Disney’in Yeni Stratejileri ve Dijital Dönüşüm

Disney, şüphesiz ki eğlence sektörünün en büyük ve en başarılı markalarından biri. Mickey Mouse’un gülümsemesiyle büyüyen bir nesil, şimdi Disney+ ile birlikte yeni bir çağın kapılarını aralıyor. Şu an herkesin aklında “Disney’in elinde daha ne var?” sorusu var. Cevap? Her şey! Disney, sadece çocukların değil, yetişkinlerin de kalbini çalan dev bir eğlence imparatorluğu. Evet, Disney+ ile birlikte yayın servisleri savaşına katıldı, ama öyle bir katılım ki, sanki orada sadece bir izleyici değil, aynı zamanda en iyi dövüşçü gibi ringe fırladı!

Pandemi nedeniyle sinemalar kapandığında, Disney’in sinema dünyasına olan aşkı bir nebze yaralandı. Ama hemen toparlandılar ve Mulan gibi filmleri doğrudan Disney+ üzerinden premium içerik olarak sundular. Yani, “Evinizde otururken, sinema keyfi yapın!” dediler. Evet, bu durum, evde patates cipsi yerken bir yandan da “Mulan” izlemeyi mümkün kıldı. Kimseye “Sinemaya git!” demediler, çünkü gerçek bir Disney hayranı, evde kalmayı ve pijama ile film izlemeyi de sever, değil mi?

Özellikle Soul gibi bir Disney/Pixar filmi de vizyona girmeden doğrudan yayın servisine geçiş yaptı. Bu, “Sinemaya gitmek zorunda değiliz, biz kendi sinemamızı kuruyoruz!” mesajı gibi. Bir yandan evde Netflix izleyenler, diğer yandan Disney+ kullanıcıları arasında bir rekabet var. Hani şu “Siz bizimle misiniz, yoksa onlarla mı?” muhabbeti. Elbette Disney, bu rekabette öne çıkmak için yeni projeler ve stratejiler geliştirmekte kararlı.

• Disney, Lion King’in Devam Filmi İçin Moonlight’ın Yönetmeni İle Anlaştı
• Disney, Marvel Filmlerinin Vizyon Takvimini Tamamen Değiştirdi

Özellikle sinema salonlarının kapalı kalması ve açıldıklarında insanların güven duyması için uzun bir süreye ihtiyaç duyulacağını düşünen Disney, bu yeni stratejisi ile mantıklı bir adım attı. Yeni CEO Bob Chapek de “Premier Access” olarak bilinen özel bir üyelik sisteminin sadece bir söylenti olmadığını doğruladı. Yani, “Evet, bu bir şey ve bunu yapacağız!” dedi. Bunu duyduğunda, birçok Disney hayranı “Sonunda!” diye sevinç çığlıkları attı. Chapek, “Bu bizim portföyümüzde stratejik bir role sahip olacak” diyerek, her ihtimalin masalarında olduğunu açıkladı. Öyle sanıyorum ki, Chapek’in masasında bir de Mickey Mouse figürü var, o da bu planların bir parçası!

Tabii ki, Disney, sinemalar kapalı kalsa bile bir çıkış yolu bulmuş olabilir. Fakat yakın gelecekte sinema salonlarının nasıl ayakta kalacağını tahmin etmek, biraz zor gözüküyor. Özellikle Disney filmleri gibi büyük gişe geliri elde eden yapımların internet yayıncılığına kaymaya başlaması, büyük bir sektör için ciddi bir tehdit oluşturabilir. Sonuçta, sinemalarda popcorn yemek ve arkadaşlarla film izlemek çok farklı bir deneyim. Ama evde pijama ile film izlemek de bir o kadar eğlenceli!

Özetle, Disney’in bu yeni stratejisi, hem eğlence dünyasında hem de izleyici kitlesinde büyük bir değişim yaratma potansiyeline sahip. Bunu yaparken, belki de “Hadi gelin, birlikte izleyelim!” mesajını daha da güçlendiriyor. Ve kesinlikle, Mickey Mouse’un gülümsemesi altında, tüm bu değişiklikler, sinema ve yayın dünyasında yeni bir dönemi işaret ediyor.