Hell is Us: Keşif ve Çatışma Dolu Bir Yolculuk
Cehennem biziz! Hazırlanın, keşif ve çatışma dolu bir tatile çıkıyoruz. Yanınıza bolca kahkaha ve biraz da cesaret alın!
15 saat önce
Hell is Us, ilk kez karşımıza çıktığında bir ağaçtan düşen bir meyve gibi, tuhaf bir şekilde etrafa dağılmıştı. Geçen 2 yıl, bizlerle birlikte sabır testine tabi tutuldu, sanki zaman yaratıcıları 1950’lerden fırlamış bir film stüdyosunu yönetiyor gibiydi. Geçtiğimiz hafta State of Play etkinliğinde yeniden gün yüzüne çıkmasıyla, adeta “Beni unuttunuz mu? Ben buradayım!” diye haykırmış gibiydi. Ve şimdi, Jonathan Jacques-Belletete’nin gözünden Hell is Us’un karmaşık dünyasına dalmak için 15 dakikalık bir oynanış videosuyla karşımızda. İşte o video:
Oyunun ana karakteri Remy, annesinin hâlâ onu sevip sevmediğinden emin olabilmek için, ufak bir sirk gibi hayatına denk gelen geçmişini sorgulamak üzere geri dönüyor. Annesi, Remy daha 5 yaşındayken onu ülke dışına kaçırmış. Şimdi ise, kahramanımız geçmişin gölgelerinde kaybolmuş ailesini aramak üzere doğduğu kasabaya, Jova‘ya doğru yola çıkıyor. Hadi bakalım Remy, annene ne kadar sarılacaksın, merak ettik.
Jacques-Belletete, ekibin oyun yapma konusundaki derin tutkusunu dile getirirken, bir yandan da hatırlatıyor ki bu sadece bir oyun değil, aynı zamanda nesiller boyunca süren bir tutku projesi. Sonuçta, 90’lı yıllardaki oyunların pek çoğu geçmişte elinizden tutmazdı; kan terlemeden yükselişteydiniz. İşte bu yüzden Hell is Us projesinin temel hedeflerinden biri, o nostaljik öğrenme sürecini yeniden yaşatmak. Harita yok! Görev işareti yok!
Bu oyunda kaybolup gitmekten korkmayın; aksine kaybolmak, sizin için bir keşif macerası olacak. İşte bu noktada dikkat etmeniz gereken unsurlardan biri, etraftaki ipuçlarını iyi gözlemlemek. Karakterlerin söylediklerine kulak kesilerek, yolunuzdan sapıp farklı şeyler keşfetme fırsatını yakalayabilirsiniz. Çünkü bu eğlenceli yolculukta bazen kaybolmak, aslında bulunmak demektir. Videoda bunun örneklerini görmek mümkün. Tıpkı Boşlukta kaybolmuş bir uzaylı gibi etrafta dolanacaksınız; “Beni bu gezegenin güzellikleri sarmalasın” dercesine!
Unutmayalım ki Hell is Us sadece keşiften oluşmuyor, çatışmalarda devreye giriyor. Jacques-Belletete, bu oyunun %50’sinin keşif ve %50’sinin çatışmalardan oluştuğunu belirtirken, “Burası bir soulslike değil!” diyerek hemen vurguluyor. Yani, “kolay bir oyun bekleme!” diyor, adeta elinizi kolunuzu sıvamanız gerekiyor. Fragmanda birkaç düşman türü ve çatışmanın örneklerini gördüğünüzde, “Ohooo, ben bu elemeye de katılmam” diyebilirsiniz.
Hell is Us’ın ana teması ise, insan şiddetinin ve duyguların oluşturduğu sonsuz döngü olduğunu belirtiyor. Ve buradan çıkan mesaj; hayat bir döngü, arada bir yediklerinizi dışarı atmak da bir döngüdür. Oyun ile ilgili dikkat çekici tüm bu unsurlar, kesinlikle ilgi çekici bir deneyim sunacak gibi görünüyor. “Bakalım, verilen sözler ne dereceyi gerçekleştirilir?” diye kendi kendinize soru sorarak, sabırsızlık içindeki bir çocuk edasıyla gelecek yıl bu oyunu beklemekteyiz. Hell is Us’ı takip listemize ekledik, çünkü bilirsiniz, macera her an kapıyı çalabilir!
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?