Juri Vips’in Irkçı Yüzleşmesi: Formula 2’nin Parlayan Yıldızı Düşüşte

Kariyerine bir simülasyon sürücüsü olarak başlangıç yapan Juri Vips, Formula 2 dünyasında hızlıca bir parlayan yıldız haline gelmişti. Ama ne yazık ki, bu parlak kariyerin parlaklığını söndüren bir olay yaşandı. Vips, ırkçı ifadeleri nedeniyle Oracle Red Bull Racing takımından atıldı. Evet, doğru okudunuz! Irkçılıkla mücadele eden bir dünyada, kendisi ironi dolu bir şaka gibi gülünç bir duruma düşmüş oldu. Düşünsene, motor gürültüsü yerine ırkçı söylemlerle yankılanan bir dünya. Juri’nin kontratı ne yazık ki suskun kaldı ve sonunda resmi olarak takımdan uzaklaştırıldı. Böylece Formula 2’nin parlak kariyerine bir not daha eklenmiş oldu.

Vips, Red Bull Racing için oldukça önemli bir figürdü. Düşünsenize, F1 dünya pilotu olmak isteyen bir simülatör sürücüsü, bir anda kendini bir yayında kötü bir şaka yaparken buluyor. Kendisi ile birlikte diğer sürücü Liam Lawson, Call of Duty: Warzone yayını esnasında güzel bir “out-of-bounds” taktiği yapmadı. Bu esnada Vips’in kullandığı “N-kelimesi” sonrası Lawson’un suratına bakmak gerek! O anki rahatsızlığı herkes tarafından zor gizlendi. Bir başka deyişle, Lawson’un yüzünde “Ben bu şakanın neresindeyim?” ifadesi mevcut. Ama olay burada bitmedi, çünkü yayının ilerleyen anlarında Lawson’un önerisi üzerine Vips’in pembe bir Red Bull şapkası takmasının ardından, homofobik bir sözü daha ortaya çıktı!

Bu tür ifadeler, F1 dünyasında kabul edilemez. Lawson’un “Juri, böyle şeyler söyleyemezsin” tepkisi ise, Vips’in nasıl bir çıkmazda olduğunu gösteriyor. Vips’in kariyeri iki yönlü bir yol gibi; bir tarafta simülatör sayesinde yükselişte, diğer tarafta kişisel hatalar nedeniyle düşüşte! F1 dünyası bu günlerde ardı ardına gelen ırkçı ve homofobik ifadeler ile çalkalanmakta. Nelson Piquet’nin, Hamilton’a yönelik ırkçı söylemleri, bu ortamda birçok takımı harekete geçirdi. Bu tür olaylar, bir çeşit “influencer etkisi” yaratırken, Piquet’nin üslubu ise tam anlamıyla bir tiyatro oyununu aratmayacak türden.

Hamilton’un resmi Twitter hesabından Piquet’yi kınaması ise tüm F1 takipçileri için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Herkes, sonuçta bir yarışta karşılaşmak için sabırsızlanıyor, fakat bu tür meselelerle iç içe olmak pek hoş değil. Bütün bu olaylar, sporun temel değerleriyle ne kadar çeliştiğini bizlere gösteriyor. Herkesin seyirci olduğu, bu kadar popüler bir kültürde incitici sözler etmek hiç de akıllıca değil. Böyle giderse, bu sporda “Küçük Bir Kere” olarak bilinen bir durum değişikliği yaşanabilir. Unutmayalım ki, Formula 1 pistlerinde hızdan çok saygı ve sevgi ön planda olmalı!