Ender Magnolia: Bloom in the Mist ile Karanlık Bir Maceraya Hazır Mısınız?

Ender Lilies: Quietus of the Knights, birçok oyuncunun kalbinde özel bir yer edinmiş bir oyun. Şimdi ise bu harika yapımın devam oyunu olan Ender Magnolia: Bloom in the Mist ile karşımıza çıkıyor. Geçtiğimiz yıl erken erişime girmiş olan bu yapım, bir türlü aman demeden ilerliyor ve en nihayetinde 23 Ocak’ta tam sürüm olarak bizlerin karşısında olacak. Şu an hemen yanımızda bitiş noktasını görebileceğimiz bir fragman var; tabii ki bu fragmanı izlemek, her türlü tüylerimizi diken diken ederken, izlediğimizde biraz giyotinle öpüşmüş gibi de hissedebiliriz! Yani hazır olun!

Ender Magnolia, Eser’in “Dünyaya Hoş Geldin Soulsvania Bebek” yazısında ifade ettiği birçok sevimli ve karanlık dünyayı ince açılı bir bakış açısıyla sunuyor. O bu yazıda Soulsvania türünün en vazgeçilmez örneklerinden birisi olarak tanımlarken, bence onun tam anlamıyla ne demek istediğini görmek için bu oyunu oynamak şart! Erken erişim döneminde neredeyse ”artık dışarı çıkmayı unutmuşum” diyen oyuncuların olumlu tepkilerini alması, bunun ne kadar umut verici olduğunu gösteriyor. Sanki tüm bu olumlu yorumlar çiçek açan bir bahar gökyüzü oluşturmuş ve herkes birbirine ıslak mendil uzatıyor!

Ender Magnolia: Bloom in the Mist’in bizlere vadettiği şeyler arasında derin hikayeler, etkileyici görseller ve elbette zorlayıcı düşmanlar var. Aksi halde, “Aa, bu çok kolay” diye düşünenler için beklenmedik bir sürprizle karşılaşacaklar; düşmanlar öyle bir araya geliyor ki, düşmanın düşmanı, bir süre sonra dostumuz olmaktan bile çıkabiliyor! Yani aslında, bu oyunun hayatta kalma mücadelesine dönüşeceği kesin. Ender Magnolia’nın bizi içine çekecek karmaşık dünyası, bazen huzur verici, bazen de acı dolu bir hikaye sunuyor. Yani eğer bir akşam çayınızı yanınıza aldınızsa ve yudum yudum içerek düşman öldürecek bir hayal kuruyorsanız, doğru yerdesiniz!

Bildiğim kadarıyla, bu yeni sürümde görsel efektler, gizemli atmosferler ve elbette unutulmaz karakterlerle dolup taşıyor. Geliştirici ekibin, oyuncuların klasik tecrübelerinin ötesine geçerek daha fazla sürpriz sunmayı amaçladıkları ortada. Eğer biraz cesaretiniz varsa, Ender Magnolia’sı alıp bu karanlık dünyaya dalış yapmayı düşünebilirsiniz. Tabii ki oyun bazen zorlayıcı olsa da, kaybetmek de bir o kadar eğlenceli! Düşünün ki başınıza gelmedik kalmaz; antik savaş gazileri sanki karşınızda salaş bir barda oturup sizin öldüğünüz yere birer şişe bira bırakacaklar gibi.

Her ne kadar oyun 23 Ocak’tan itibaren tam sürüme geçse de, şu anda bile bu harika yapım hakkında fazlasıyla heyecanlıyız. Umut dolu gözlerimizle, bu oyun keşfedilmemiş bir hazine gibi duruyor. Açıkçası, bizi neler bekliyor merakı içindeyiz. Yani, bir an önce o tarihin gelmesini beklemenin yanı sıra, bu yazının altına yorum yazıp neler düşünüyoruz paylaşalım, değil mi? Özetle, bir grafik yumağında kaybolup gitmeye hazır mısınız? Eğer öyleyse, fragmanı tekrar izleyin ve kahve boşaltmayı unutmayın! İlgililere duyurulur.