inZOI: Yeni DLC Island Getaway İle Tatil Deneyimi Hayal Kırıklığına Uğradı

Geçenlerde kardeşim durduk yere bir mesaj gönderdi: “Abla, Sims nasıl bir oyun?” Ah, Sims! Bu kelime üzerine gözlerimin önünde nostaljik anılar belirdi. Sanki zamanında tam 8 saat aralıksız oturup malikane yapmışım gibi bir his geldi. Tanıdık bir his! Ama sonra aklıma takıldı, bu ne alaka? Kardeşimin normalde oynadığı oyun tarzıyla Sims’in uzaktan bile bağlantısı yok. Bu ne çılgın bir fikir, özellikle de bir oyun sevdanız varsa! Tabi gelen cevap da oldukça tahmin edilebilirdi: “Sims 4 bedava mıymış Steam’de.” Kardeşim bu kadar basit bir nedene nasıl kapıldı, o da ayrı bir muamma! Şimdi, belki de bu anekdotun ardına bir anlam yükleyip konuyu açmak için biraz çaba sarf etmeliyim. Ve inZOI’nin yeni eklenti paketi Island Getaway ile her şeyin bağlantısını kurmadan önce, biz Sims hayranlarının sarsılmaz bağından bahsetmemiz lazım.

Sims, adeta bir kültür ikonu haline gelen bir yaşam simülatörü. Ancak, “ya kahraman ölür ya da kötü kahramana dönüşürsün” gibi bir kuralın olduğu bir döngüde kendi fişini çekti gibi duruyor. Yani, yeni oyuncular için bu oyun artık çok havalı değil. Kardeşime de bunu söyledim; evet, Sims tarihin en önemli yaşam simülatörü, ama temel oyun bir serinin yanına konulacak kadar “boş” duruma geldi. İşte tam da bu yüzden, inZOI ilk çıktığında herkesin tepkisini çektiğini düşündüm ama temel oyunun yine de umut verici olduğunu belirtmiştim. Çünkü Sims’ten oyuncu çalmanın oldukça zor biçimde bir iş olduğunu kabul etmek zorundayız.

Çünkü Sims oyuncuları, bu oyuna saatler ve paralar gömmüş olan kitle. Yani, bu insanları başka bir oyuna yönlendirmek o kadar kolay değil. Yine de, bir gerçek var ki bu insanlar hâlâ EA’yı savunuyorlar. Özellikle “cozy” yayıncılar, Sims konusunda bolca promosyon malzemesi ve içerik sunuyor. Üstelik bir noktada bağımlılık da söz konusu. KRAFTON’un yaptığı ise oldukça basit bir oyunun çıkması ve bunun üstüne sürekli yayıncı ve Youtuber peşinde koşması. Gerçi en büyük rakipler bile benzer taktikler kullanırken, ben KRAFTON’a neden böyle yapıyorsun diyemem. Çünkü Sims’in arkasında sağlam bir 25 yıllık bir geçmiş var. Bu bağlılık birkaç promosyon kutusuyla yapılmış bir şey değil!

Asıl mesele: inZOI’yi sevip sevememek

Her şeye rağmen, inZOI ilk çıktığında düzgün çalışabilecek sağlam bir temel oyun gibiydi. K-Pop kariyeri bile beni epey eğlendirmişti. Ama önceki incelememde belirttiğim gibi, “inZOI’nin nasıl bir oyun olacağını DLC’leri gösterecek.” Düşündükçe olayın ne kadar karmaşık hale geldiğini anlıyorum. Bakın, tatil teması oldukça iyi bir fikir! Oyuna tropik bir ada ekleniyor: “Cahaya.” Burası hem yaşayabileceğiniz hem de tatile gidebileceğiniz bir yer. Özellikle de şu global ekonomik sorunların, insanları evlerine hapsettiği bir yaz dönemi için böyle bir oyun oldukça mantıklı görünüyordu. Ama DLC’yi oynayana kadar!

Bikini, yağmurluk, şemsiye… Şemsiye mi?! inZOI, en baştan herkesin eleştirdiği o korkunç hatayı tekrar yapıyor. Hayat simülasyonu, gerçekçilik üzerine kurulmalıdır! Tropik bir ada ve ilkbahar mevsimindeyiz, peki neden sürekli hava kapalı ve yağmurlu? Ben inZOI’ye gerçek hayattaki tüm dertlerimi yeniden yaşamaya gelmedim. TATİLE GELDİM!!! Nerede annem tatil? Her şey neden gerçekçi olmak zorunda? Şehirden şehire geçtiğimde “Bak burada yeni bir aile kurarsan eski ailen silinir!” diyen sen, şimdi neden hava kapalı? Gittiğim yer kapalı, ertesi gün yine kapalı. Uğraşırken sahilin ve otelin tadı kalmıyor çünkü inanılmaz bir şekilde hava kapalı!

Bu kadar çemkirir mi insan?

Belki de dünya üzerinde geniş bir DLC’ye kapalı hava yüzünden neden bu kadar rahatsız olunur ki? Ama olay şu ki, belki de açık hava, elinde ışıl ışıl sular ve bir tatil köyüyle göz boyayabilecekken yapacak hiçbir şey olmadığı gerçeği, gri gökyüzü altında “Eee bu mu?” dedirtiyor. Çünkü bir tatil köyünde düzenlenen aktiviteler sınırlı. Yan gel yat, neymiş?! Arcade salonu var ama mini oyun bile yok! Zoi kendisi oynuyor. Havuz var, ama kapalı ve yağmurlu. Dışarısı “çok güzel” ama kapalı ve yağmurlu. İçeride masaj yaptırıp birkaç buff kazanıyorsun ama sohbet veya balık tutmak için mi? İşte tam burada balık tutmak olayı ortaya çıkıyor! Meğerse tatil DLC’sinin asıl çıkış noktası balık tutmakmış. Ne kadar komik, değil mi? Bu DLC ile birlikte inZOI’ye balık tutma, bahçe ekip biçme ve “madencilik” mekanikleri gelmiş. Yani, madenciliği tamamen Zoi’miz eliyle yerden toplayarak yapıyor. Deliriyorum!

Duygularınızı tehlikeye atmayın!

Bakın, ben inZOI’yi sevmeyi çok istiyorum. Güney Kore’nin o şirin estetiği, grafikleri ve yapım mekanikleri harika! Ancak, oyunun ne kadar doğru bir yolda ilerleyeceği tamamen gelecek eklentilere bağlı. Yani, inZOI’nin içerik yoksunluğu, oyuncuların ilgisini bir arada tutamadığı için panik yaparak sağda solda ne varsa eklemeye çalıştığını düşünüyorum. Her şeyin yarım yamalak bir şekilde ekleneceği bir durum. Bu, oyunun geleceği adına endişe verici. Oyun çıktıktan sonra eklenen mekanikler, oyunun hangi yolda ilerleyeceğini belirlemekta önemli. Ama ben “deniz kum güneş” temalı bir genişleme paketinde neden madencilik mekaniği var hızlı ve öfkeli gibi düşünüyorum? Yani, eğer yapılacak bir şey yoksa neden bir yerde daha fazla tat vermeye çalışalım?

GARANTİLİ TATİL ZARAFETİ:

• Hava güzel olduğunda her şey mükemmel görünüyor.
• inZOI’nin stüdyosu çevresel tasarım işini çok iyi yapıyor.

Olumsuz Taraflar:

• Yeni bir mecra olmasına rağmen, Cahaya’da yapılacak çok az şey var ve bir oyun olarak oldukça tatsız.
• Yerden maden toplama fikri kimin aklından çıktı bilmiyorum, ama sadece soruyorum!

Sonuca doğru yaklaşıyoruz:

KRAFTON, düşen aktif oyuncu sayıları ile haklı bir paniğe girmiş olabilir ama bu paniği nasıl yönetecekleri koca stüdyolarında kimse sormuş mu? Sonuç olarak bu, kimse için yarar sağlamayan bir eklenti paketi oldu: Island Getaway. Ne demişler, tatil gibi tatil yapmak da zor!