Chernobylite: Korkudan Gülmek Üzerine Bir Oyun

Geçtiğimiz Gamescom 2019’da, The Farm 51’in yeni oyunu Chernobylite, korku ve gerilim dolu bir atmosferle karşımıza çıktı. Korku, gerilim, ve bolca doğaüstü unsurlar! Ziyaretçiler, Chernobyl Nükleer Santrali’nde geçen açılış bölümünden bir demo deneyimleme şansını yakaladı. Ama merak etmeyin, biz bu korku dolu yolculuğun neye benzediğini uzaktan izleyip, popcorn yerken yüksek sesle “Aman Tanrım, orada ne var?” diye bağırarak öğrenebildik.

Oyun, hayatta kalmak üzerine kurulu ve oyuncuların bölgedeki diğer karakterlerle ittifaklar kurup çatışmalara girebilme şansına sahip olduğu bir evrende geçiyor. Yani yalnız değilsiniz! Ama bu dostlarınızın birer birer kaybolabileceğini, ya da “Dostum, senin için bir yere gideceğim!” diyerek aniden ortadan kaybolabileceğini unutmamak gerek. Bu, dostluk üzerine bir oyun değil, daha çok “Kim hayatta kalacak?” yarışması gibi görünüyor.

Strateji ve Gizlilik: Hayatta Kalmanın Anahtarı

Chernobylite, oyunculara diledikleri kadar hazırlık yapma imkanı sunuyor. Yani, bir nevi “Hayatta kalma alışverişi” gibi! Ama geçen her bir saat, her bir gün, işler daha da zorlu hale geliyor. Yoldaşlarınızın bir anda ölebileceği, kaynakların tükenebileceği ve beklenmedik düşmanlarla karşılaşabileceğiniz bir dünya düşünün. Tam bir korku filmi senaryosu! Hatta “Kaç yoldaşım kaldı?” diye saymaya başlayacaksınız.

Gizlilik, bu oyunun en önemli unsurlarından biri. Kimse “Korkma, ben buradayım!” demiyor, çünkü herkes kendi derdinde. Ekipman ve silah üretimi de oldukça önemli. Yani, bir yandan hayatta kalmaya çalışırken, diğer yandan “Bu silahı nasıl yaparım?” diye düşüneceksiniz. Hatta belki de “Bir tabanca yapmanın 10 adımı” ile ilgili bir Youtube videosu izlemeye başlayacaksınız. Sonra, “Aman Tanrım, bu ne?” diye bağırarak o tabancayı kullanmaya çalışacaksınız.

Geçmişi Araştırmak: Delil Toplama Oyunu

Oyunun bir başka ilginç yanı ise, geçmişte yaşanan olayları açığa çıkarabilmek için etraftan kanıtlar toplamak. Yani, bir nevi dedektiflik oynuyorsunuz! Hatta belki de “Chernobyl’de kaybolmuş bir selfie” bulursanız, bu internette büyük bir sansasyon yaratabilir. Verdiğiniz kararlar, attığınız adımlar, gerçeği açığa çıkarma ya da sümen altı etme konularında oldukça etkili olacak. Yani, “Acaba bu kanıtı bulursam, Instagram’da ne kadar like alırım?” diye düşünmeyi de unutmayın.

Chernobylite: STALKER ve Metro’nun Kız Kardeşi

Bu noktada, Chernobylite’ın ilk bakışta STALKER ve Metro serisini andırdığını belirtmekte fayda var. Ama merak etmeyin, bu oyun tam olarak onların kopyası değil. Kendi benzersiz yapısıyla, korku ve gerilim dolu bir yolculuk sunmayı vaat ediyor. Ancak nihai değerlendirmemizi ancak oyun çıktıktan sonra yapabileceğiz ki, bu konuda net bir tarih henüz verilmiş değil. Hatta belki de oyunun çıkış tarihi, “Chernobyl’den gelen sinyallere” bağlıdır!

Bildiğimiz tek şey, birkaç ay içerisinde Steam’de erken erişime açılacağı. Bakalım, Chernobylite vaadettiklerini gerçekleştirebilecek mi? Yoksa “Evet, biz de korkuyoruz!” diyerek bizi yanıltacak mı? Korku dolu bir kahkaha ile bu yolculuğa hazır mısınız? Şimdilik, en azından, popcorn’unuzu hazırlayın!