Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

7 dakika okunma süresi

4

Cyberpunk ve Alt Türleri: Steampunk, Dieselpunk ve Atompunk

Gelecekten gelen robotlar, buharlı makineler ve atom çılgınlığı! Cyberpunk ve alt türleri ile geek dünyasında komik bir yolculuğa hazır mısınız?

admin

19 saat önce

Cyberpunk ve Alt Türleri: Steampunk, Dieselpunk ve Atompunk

Cyberpunk 2077 öncesi “Nedir Bu Cyberpunk?” diyerek başladığımız yazılarımıza bu sefer de oyun dünyasında siberpunk konusuna değinelim dedik. Ama söz konusu punk/cyberpunk olunca nanopunktan, biopunka, clockpunktan steelpunka pek çok alt türün bulunduğunu da gözden kaçırmamak gerekir. Bu türler, cyberpunk’ın dijital odaklı yapısını paylaşmıyor olsalar da, cyberpunk’ın diğer özelliklerinden beslenen türler olarak karşımıza çıkıyorlar. Özellikle de belirli bir teknik/teknolojik yapıyı odağına alıp onu ileri derecede yorumlamaları buna örnek verilebilir. Yani, cyberpunk sadece neon ışıklar ve siber uzaydan ibaret değil; aslında bir çeşit teknoloji partisi! Düşünsenize, steampunk var, buhar gücüyle çalışan makineleriyle, dieselpunk var, petrolün krallığını ilan etmiş, ve atompunk, nükleer enerjinin savaş meydanında dans ettiği bir dünya sunuyor. Kısacası, bu türler, cyberpunk’ın dijital dünyasına birer yan kapı gibi, her biri farklı bir hikaye anlatıyor.

Bu türler içerisinde oyun dünyasında daha çok karşılık bulanları seçmeye çalıştık; atompunk, dieselpunk ve steampunk türlerini, bu grupta yer alan bazı oyunları da anarak sizlerle paylaşmak istedik. Elbette son grubumuz da cyberpunk oyunları olacak. Şimdi gelin, bu türlerin her birine dalalım ve neden bu kadar eğlenceli olduklarına bir göz atalım!

Steampunk: Buharın Gücü

Adının çağrıştırdığı üzere “buhar” bu temanın ana unsuru; çünkü buhar gücüyle çalışan makineler, çeşitli alet edevat emrimize amade. Bu türden oyunların geçtiği zaman dilimi genel olarak Viktorya Dönemi’ne, zaman zaman da I. Dünya Savaşı dönemine tekabül eder. Havada süzülen gemiler, ağırlıklı olarak mekanik cihazlar ve bakır, bu türden oyunlarda sık karşılaştığımız unsurlardır. Zaman zaman da işin içine büyü girebildiğini görürüz; sanki Hogwarts’tan bir grup mühendis, çay molası vermek için bu dünyaya gelmiş gibi!

Dishonored serisi bu türün en önemli örneklerinden birisini teşkil ediyor. Hemen bir benzerini de anmak yerinde olur, Thief serisi de bu kategoride yer alabilecek bir yapım. Ayrıca, Final Fantasy serisinin 6. oyunu, Alice: Madness Returns’ü, Machinarium’u ve adının içinde buhar geçen Arcanum: Of Steamworks & Magic Obscura’yı da belirtmek, strateji türünde Frostpunk’ı da anmadan geçmemek gerek. Kişisel olarak favorilerimden biri olan Bioshock: Infinite ile listeyi noktalamış olayım; çünkü kim buharla çalışan bir dünyada süzülmek istemez ki?

Dieselpunk: Petrol ve Pas

Buhar gücünden sonra petrol hayatlarımıza girdi. İşte dieselpunk türünde de artık ana enerji kaynağı olarak petrole geçiş yapıyoruz. Bu oyunların ele aldığı alternatif tarih dönemi genellikle I. Dünya Savaşı ile II. Dünya Savaşı arasındaki dönem. Dev savaş makineleri, demir ve çelik, daha kirli bir dünya… Hani en kötü ihtimalle, “doğa bize ne yaptı?” diye sormadığımız bir dönem. Filmi gibi oyunuyla da Mad Max bu kategoride yerini alıyor; çünkü kimse çölün ortasında bir savaş aracı ve birkaç çılgın hayalperest olmadan yaşamak istemez, değil mi?

Yakın tarihlerde çıkan Iron Harvest da dieselpunk türünün güncel örneklerinden biri. İlk iki BioShock oyunu steampunk’tan ziyade dieselpunk’a yakın oyunlar (kimileri biopunk olarak da tanımlıyor, onu da belirtmiş olayım). Final Fantasy serisi burada da kendisini gösteriyor, 7. oyunuyla bu kategoride de yerini alıyor. Aslında FF VII’nin dieselpunk ile cyberpunk öğelerini barındıran bir oyun olduğunu söylemek daha doğru olur; dolayısıyla kendisini her iki tür altında da ele almamız mümkün! Hadi bu kadar kafa karıştırıcıyken, kimseye petrolün kimyasını anlatmak zorunda değiliz!

Atompunk: Kıyamet Sonrası ve Mutantlar

Atom bombalarının yapıldığı, insanlığın en vahşi hallerinden birisine büründüğü II. Dünya Savaşı ve takip eden dönemi ele alan atompunk türünde temel enerji kaynağı, tahmin edilebileceği üzere nükleer enerji. Genel olarak nükleer bombaların patladığı ve insanlığın yok oluşun eşiğine geldiği, bir kıyamet sonrası dünya tasvir edilir. Devletlerden ziyade daha küçük boyutlu topluluklar söz konusudur; kurtulanlar kendilerine yeni güvenli alanlar kurmuş ve hayatta kalmaya çalışmaktadırlar. Yani, o korkunç günlerden sonra bile bir şekilde sosyal mesafeyi korumayı başarmışlar!

Sığınaklardan kafamızı çıkarıp etrafa göz attığımızda, tekinsiz coğrafyaların bizi beklediğini görürüz. Nükleer bombalar patladığı için mutantlar da olmazsa olmazımızdır bu tür içerisinde. Bütün bunlarla birlikte dieselpunk türüne göre daha renkli bir dünyası vardır; 2. Dünya Savaşı sonrası döneminde yaşanan “Altın Çağ”ı andıran bir tablo sunar. En bilindik atompunk örneği elbette Fallout serisi. Wasteland serisini de bu grupta ele alabiliriz. Kim bilir, belki de gelecekte bir gün nükleer patlamalardan sonra çiçek açan bir dünya göreceğiz!

Cyberpunk: Gelecekten Gelen Distopya

Geldik listemizin son türüne. Kısaca, yakın gelecekte dünyanın alabileceği hal üzerine distopik bir kurgu olan cyberpunk, “yüksek teknoloji, düşük refah” denklemine hapsolmuş toplumları ele alır. Megaşirketler ve bitmek bilmez mücadeleler de işin en temel unsurlarıdır. Yukarıda aktardığımız örneklerde, tarihin belirli dönemlerini ele alıp oluşturulan alternatif kurgular söz konusuyken, cyberpunk türünde yakın geleceğe ilişkin kehanetler paylaşılır; başımıza gelebilecek olanlar anlatılır. Araçlardan silahlara her şey, teknolojinin sunduğu nimetlerden istifade edip evrilmiş bir şekilde karşımıza çıkar. Yani, gelecekte akıllı telefonlarımıza bağlanmış robot dostlarımızın olacağı kesin!

Cyberpunk türündeki oyunları ele aldığımızda ise, kişisel olarak favorilerimden biri Deus Ex serisidir. Gerilimli bir macera arayanlardansanız Observer, parkur dinamikleriyle bezenmiş tam gaz bir aksiyon isterseniz yakınlarda çıkan Ghostrunner bu türdeki alternatiflerinizden. Shadowrun serisi, Invisible Inc, eskilerden Anachronox, Omikron: The Nomad Soul, Syndicate ve Beneath a Steel Sky hep bu türe ait örneklerdir. Cloudpunk, NeoCab, Katana Zero, VirtuaVerse, The Red Strings Club gibi güncel örneklerle listeyi genişletmek mümkün, hatta daha taze çıkmış, dumanı üstünde bir oyunumuz da var; VA-11 Hall-A: A Cyberpunk Bartending Simulator. Kim bilir, belki de gelecekte bardaklar bile bizlere akıllı hizmet sunacak!

Filmlerde, kitaplarda ismini andığımız Blade Runner, elbette oyunuyla da listede yerini alıyor. Kojima’yı da bir kez daha anmadan geçmeyeyim; Snatcher da bu listenin en eski üyelerinden. Yani, cyberpunk dünyası, teknoloji ve insanlığın çatışmasına dair bir parodi gibi. Belki de gelecekte insanlar, robotlarla birlikte çay içip, siber çatışmaların tadını çıkaracaklar!

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?