Dishonored Oyununda Drunken Whaler Müziklerinin Büyüsü
"Dishonored" oyununda Drunken Whaler müzikleriyle dans etmeye hazır mısınız? Aksiyonu bırakın, şarkılarla dalga geçelim!
10 saat önce

Ah, oyun müzikleri! Kimimize nostaljik anılar, kimimize ise bir nebze de olsa içsel bir huzur getirir. İşte bu köşede, hafızamızda derin izler bırakan oyun müziklerini hatırlamak için bir araya geliyoruz. Bugün, E3 2012’deki o unutulmaz Dishonored oynanış videosunu ve özellikle de Drunken Whaler parçasını konuşacağız. Fragmanı izlediğimde, müziğin büyüsüne kapılmamak elde değildi. Bir anda kendimi, gizli bir suikastçı gibi hissettim; tabii ki pelerinimle ve o muhteşem steampunk dünyasıyla birlikte!
Dishonored, sadece bir oyun değil; adeta bir sanat eseri! Steampunk unsurlarıyla dolu, Britanya kokan bu dünyada, hem intikam almak hem de kahramanımız Corvo’ya kurulan komployu çözmek için yola çıkıyoruz. Hem de tüm bunları yaparken tahtın yeni varisi Emily’nin kurtarıcısı rolüne soyunarak! Evet, bu durum biraz karmaşık görünüyor; ama hey, bizler oyunseveriz! Karmaşık hikayeleri çözmeyi seven bir neslin temsilcileriyiz. Zaten bu karmaşık olaylar ve derin karakterler, Dishonored’ın büyüsünü oluşturan unsurlar değil mi?
Drunken Whaler, aslında eski bir denizci şarkısı olan “Drunken Sailor”ın yeniden yazılıp yorumlanmış hali. Ancak, bu versiyonun sadece bir tekrar olmadığını söylemek gerek. Oyun ile o kadar iyi bütünleşiyor ki, dinlerken kendinizi aniden Corvo’nun gözünden olayları izlerken buluyorsunuz. Sözlere kulak verdiğinizde, bu parçada gizli bir ironi ve karanlık bir mizah olduğunu hemen fark ediyorsunuz. İşte bu noktada, müziğin neden bu kadar etkileyici olduğunu anlamaya başlıyoruz.
Örneğin, “Drunken Whaler” denildiğinde aklınıza hemen oyundaki meşhur “balina yağı” geliyor; belki de ilk başta pek cazip bir şey değil ama oyunun atmosferini düşündüğünüzde, bu detayların önemini kavrıyorsunuz. Parçanın bazı kısımlarında ise, “Feed him to the hungry rats for dinner” ifadesi veba ve fare sürülerini düşündürüyor. Hatta belki de “rat skewer” ile o muhteşem yemek tariflerini de aklınıza getirebilirsiniz, kim bilir? 🙂
Düşmanları ortadan kaldırmanın farklı yollarını anlatan “Shoot him to the heart with a loaded pistol” veya “Slice his throat with a rusty cleaver” dizeleri, o an için biraz korkutucu görünebilir; ama oyun dünyasında bu tür şeyler oldukça normal. Neden mi? Çünkü bizler oyun oynarken, her türlü şiddeti bir şekilde eğlenceli hale getirme yeteneğine sahibiz! Hem de hiç düşünmeden! Ve elbette “Stuff him in a sack and throw him over” ifadesi, düşmanları temizlemenin ve ortalığı karıştırmamanın önemini hatırlatıyor. Gerçek hayatta bu kadar rahat davranamıyorken, oyunda kendimizi bu kadar özgür hissetmek harika, değil mi?
Dishonored 2’de de bu parça karşımıza çıkıyor, ki bu da oyunun ne denli derin bir yapıya sahip olduğunu gösteriyor. Corvo veya Emily’nin anons mikrofonunu kullanarak parçanın bir kısmını okuduğu o sahne, beni gülümsetmişti. O an, “İşte bu!” dedim. Yani Drunken Whaler, sadece bir parça değil; Dishonored’ın ruhunun bir parçası haline gelmiş durumda.
Sonuç olarak, Drunken Whaler benim için sadece bir şarkı değil, aynı zamanda bir maceranın başlangıcı. O oyunun büyüsü ve derinliği, beni her zaman etkisi altına aldı ve umarım bu macera önümüzdeki yıllarda da devam eder. Belki bir gün yeni bir Dishonored oyunu ile karşılaşırız ve yine bu büyülü dünyaya adım atarız. Kim bilir, belki de o zaman Drunken Whaler’ı dinlerken, bir başka suikastçı hikayesine daha tanık oluruz!
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?