tango yapmaya çalışması gibidir. Yani her ne kadar birbirleriyle uyumlu gibi durmasalar da, günümüz video oyun dünyasında bu tür birleşimlerin popülerliği dikkat çekiyor. Şimdi Bloodhunt ile bu farklı tatların bir araya geldiği bir battle royale deneyimi kapımıza dayanmışken, elbette ki yeni nesil savaşçıları arasında nasıl geçiş yapacağımızı düşünmeliyiz. Ama sabırlı olun, ilk olarak bilgisayar gereksinimlerine bir göz atalım, zira bazıları üzerine oturmuş bir ağaç gibi oyunu oynamak için yeterince güçlü olmayabilir!

Öncelikle oyunumuzun minimum sistem gereksinimlerine baktığımızda, Windows 10 64-bit işletim sistemi ile başlıyoruz. Üzerine bir Intel i5-8600 veya bir Ryzen 1600X işlemci eklemek, minik bir vampir karşılaşmasına hazır olmanızı sağlayacak. Hafızanızın da 16 GB olması gerekiyor; bu, o kıyametin ortasında yaşanan anlık düşüşleri kaldıramayacak kadar kalabalık olmanız için önemli. Tabii ki, bir de GTX 1070 veya RX 5600 XT gibi üst düzey bir ekran kartına sahip olmanız da elzem. Yukarıda belirtildiği gibi, aç kalmamayı başarmak için kesinlikle 20 GB boş alan bırakmalısınız; bu sayede Karanlıklar Dünyası’nın derinliklerine inebileceksiniz.

Şimdi önerilen sistem gereksinimlerine göz atmamız gerektiği konusunda hiç şüphe yok. Burada da Windows 10 64-bit işletim sistemi ile yolculuğumuza devam ediyoruz, ama bu sefer bizden daha güçlü bir arkadaş istiyor: Intel i7-8700K veya Ryzen 5 3600X. Yine 16 GB hafıza yeterli ama ekran kartı kısmında bizi RTX 2060 Super veya RX 5700 XT gibi güzel canavarlara yönlendiriyor. Tüm bu bilgiler, oyunun keyfini gün ışığında, yani vampirlerin en nefret ettiği anlarda çıkarmanız içindir!

Ayrıca, geliştiricilerin her iki gereksinimin altında “SSD kullanımı önerilir” notunu düşmesi, bize bir ipucu veriyor. Tamam, ne yazık ki bilgisayarımız için eksik bir diş teli kadar önemli değil ama bir dövüş sırasında oyunun yüklenmesi yavaşlarsa, beklemekten daha kötü bir şey düşünememekteyiz! Hayal edin, bir yanda düşman, diğer yanda düşen FPS’ler! Böyle bir şey yok, diye düşünüyorsanız, hemen bilgisayarınızdaki SSD’yi kontrol edin! Eğer SSD’niz yoksa ya da sarmalayan internet bağlantınızı bulamıyorsanız, biraz üzülmekte fayda var; çünkü vampirler, internetin hızı ve kendi yavaş hareket kabiliyetleriyle üzerimize ikinci bir argümanla gelirse, işimiz zor!

Sonuç olarak, Bloodhunt, kan donduran bir savaş deneyimi sunarken, donanım gereksinimleriyle de gözlerimizi korkutuyor. Ancak diğer oyun modlarıyla karışık mizah anlayışınız arasında minik bir denge bulmaya çalışmanız gerekebilir. Karanlıklar Dünyası sizi bekler, fakat onun en derin köşelerine ulaşmak için bilgilerinizi güncellemeden yola çıkmayın; aksi takdirde kaybolmuş bir vampir gibi kalabilir, bu da ayrı bir komedi hikayesi olabiliyor!

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?