Josef Fares, oyun dünyasının en renkli karakterlerinden biri olarak yalnızca oyunlarıyla değil, kişiliğiyle de dikkatleri üzerine çekiyor. Gözünüzü bona fide bir komedyene odaklamadan, bu adam en güldüren kişiliklerden biri olarak tanımlanabilir. Oyun severlere sunduğu tecrübeleriyle de gönüllerde taht kuran Fares, gerçekten de sıradışı bir yolculuğun sahibi. Hazelight Studios‘u kurmadan önce çıkardığı Brothers: A Tale of Two Sons ile bu yolculuk başlamıştı. Ama bu yeterli mi? Tabii ki hayır! Arkasından Away Out ve It Takes Two gibi oyunlarla devam etti. Her üç oyunu, co-op oyun kültürüne yaptığı katkılarla özdeşleşmiş durumda. Yani aç karnınızı doyuracak bir komedi şovu izler gibi oyun oynuyorsunuz!
Şimdi ise değişik bir çözümlemeyle karşımızda: Split Fiction. Bu oyun sıradan bir oyun değil, bu bir Josef Fares yapımı ve yarından itibaren oyun severlerle buluşmaya hazırlanıyor. Hem de o heyecanla, tıpkı çikolata kaplı pastadan bir dilim alırken hissettiğiniz zevkle! Ambargonun kalkmasıyla birlikte paylaşılan incelemelere göz attığımızda, görünüşe göre bizleri yine oldukça başarılı bir oyun bekliyor. Haberi hazırladığım an itibariyle OpenCritic‘te 75 incelemeden oluşan ortalama puan 90 olarak belirlendi. Metacritic‘te ise oyunun PC versiyonu için 23 incelemenin ortalaması 92 puan, PS5 versiyonu için paylaşılan 84 incelemenin ortalaması 91 puan ve Xbox Series versiyonu için paylaşılan 11 incelemenin ortalaması 92 puan. Yani sanki tüm oyun eleştirmenleri bir araya gelip bu oyunun ne kadar iyi olduğunu haykırıyor gibi!
İnceleme puanlarının bir kısmı şöyle:
- Atarita – 100/100
- GameSpot – 10/10
- Push Square – 10/10
- Eurogamer – 5/5
- VG247 – 5/5
- COGconnected – 97/100
- Everyeye.it – 9,5/10
- Generación Xbox – 92/100
- DualShockers – 9/10
- IGN – 9/10
- Shacknews – 9/10
- Siliconera – 9/10
- GamesRadar+ – 4,5/5
- GamePro – 87/100
- PC Gamer – 87/100
- WellPlayed – 8,5/10
- Spaziogames – 8/10
- Stevivor – 8/10
- TheGamer – 4/5
- GamingBolt – 7/10
- Hardcore Gamer – 3,5/5
- Slant Magazine – 3,5/5
Peki, eleştirmenlerin bu kadar övgüyle bahsettiği oyunun zayıf noktaları neler? İşte burada enteresan bir durum ortaya çıkıyor. Bazı incelemelerde hikayesi biraz klişe, öngörülebilir ve tekdüze bulunmuş. Yani öyle bir hikaye düşünün ki, hangi köşeden döneceği belli oluyor. Ancak buna rağmen, bu incelemelerde bile oyunun oynanış kısmı övüldüğünü belirtmek gerekir. “Klişelerde bile eğlence var!” derken Fares’in ustalığını görmemek de elde değil. Ayrıca, It Takes Two‘ya kıyasla daha kısa olduğu ve fiyatının yüksek olduğu eleştirisini de unutmamak gerek. Ancak bu kadar olumsuzluk bir arada olmasına rağmen, genel olarak eğlenceli bulunduğunu belirtmekte fayda var. Uzun lafın kısası, anlaşılan o ki It Takes Two‘nun bıraktığı yerden hızlı bir devam hikayesi bizleri bekliyor. Hatta ortalama puanları, It Takes Two‘yu geride bıraktığını bile gösteriyor. Merakla bekliyoruz, oyun severlerden de benzer tepkiler almayı umuyoruz. Oyun dünyasında neler olacağı konusunda hep beraber bakacağız, heyecanla takipte olacağız!
