Haftada 4 Gün Çalışmak: Verimlilik ve Mutluluk Arasındaki Bağ

Haftada 4 Gün Çalışmak: Rüya mı, Gerçek mi?

Haftada 4 gün çalışmak kulağa oldukça ilgi çekici geliyor, değil mi? Hele ki bazı işçilerin haftanın yedi günü çalıştığı ülkemizde bu sistemi bir rüya olarak tanımlamak neredeyse kaçınılmaz. Düşünsenize, Pazartesi sendromu yok, Cuma günü işten kaçış yok! Ama bu rüya, yalnızca hayal gücümüzün bir parçası mı, yoksa gerçek olabilecek bir durum mu? İşte bu sorunun cevabını bulmak için Microsoft Japonya’nın cesur adımına bir göz atalım.

Microsoft Japonya ofisi, haftada 4 gün çalışma sistemini denemeye karar verdi. İlk başta herkes bu fikre şüpheyle yaklaştı. “Haydi canım, bu da nereden çıktı?” dediklerini duyar gibiyim. Ama sonra ofisin verilerine göre, bu yeni düzenleme çalışanların memnuniyetini artırmış ve üretkenliği %40 oranında yükseltmiş! Yani çalışanlar daha az çalışarak daha fazla iş yapmayı başarmışlar. Bir nevi sihir gibi!

The Guardian‘ın haberine göre, bu yeni sistem sayesinde ofisteki tüm verilerde gözle görülür gelişmeler olmuş. Çalışanlar bu sistemle birlikte daha az izin kullanmaya başlamış ve bu durum, iş yerinde bir “süper kahraman” etkisi yaratmış. Herkes “Ben bu hafta sadece 4 gün çalıştım, ama 5 günlük iş yaptım!” diyerek birbirini kutlamaya başlamış. Kısacası, haftada 4 gün çalışmak, çalışanların motivasyonunu artıran bir “sihirli değnek” gibi!

Bu değişim sadece çalışanların ruh halini değil, aynı zamanda şirketin bütçesini de etkilemiş. Fotokopi ve kağıt kullanımı konusunda epey tasarruf eden firma, elektrik faturalarında da önemli farklar ölçmüş. Belki de çalışanlar daha az çalıştıkları için ofiste daha az ışık yakmaya başlamışlardır. Hatta belki de tüm çalışanlar birer “gölge” haline gelerek, gün ışığında görünmez olmaya karar verdiler!

Yapılan bir ankete göre, çalışanların %92’si bu sistemden memnun kalmış. “Çok şaşırdık!” demekten kendimi alıkoyamıyorum. Yani, haftada sadece 4 gün çalışmak, çalışanların mutluluğunu artırıyor ve bu da verimliliği yükseltiyor. Birçok kişi iş yerinde daha az stresle çalışmanın ve hayatın tadını çıkarmanın yollarını bulmuş. Bunu duyan patronlar, “Bizi daha fazla çalıştıracak bir şey bulmalıyız!” diye düşünmeye başlayabilir!

Şimdi, Türkiye’deki pek çok işçinin 6, hatta 7 gün çalıştığı düşünüldüğünde, bu sistemin ülkemize giriş yapması pek olası görünmüyor. Ama kim bilir? Belki bir gün biz de bu güzel rüyayı görebiliriz. Ama şimdilik, bizler iş yerimizde “haftada 5 gün çalışmak”, “bir gün izin almak” ve “Cuma günü işten kaçış” planları yapmaya devam edelim.

• Çalışma Süresi: 4 gün.
• Üretkenlik Artışı: %40.
• Çalışan Memnuniyeti: %92.
• Hedef: Daha az çalışarak daha çok iş yapmak!

Sonuç olarak, haftada 4 gün çalışmak kulağa harika geliyor. Ama bunu Türkiye’de uygulamak, muhtemelen bir “uzaylı istilası” kadar uzak bir ihtimal. Belki de bir gün, uzaylılar gelip, “Siz neden bu kadar çok çalışıyorsunuz? Haftada 4 gün çalışmak yeter!” diyecek ve hepimiz “Evet, neden olmasın?” diye karşılık vereceğiz. O zamana kadar, biz işimizi yapmaya ve tatil hayalleri kurmaya devam edelim.