Paradox Interactive, suç dolu bir dünyada bizi bekleyen yeni bir macera olan Empire of Sin’in çıkış tarihini 1 Aralık olarak duyurdu. Hemen ardından, bu oyunun ne kadar eğlenceli olabileceğine dair bir fragman da yayımlandı. Fragmanı izlerken, “Ya ben bu oyunda ne yapacağım?” sorusunun yanıtını ararken kendimi birden Goldie Garneau’nun karanlık ve bir o kadar da renkli dünyasında buldum. Goldie, gündüzleri bir gece kulübü sahibi, geceleri ise suç dünyasının acımasız lideri olarak karşımıza çıkıyor. Yani, bir anlamda, gündüzleri DJ, geceleri mafya babası! Şimdi, bu ne kadar eğlenceli bir hayat, değil mi?
Fragmanda Goldie’nin hangi yeteneklere sahip olduğunu gördük. Kendisi, rakip çeteleri birbirine düşürme konusunda bir Picasso gibi. Bir de bakmışsınız ki, Al Capone ve Angelo arasında bir çete savaşı patlak vermiş. Goldie, öyle bir ustalıkla birden fazla hedefi işaretleyip tüfekle vurabiliyor ki, bu yetenekler onu tam bir “şuursuz suç makinesi” haline getiriyor. Hani, bazen elinize geçen bir kedi yavrusu gibi sevimli ama bir o kadar da tehlikeli bir şey olur ya; Goldie tam olarak öyle!
Goldie’nin çetesi olan The Fortune Tellers, özellikle koruma işlerinden %20 fazla gelir elde ediyor. Yani, Goldie sadece suç işlemekle kalmıyor, aynı zamanda iş dünyasında da oldukça başarılı! Diğer çetelerle yapılan ticaretlerden %10 daha fazla para kazanması da cabası. Bu durumda, Goldie’nin “Bir kedi gibi yedi canım var!” diyerek kendisini her defasında yeniden inşa ettiğini düşünebiliriz. Bir gün gece kulübünde DJ’lik yapıp, ertesi gün suç dünyasında patron olmak, gerçekten de her babayiğidin harcı değil. Ama Goldie bunu başarıyor ve bizler onun bu maceralarını izlemek için sabırsızlanıyoruz.
Empire of Sin, 1920’li yıllarda Şikago’nun suç örgütleri arasında geçen mücadeleleri konu alıyor. Yani, gangsterlerin birbirlerine düştüğü, alkol yasaklarının olduğu ve herkesin birbirini “kardeşim” diye çağırdığı bir dönemde geçiyor. O zamanlar ne kadar tehlikeli ve bir o kadar da eğlenceli olduğunu düşününce, “Neden ben de o dönemde yaşamıyorum?” diye düşünebilirsiniz. Tabii ki, o zamanlar yaşamış olsaydınız, muhtemelen ya bir gangster ya da bir gece kulübü sahibi olurdunuz, değil mi? O dönemin ruhunu yansıtmak için tasarlanmış bu oyun, bizlere tam anlamıyla bir nostalji yaşatacak gibi görünüyor.
Goldie’nin hikayesini ve onun çetesiyle olan maceralarını sabırsızlıkla bekliyoruz. Fragman, sadece bir ön izleme değil, aynı zamanda Goldie’nin hem kişiliğini hem de stratejik zekasını tanıtmak için harika bir fırsat sunuyor. Oyun çıktığında, bu suç dünyasında yerimizi almak için hazırlıklarımızı yapmalıyız. Düşünsenize, bir gün Goldie’nin çetesiyle birlikte rakip çeteleri alt edip, “Mafya dünyasında ben de varım!” demek ne kadar eğlenceli olurdu! Hadi, bir kedi gibi yedi canımızı kullanıp Goldie’nin yolunda ilerleyelim!
