Halı Saha Kariyerimden Dijital Dünyaya: Rematch Deneyimi
Halı saha kariyerimden dijital dünyaya geçişimi ve Rematch deneyimimi keşfedin. Futbol tutkunları için ilham verici bir yolculuk!
5 saat önce

Halı Saha Kariyerimden Dijital Dünyaya
“EKMEK MUSAF AŞKINA DEFANSA GELİN” naralarıyla sona eren halı saha kariyerimden sonra, emeklilik dönemimde dijital alanda top koşturmak tek alternatifim haline geldi. Yaş ilerledikçe kondisyon sıfırın altına inince, geriye pek bir şey kalmıyor sevgili Oyungezerler… Eski günlerdeki gibi sol kanattan bindirip, ters ayakla uzak direğe plase atmayı elbette isterdim ama maalesef bu artık mümkün olmuyor. Neyse ki Rematch çıktı ve halı saha özlemim bir nebze olsun azaldı. Oyunun kapalı beta sürecinden beri, her açıldığında deliler gibi oynayan biri olarak, tam çıkışına gün sayarken ekrana ekmek banıyordum. Özellikle Game Pass’de olacağını duyduğumda mutluluğum daha da arttı. Ancak çıkmadan önce biraz hayal kırıklığına uğradım çünkü oyunda henüz çapraz oyun desteği yoktu. Tıpkı eş muafiyeti nedeniyle halı sahaya gelemeyen arkadaşlarım gibi, bu oyunda da platform muafiyeti yüzünden takıma katılamayan birçok arkadaşım oldu. Buradan yetkililere sesleniyorum; LÜTFEN, beni kendini Ronaldinho sanan 12 yaşındaki çocuklarla aynı lobiye koymayın, futbol böyle bir şey değil…
Fox In The Box
Gerçek hayatta futbol oynarken, orta saha çizgisinin rakip tarafında hiçbir pozisyonda görev almadım. Stoper, sol bek ve zamanla kalecilik dışında pek bir pozisyonda verimli olamadım. Ancak dijital oyunlarda durum biraz farklı; FIFA’nın Pro Club’ı ile başlayıp Rematch ile devam eden süreçte, hücum oyuncusu olmayı çok seviyorum ama öyle şaklabanlık yapan cinsten değil… Sağı öldürür, solu süründürür cinsten. Ruh eşim bu oyunlarda kesinlikle Pippo Inzaghi. Topu bir şekilde rakip kaleye atmak en büyük hedefim. Maçı 3-0’dan 4-0 yapan boş kaleye atılmış bir gole bile, kollarımı açıp çılgınca sevinebilirim. Evet, ben buyum; iflah olmaz bir gol aşığı, meşhur Fox in the Box yani ceza sahası tilkisi… Rematch’te özellikle kendi takımımla oynadığım zaman bunu çok iyi başarıyorum. Çünkü futbolda takım arkadaşlarını tanımak son derece önemli. Kim ne zaman nerede şımarır, nerede pas atar biliyorum, bu nedenle CM/FM tabiriyle 20 olan off the ball (topsuz oyun) özelliğim devreye giriyor. Ne yazık ki kendini Neymar zanneden çocuklarla oynarken ön liberoya geçip Gattuso gibi ayak kırmaya oynamaktan başka çarem kalmıyor. Oysa ben de futbolun güzel yanlarını ön plana çıkarmak isterdim… Şaka şaka, Rematch’te defansif oynamanın da inanılmaz bir hazzı var. Özellikle bu bahsettiğim şaklabanların ayaklarından “ÇAAAT!” diye topu alıp bir uzun topla kontra başlatmanın keyfi, gol atmaya biraz yakın bir tat.
Işınlanan Toplar
Oyunun beta sürecinden bu yana en çok canımı sıkan durum aynen devam ediyor. Top, sürekli ışınlanıyormuş gibi hissettiriyor. Bu sanırım Rematch’ın çapraz platform desteğinden bile önce çözmesi gereken bir durum. Muhtemelen sunucularla alakalı bir sıkıntı var, çünkü muhteşem bir zamanlamayla topa kayıp önümde olacağını beklerken, birkaç milisaniyelik bir kare atlamasından sonra topun bizim kaleye doğru gittiğini görmek hiç hoş değil. Aynı durum hücumda da yaşanıyor; rakipten topu kurtardığını sanıp gol atmaya hazırlanırken, topu bir anda 3 kilometre ötede görünce de bu durum can sıkıyor. Bu tarz sorunlar sık sık yaşandığında, oyunun keyfine büyük bir limon sıkılıyor. Oyunun bir diğer büyük sorunu da top fiziği. Futbol tabiriyle topun canı olmasına epey alışığım ama Rematch’in topu çok nazlı sevgili Oyungezerler… Bazen paslar anormal hızlı giderken, bazen de tıngır tıngır giden tam güç şutlar oluyor. Duvardan seken topların boş kaleye tamamlanması, betadaki en büyük metalardan biriydi; ancak bu nazlı top ile birlikte topun sekmesi de bir tuhaf. Uzaktan şutlarda falso vermek oldukça eğlenceli; özellikle benim gibi klavye+fare ile oynuyorsanız, süzüle süzüle çatala giden topu izlemek keyif verici fakat top kağnı gibi hareket ettiği için gol olma ihtimali epey düşük. Gol atmanın belli kalıplara sıkışması, oyunun da manasız bir rutine girmesi anlamına geliyor ve sonsuz değişkene sahip futbol oyunu için bu oldukça kötü bir özellik.
İlk Dokunuş
İster 50 metreden bombeli bir top gelsin, ister yakından bir kısa pas; bir futbolcunun kalitesini ilk görüşte anlatacak yegane şey, topa yaptığı o ilk dokunuştur. Özellikle Zizou gibi bu işi bir sanat haline getiren oyuncuları görünce, ilk dokunuş sanatına aşık olmamak elde değil. Rematch içerisinde benim canımı sıkan bir ilk dokunuş problemi var. Aslında, ilk dokunamayış desem daha doğru olur; çünkü bazen 3 santimetre önünüzden giden toplar size kitlenmiyor. Tam topa göre kendinizi konumlayıp dönüp, yaldır yaldır kontraya çıkacakken gözlerinizin önünden geçen topu görünce afakanlar basıyor insanı… Ayrıca, topu kontrol etseniz bile ayağınızdan adeta bir kazma gibi 3 kilometre öteye açılan toplar da mevcut. Top kontrol sistemi ve pasların hedefe kitlenmesi konusunda büyük bir mesafe kaydedilmesi gerekiyor. Hani daha top kontrolüyle sizi marke eden adamı ekarte edip kaleye inmekten falan bahsetmiyorum; bunlar çooooooook sonraki aşamalar. İlk etapta şu topların hedefe kitlenmesi biraz daha düzelirse çok tatlı olacak. Keza kalecilerin degajlarında da orta saha civarında şut tuşunu spamlerseniz, havada abidik gubidik voleler vurabiliyorsunuz ve top alakasız şekilde size kitlenebiliyor; hatta rakip kaleciler dandik ise (ki çoğu öyle) orta sahadan voleyle alakasız goller bile atabiliyorsunuz. Bu yüzden, siz siz olun topu degajla başlatacaksanız kenarları tercih edin.
Son Dokunuş
Rematch şu an tam sürüm olarak çıktı ama halen tam sürüm gibi hissettirmiyor. Evet, beta haline göre çok daha stabil ama bu onun önünde kat edebileceği çok uzun mesafeler olduğu anlamına gelmiyor. Çapraz platform desteği getirilecek ilk somut adım ama oyun içinde de düzeltilmesi gereken bir hayli sorun var. Yine de tüm bu sorunlara rağmen bir kere oynamaya başlayınca durması çok zor… Yorulmadan halı saha oynayabilme rüyası gibi, peş peşe 15-20-25… maç atmak mümkün ve her seferinde o golü atınca kollarınızı açıp koşuyorsunuz. FIFA’nın senelerdir denediği Volta’sı, Rush’ı derken Rematch, gerçek bir halı saha hissine en yakın oyun. Hele ki oynayacak bir ekibiniz varsa. Oyunun her mevkisinden ayrı ayrı keyif alabiliyorsunuz ki bu, bir futbol oyunu için inanılmaz bir artı. Özellikle kalecilik o kadar eğlenceli ki, açı daraltıp rakip ağzı açık forvetin ayağından kayarak topu almak ve uzun bir pasla oyun kurmak. Rakibe fake verip uzak direğe uçacakmış hissiyatı yaratıp sizi kandırmaya çalışan forvetin topunu basitçe kurtarmak ya da gözüpek bir stoper olup tüm enerji barını rakip yakalamaya ve onları hayattan soğutmaya adamak. Oyunda her mevkide kendinize has bir şeyler bulmak mümkün. Ancak yine de siz siz olun, topu alınca asla pas vermeyen, sürekli o meşhur İlhan Mansız hareketiyle çalım deneyen bir bencil olmayın. Zira sonrasında bolca kulağınız çınlayabilir ya da bizzat takım arkadaşlarınız sizin yolunuzu kesmeye çalışabilir…
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?