Gözden Kaçan 8 Eşsiz Anime: Keşfedilmeyi Bekleyen Yapımlar
Anime dünyasında kaybolmuş 8 eşsiz yapım! Onlar saklandılar ama korkma, bulmak için 3. sınıf dedektif olmana gerek yok!
12 saat önce
Anime dünyası, ne kadar geniş ve çeşitli olduğunu her an gösterirken, izleyicileri kendine çekmeye devam ediyor. Yüzlerce serinin olduğu bu devasa okyanusta, görünürdeki “gözde” animelerin ötesinde, çeşitli ve gizli kalmış hazineler oldukça fazla. Yeni izleyiciler için dünya üzerindeki en iyi ve en popüler dizileri izlemek her ne kadar tatmin edici olsa da, biraz daha az bilinen ama kaliteli yapımlar da keşfedilmeyi bekliyor. Kimi zaman meraklı bir anime meraklısı olarak dikkat etmediğimiz, kimi zaman ise önerilerden gözden kaçan bu yapımlar, izleyicilere farklı duygular, hevesler ve kahkahalar sunabilir.

Gözden kaçan bu animelerin listesine gelince, karşınızda hem farklı hikayeleri hem de yaratıcı evrenleri barındıran önemli örnekler var. Yalnızca efsane değil, birer küçük başyapıt olarak görülebilecekleri unutmamak gerek. Onlardan biri olan Darker Than Black, izlemesi keyifli bir gizem animesi olarak dikkat çekiyor. İzleyicinin dikkatini ilk anlardan itibaren tutsak eden yapım, başlangıçta ağır ilerlese de, kendine has dinamikleri ile bir evren inşa ediyor. Tokyo’daki Cehennem Geçidi’nin ortaya çıkması ile birlikte, paranormal güçlere sahip psişik insanların sürükleyici hikayesini anlatıyor. Bu animesi izlerken “Acaba bir psişik insanla karşılaşsam, neler olurdu?” diye düşünmekten kendinizi alamayacaksınız!
Bir diğer öneri ise Silver Spoon. Bir tarım lisesinde geçen hikayesi ile şehir hayatından kırsal yaşamın zorluklarına geçişi ele alıyor. Başarılı bir öğrenci olan Yugo Hachiken, Oezo Tarım Lisesi’nde genel olarak hayatın zorluklarıyla yüzleşiyor. Şehirdeki rahat yaşamı geride bırakmak zorunda kalan Hachiken’in kırsaldaki serüvenleri, tipik bir slice-of-life dizisi olarak izleyiciye pek çok ders verirken, kahkahalarla dolu anlar da sunuyor. Kendi hayatının içindeki basmakalıp zorlukları gözler önüne sererken, kırsal yaşamın zorluklarını keşfetmenin ne kadar keyifli olabileceğini göstermiş oluyor!

Ve tabii ki; Vampire in the Garden. Eğer vampir hikayelerine hayran kalmışsanız, bu Netflix yapımı ile tanışmalısınız. Görünüşte sıradan bir durumla karşılaştığımız bu yapımda, küçük bir kız çocuğu ile bir vampir kraliçesi arasındaki dostluğun teması oldukça öne çıkıyor. Barış içinde yaşamaya çalışan iki farklı tür, aynı zamanda ahlaki değerleri de sorgulatacak. Bu duygu dolu hikaye, hem sevimli anlar sunarken hem de vampir temalı hikayelere yeni bir soluk getiriyor. “Vampir mi gerçek, yoksa hayat mı?” diye sorgularken izleyip güleceğiniz bir başka yapım olmaya aday!
Geçelim Eden of the Easte. Burası tamamen bir macera dünyası! 2009 yapımı bu anime, komedi ve aksiyonu bir araya getirirken, aynı zamanda gizemli bir öğe ekliyor. Hikayemiz, Saki ve Akira’nın polisten kaçarken yaşadığı baş döndürücü olaylarla başlıyor. Göz önüne serilen o ilginç cep telefonu ile Akira’nın hikayesi, izleyicinin hem dikkatini çekiyor hem de düşsel bir yolculuğa çıkarıyor. Yani, “Esas sorun Saki’nin başına gelenlerin arifesine gelmeyi yeterince başarması, değil mi?” diye sormaktan kendinizi alamayacaksınız!

Hell Girl ise korku severleri cezbedecek bir yapım. Günümüz insan ilişkilerine eleştiri getiren bu anime, Enma Ai adlı gizemli bir kızın cehenneme gönderme görevini üstlendiği hikaye ile dolup taşıyor. Her bölümde öfkeler, kıskançlıklar ve insan doğasının derinlikleri gibi duygusal temaları işleyerek samimi bir bakış açısı sunuyor. “Cehennem bağlantısı mı, yoksa günümüz toplumunun bir yansıması mı?” sorusu, izleyiciyi düşündüren bir vurgudur.
Şimdi ise uzaya çıkmanın zamanı! Planetes, 2075 yılında geçen uzay yolculuğuyla dikkat çekiyor. Tek düze bilim kurgu temalarından sıyrılan bu yapım, karakter odaklı hikaye anlatımı ile öne çıkıyor. Hachirota Hoshino’nun uzaydaki gezintileri ile en değerli hazinelerimizi bilecek kadar değerli olan uzay çöplerini toplamak üzere yola çıkıyor. “Space Jam değil, Space Jumble!” diyerek, izleyiciyi hem eğlendiriyor hem de düşündürüyor.

Ve işte karşınızda Kaiba. Yazar Maasaki Yuasa’nın bu küçük incisi, anı kaybetmek ve kimlik sorunu ile başa çıkmak zorunda kalan Kaiba’nın hikayesini anlatıyor. Anısı kaybolmuş, göğsünde bir delik olan genç adam, gezegenler arası yolculuklarla anılarını bulmaya çalışıyor. Sıradan bir anime değil, tam anlamıyla bir sanat eserine dönüşmüş bir yapım.
Dolayısıyla, gözden kaçmış bu yapımları izleyerek izleme listenizi genişletebilirsiniz. Belki de daha önce hiç duymadığınız, keşfedilmeyi bekleyen bu anime coşkusunda yeni arkadaşlar edinirsiniz! Tabii ki siz de bu listeye başka hangi animeleri eklemeyi düşünüyorsunuz? Yorumlarda baş başa verelim ve anime zevklerimizi paylaşalım!



Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?