Ekim Ayında Denemeye Değer Oyun Demoları: Eğlenceli Bir Keşif Yolculuğu
Ekim geldi, oyun demoları kapıda! Eğlenceli bir keşif yolculuğu için hazır olun, belki de 'deneme' kısmında kaybolursunuz!
4 saat önce
Sevgili Oyungezerler, tekrar merhaba! İlk başta biraz eğlenceli bir sohbet edelim, ne dersiniz? Evet, ben biliyorum, herkes demoları merakla bekliyor. Yani, bazıları sabah kahvaltısı için hazır yumurta bekliyordur, bazıları ise bu Ekim ayında Steam’in kapılarını aralayan o nefis demolar için! Oyunların demo sürümlerini oynamak, bazen tam bir videojulep gibi olabiliyor; hiç beklemediğiniz bir meyve olabiliyor ya, işte tam olarak bu yüzden burada, sıkı durun çünkü eğlenceli bir yolculuğa çıkıyoruz! Kolları sıvayıp, göz atmamız gereken pek çok eğlenceli oyun var, mis gibi!

İlk olarak, My Work Is Not Yet Done isimli oyundan bahsedelim. Bu oyun, Return of the Obra Dinn gibi bir görsel estetiğe sahip çünkü hayatta kalmaya çalışırken bir yandan da ortamın sürekli değişen koşullarına ayak uydurmak zorundasınız. Kısaca, “Şu an halletmem gereken daha çok işim var” diyen bir karakterle debeleniyoruz! Hayat, işte bu tarz karakterlerle dolu değil mi? Çıkış tarihi henüz belirsiz ama umarım bir gün yolda karşılaşabiliriz; belki o zaman, “Haydi bir çay içelim” deriz!
Devam edelim, sırada One Card One Shot – Mafia var. Gündelik hayatta ne kadar mafya temalı oyun oynamak istiyoruz? İnanınca o havayı yakalıyorsunuz! Bir kartla düşmanları alt ediyoruz ama bir yandan da zaman yavaşlatma gibi süper güçler ediniyoruz. Herkesin boş zamanlarında oynamak isteyeceği, takvimimizde ne zaman yer bulabiliriz bilemediğimiz bir alternatif! Sonuçta artık kart oynamanın bir “ezber” gerektirmediği bir dönemde yaşıyoruz, öyle değil mi? Çıkış tarihi yok ama hazır olsun, bir mafya temalı görüşme ayarlamaya hazır mısınız?
Şimdi “Acil çağrı merkezine hoş geldiniz!” diyen bir oyunla tanışalım: Midline ’85. Ne yazık ki burada detaylı bir deneyim yaşamıyoruz, ama yine de metin tabanlı olarak karar vermek ve “Sorunu nasıl çözüyoruz?” sorusuyla buluşmak oldukça benzersiz bir deneyim sunuyor. Gerçekten, telefon faturası kabaracak kadar yoğun bir çağrı trafiği mi var? Şaka bir yana, Suzerain gibi metin tabanlı oyunların keyifli olanı her zaman vardır, bunu kasmadan kabul etmek gerek!
Bir diğer bulmacamız ise Oberty. Gelin, burada geometrik şekillerle akıl yürütme seansına hazır olun! Şablon, parça parçadır – çok çetrefilli ama eğlenceli. Elimizdeki parçaları döndürerek gösterilen şekle ulaşmaya çalışıyoruz. 200’den fazla bölümü ile kesinlikle sağlıklı bir zihne ulaşabileceksiniz! Unutmayın, bazen bulmaca çözmek hayatı çözmek gibidir; sabır, sebat ve doğru strateji şart!

Vampirler ve tarihle ilgili bir başka dünya: Time Survivors. Burada ise Caesar’dan Tesla’ya kadar birikimlerini ve tarih bilgilerini biraz şekillendirebileceğiniz karakterlerle tanışıyoruz. “Bir tur daha, bir tur daha” derken o “bitmedi” olayı patlak verebilir! Bütün bu özlem dolu duygusal çalkantıları bir kenara bırakıp, Rogue türü bu oyunu oynamayı sabırsızlıkla bekliyoruz. Çıkış tarihi geliyor ama Vampire Survivors’ın yerini almayı başarabilecek mi, bilemiyoruz. Tahminimce, hayal gücümüzün sınırları zorlanacak!
Ve şimdi, siberpunk kılıfına bürünmüş bir başka oyun: Twilight Wars. Deep web labirentlerinde kaybolmaya ve ajanlardan oluşan bir ekibi yönetmeye hazır mıyız? Çeşitli sınıflara sahip karakterlerin yanında insanlığı koruyacağız! Merak içerisinde bekliyoruz; bakalım bu konuda yeterince yaratıcı olabilecekler mi? Sanki, “Sizi kurtaracak bir süper ajana ihtiyacımız var!” ifadesi şimdiden havaya karıştı bile. Hepsi bu kadar değil; Twilight Wars, umarız bulunduğu kategoriyi zenginleştirir.

Artık Soulash 2 için heyecanı yükseltelim! Oyun, gerçekten tutkuyla yapılmış gibi görünüyor; o kadar özenle hazırlanmış ki, sanki bir sanat eseri gibi. Aylık, yıllık tatil planlarımızda bu oyunu yer almak zorunda! Bütün bu RPG ögeleri, bir roguelike dünya içerisinde sörf yaparken bulmak harika olacak! Kafamızı açtık, “Bayıldım buna!” diyecek kadar ikna olmadan önce denemeye dikkat edin.
Son olarak Last Train Home ile tanışalım. 1. Dünya Savaşı’nın zorluklarıyla, akıllı tren şoförlüğü arasında bir denge kurmaya çalışacağız. Treninizin önünde duracak birçok engel var; düşmanlarınızı alt ederken ekip moralini yüksek tutmaya çalışmak tam da bu oyunun içinde yer alıyor. “Frostpunk” ve “Company of Heroes”un birleşimi sanki! Merakla bekliyorum, umarım yanlış seçim yapmam!

Son olarak, Poems & Codes hakkında birkaç cümle söyleyip noktayı koyalım. İkinci oyunu olan bu yapım, edebi eserlerin çevirisini çözümlenmek üzere kodlayarak yeni bir boyut sunuyor! Bir nevi edebiyatın eğlenceli hale geldiği bir mecra; sanatın korunması için harika bir fırsat. Yani, önemli olan sadece oyun oynamak değil, aynı zamanda kültürümüne katkıda bulunmak. Şu mecra da boş durmuyor, bilginiz olsun!













Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?