Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

5 dakika okunma süresi

3

Diablo: Immortal – Mobil Oyun Dünyasında Nostaljik Bir Yolculuk

Diablo: Immortal ile cebinizde cehennem! Mobilde nostalji yaparken, akıllı telefonunuzu kılıç gibi kullanmayı unutmayın!

admin

20 saat önce

Diablo: Immortal – Mobil Oyun Dünyasında Nostaljik Bir Yolculuk

Sevgili okur, oyun dünyasının en çok tartışılan ve merak edilen yapımlarından biri olan Diablo: Immortal hakkında konuşmaya başladığımızda, çoğu kişinin yüzünde bir ifade beliriyor: “Yine mi mobil oyun?” Ama gelin, bu ön yargıları bir kenara bırakalım ve bu oyunun aslında neler sunduğuna bir bakalım. İlk duyurulduğunda gelen tepkileri hatırlıyor musunuz? İnsanlar “Eheh, don’t you guys have phones?” diyen bir Blizzard gördü. Evet, bu talihsiz anıyla başlayan serüven, umduğumuzdan çok daha derin bir hikaye barındırıyor. Ama merak etmeyin, bu yazıda kesinlikle size “telefonunuz yok mu?” diye sormayacağım! Hatta belki yeni bir telefon almanız için ikna edebilirim.

Öncelikle, Diablo: Immortal’ın, NetEase oyunları gibi basit bir kopya olmadığını vurgulamakta fayda var. Oyun, tıpkı bir koca kütüphane gibi, derin ve dolu bir deneyim sunuyor. Tamam, belki arada bir “bunu nasıl geçeceğim?” düşüncesiyle başınızı duvara vurma aşamasına geleceksiniz ama inanın ki bu çok normal. Oyun, mobil platforma mükemmel bir şekilde uyum sağlamış. Kontroller o kadar anlaşılır ki, birkaç dakika içinde kendinizi bir Demon Hunter gibi hissetmeye başlayacaksınız. Bunu sağlamak için sol taraftaki yuvarlağı kullanarak karakterinizi yönlendirebilir, sağ taraftaki yeteneklerle düşmanlarınıza korku salabilirsiniz. Oyun, baştan sona kadar eğlenceli bir katliam vaat ediyor!

Oyun dünyası için nostaljik bir yolculuk olan Diablo: Immortal’da, ilk karşılaştığınız karakterlerden biri Deckard Cain. Evet, doğru duydunuz! O meşhur Deckard Cain. “Ama kelebek abla…” diyorsanız, hemen durun! Oyun, Diablo II ile Diablo III arasındaki zaman diliminde geçiyor ve eski dostları geri getiriyor. İşte burada, nostalji rüzgarı başlıyor. Hemen hemen her köşede tanıdık yüzlerle karşılaşacaksınız. Xul, Valla, Akara, Kashya… Hepsi burada! Düşmanlar cephesinde de cüretkâr bir şekilde Leoric ve The Countess gibi karakterlerle karşılaşmak kaçınılmaz.

Bir de epik sinematikler var ki, mobil bir oyun için gerçekten beklenmedik bir kalite sunuyor. Sinematikler o kadar etkileyici ki, izlediğinizde “Bu oyun mobil mi yoksa konsol mu?” diye sorgulamadan edemeyeceksiniz. Hatta karakter modellerinin yüksek çözünürlükte olması, insanı derin düşüncelere sürüklüyor. “Acaba Blizzard, bu oyunu neden bu kadar iyi yapmış?” diye düşünürken bulabilirsiniz kendinizi. Belki de bu, Diablo III’ün bazı eksikliklerini kapatmak içindir?

Oyun Mekanikleri ve Mikro Ödemeler

Şimdi gelelim en önemli konulardan birine: Mikro ödemeler. Korkmayın, burada kredi kartınızı kuşanmanıza gerek yok. Oyun, tüm hikaye içeriğini ve karakterleri bedava sunmaya devam edecek. Oynadığım süre boyunca gördüğüm şeyler arasında Battle Pass ve Legendary Crest’ler vardı. Battle Pass, çok sayıda Legendary Crest, Gem ve Honor kazanmanıza olanak tanıyor. Legendary Crest’ler ise endgame içeriği olan Elder Rift’lere modifiye özellikler ekleyerek Legendary Gem düşme şansını artırıyor. Normal oynayarak da elde edebiliyorsunuz ama şunu söylemeliyim ki, bu Crest’ler nadir ve değerli.

  • Bounty Sisteminin Yeniliği: Günde 12 tane Bounty toplayıp yapabiliyorsunuz. Bu, Diablo III’teki gibi beyin eriten bir aktivite olmaktan çok, kısa ve hızlı bir deneyim sunuyor.
  • Eşya Bulma Deneyimi: Oyunda bulduğunuz Legendary’ler çok daha nadir ve kıymetli. Onları kullanırken uzun süreli bir bağ kuruyorsunuz.
  • Mikro Ödeme Korkusu: Eğer “Elder Rift’te dünya derecesi yapmayı kafaya koydum” demiyorsanız, beş kuruş harcamadan hikayeyi görmek mümkün.

Ve şimdi, teknik alfa aşamasına gelelim. Çıkış tarihinin çok da uzak olmadığını düşünüyorum. Belki Şubat ayındaki BlizzConline’da tarihini alırız. Hemen ardından da oyun piyasaya sürülecek gibi görünüyor. Eğer Diablo IV’ün yolunu gözlerken Diablo’ya dair keyifli bir şeyler oynamak istiyorsanız, gözünüzü Immortal’a çevirin. Eğer telefonunuz yoksa, kendinize bir tane edinmek için acele edin!

Son olarak, minimum gereksinimlerin arttığını belirtmeden geçmeyelim. Ön kayıt yaptıran bazı oyuncular, eski telefonlarının desteklenmediğini gördüklerinde büyük bir hayal kırıklığına uğradılar. Ancak Blizzard, bu konuda geriye dönük optimizasyon yapacaklarını belirtmiş durumda. Yani eski telefonlarınızla veda etmeye gerek yok; belki de yeni bir telefon almanıza bile gerek kalmadan, oyun çıkışında desteklenir hale gelecekler!

İşte bu kadar! Diablo: Immortal, mobil oyun dünyasına bir soluk getirecek gibi görünüyor. Ancak, bu oyunu oynarken eski hatıralarınıza dalmayı unutmayın; çünkü nostalji dolu bir yolculuğa çıkıyorsunuz!

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?