Eiyuden Chronicle: Hundred Heroes ile Oyun Dünyasında Para Yağmuru

Suikoden’in ruhani mirasçısı olarak karşımıza çıkan Eiyuden Chronicle: Hundred Heroes, oyun dünyasında adeta bir fenomene dönüştü. Kickstarter kampanyasını başlattığı gün, hedefi olan 500.000 $’ı 3 katı kadar bir miktara ulaşmayı başarmıştı. Yani, o gün birileri “Başarırsak pizza alalım” demiş olmalı ki, o pizza için verilen paralar, aniden birer birer milyonlarca dolara dönüşüverdi. Olayın büyüsü burada başlıyor; çünkü takip eden dönemde yeni hedefler belirleyip, bunları teker teker aşmayı başardılar. Sanki herkes, “Bu oyunu oynamak için ne kadar harcamalıyım?” diye düşünmeye başlamış gibi görünüyordu.

Kampanyanın sonuna eriştiğimizde, ilk hedefin 9 katından fazla bir tutara ulaşmış olduk. Evet, yanlış okumadınız, tam olarak 4,571 milyon $! Bu rakam, sadece bir oyun için değil, aynı zamanda birçok kişiyi “Bu kadar para verdim, şimdi bu oyunu oynamak zorundayım!” dedirtecek bir durum. Eiyuden, destek miktarında Fig üzerinden toplam 4,7 milyon $ destek toplayan Pillars of Eternity 2: Deadfire’ın hemen ardına yerleşerek, kendisine yeni bir hayran kitlesi oluşturdu. Yani, bu oyun bir tür “para yağmuru” gibi oldu; ya da belki de “para gökkuşağı” demek daha uygun olurdu, çünkü herkesin gözünde parlayan bir hazine var!

Eiyuden, konulan bütün hedeflere 4,5 milyon $ bağış ile ulaşmayı başardı. Bu durum, oyun severlerin nasıl bir beklenti içinde olduğunu gösteriyor. Sanki herkes, “Bu oyun çıkmazsa ben de çıkmam!” (Evet, fiziksel olarak çıkmamaktan bahsediyorum, mümkünse evde kalalım.) diye karar vermiş gibi. Oyun dünyasında bu kadar büyük beklentilerle başlayan bir yolculuğun finalinin de başarılı bir şekilde yapılıp yapılmayacağı merak konusu. Belki de bu, oyun geliştiricileri için “Ya bu bir şaka ise?” diye düşünmek için bir fırsattır.

Sonuçta, Eiyuden Chronicle: Hundred Heroes, sadece bir oyun değil, aynı zamanda bir topluluk oluşturma çabası. İnsanlar, bu projeye sadece para değil, aynı zamanda umut ve beklenti de yatırıyor. Şimdi, oyunun çıkış tarihini sabırsızlıkla beklemeye başlayacağız. Ve umarız ki, bu derece büyük beklentilerle başlayan yolculuğun sonu, bir komedi filmi gibi değil, aksine bir başarı hikayesi olarak yazılır. Eğer her şey yolunda giderse, belki de ileride bir gün “Eiyuden oyununu ilk oynayan ben oldum!” diyerek arkadaşlarımıza hava atabileceğiz. Kim bilir, belki de bu oyun sayesinde “en iyi dost” listemizdeki yerimizi de sağlamlaştırırız!