Geçen gün, Paramount’un Call of Duty için Microsoft’un kapısını çaldığı iddialarını sizlerle paylaştık. Düşünün ki, o zamanlar fikrimizi belirtirken, bu anlaşmanın zorlu bir mücadele olabileceğini söyledik. Nihayetinde Microsoft’un oyunları beyaz perdeye taşımaya pek sıcak bakmadığını hatırlatmıştık. Ancak bakın şimdi, stüdyonun düşünceleri resmen değişmiş gibi görünüyor. Evet, yanlış duymadınız; Call of Duty serisi resmen beyaz perdeye taşınıyor! Şimdi hepimiz “Huh, ne kadar ilginç!” demeye hazır olmalıyız!

Paramount, bu yeni ortaklığı resmen duyurdu ve filmi geliştirme, çekme ve dağıtma sürecine gireceğini açıkladı. İlk duyuruda, filmi Call of Duty hikayesine bağlı kalarak hızlı bir şekilde projelendirecekleri belirtilmiş. Yani, bu durumda hangi hikayeye bağlı kalacakları merak konusu. Aslında, bana sorarsanız, Modern Warfare, günümüz sinema filmlerine daha uygun bir içerik sunuyor. Hem aksiyon, hem de dram unsurlarını barındıran Modern Warfare, izleyiciyi ekrana kilitleyebilir. Ama unutmamak lazım ki, Black Ops serisinin de ciddi bir hayran kitlesi mevcut. Tıpkı bir domatesin salçaya dönmesi gibi, o da sinema dünyasına adım atmaya bir şekilde ısrar ediyor!

Bir yandan da Paramount’un büyük bir sürpriz yapıp World at War’un filmini çekebileceğini düşünüyorum. Biran durun; bu filmdeki karakterlerin “benim tankım daha büyük” yarışına gireceklerini hayal etmek bile insanı güldürüyor! Hatta savaş alanındaki komik diyaloglar ve birbirine ne kadar benzedikleri için yanlışlıkla dostlarını hedef alan askerler…. Ah, işte gerçek bir sinema melodramı! Peki ama, böyle bir durumda filmin senaryosu için hangi yetenekli senarist çağrılacak? Yıllardır video oyunlarında çılgınca koşan ve mermilerin dans ettiği sahneleri çizen kişiler değil mi? Bir bakalım ortaya neler çıkacak.

• Paramount’un bu projeyi alacak olması, birçok oyuncu ve film sever için bir dönüm noktası olabilir.
• Call of Duty’nin beyaz perdeye taşınması, yeni nesil izleyicilerin ilgisini çekebilir.
• Herhangi bir Call of Duty filmi, tanıdık karakterlerin geri dönmesiyle eski oyuncuları yeniden sinema salonlarına çekebilir.

Her ne olursa olsun, Paramount’un bu işe girişmesi tam bir risk; ama içeride bir yerlerde, herkes merakla bekliyor. Eğer işler yolunda giderse, belki bu film Hollywood’un savaş temalı yapımlarındaki yeni bir dönüm noktası olabilir. Ama şunu da göz ardı etmemek lazım: Sinema dünyasında her şey mümkün! Yani, yarın bir gün belki de “Call of Duty: Üzerinde Yürüdüğüm Anayasa” adlı bir film izleriz ve hep birlikte film bittikten sonra akıllarda tek bir soru kalır: “Peki, en son nerede savaşmışlar?”