King of Fighters XV: 20 Yıl Sonra Geri Dönüş ve Yenilikler

Her hardcore oyuncunun kendi uzmanlık alanı olan serileri vardır: Bu oyunlar hakkında derin bir bilgiye sahip, müziklerini sıkça dinler, düzenli olarak oynar ve yeni gelişmeleri titizlikle takip ederler. Benim uzmanlık alanım da yaklaşık 20 yıl boyunca King of Fighters. Bu seri hayatım üzerinde derin bir etki bırakmış, dostluklar kurmamı sağlamış ve hatta Japonya’daki SNK merkezine seyahat etme isteğini uyandırmıştır. Ancak, 2000 yılında SNK’nın çöküşüyle birlikte bu seri ciddi bir buhrana girmiştir. Üçüncü boyuta geçiş denemeleri (Maximum Impact serisi), takım mekanizmalarındaki değişiklikler (2001, 2003 ve XI), ve tamamen yeni bir motor geliştirilmesi (XII) gibi girişimlere rağmen, seri hiçbir zaman 90’ların ihtişamlı dönemine geri dönmeyi başaramadı.

King of Fighters XV, geçmişteki kötü dönemlerin ardından gelen dönüşüm açısından oldukça önemlidir, çünkü bu, benim “en başarılı” diyebileceğim KoF oyunu. Aslında KoF XIII de hoş bir yapım olsa da, satış rakamları bunun hemen hemen hiç yansımasını göstermedi; hatta serinin en kötü oyunu kabul edilen XII’den bile daha az sattı. SNK, 2D döneminin sona erdiğini düşünerek altı yıl önce modern 3D grafiklere geçiş yaparak KoF XIV’ü yarattı. Bazı eksiklikler taşımakla birlikte, bu oyun geleceğe dair umut veriyordu. İşte KoF XV, bu gelecek vaadi taşıyan motoru geliştirerek devam ediyor. Peki, bu başarıyı nasıl sağlıyor?

Öncelikle, KoF’un daha önce rakibi Street Fighter ile kıyaslandığında daha yavaş bir tempo ve daha kısa hareket kombinasyonları sunduğunu belirtmek gerekir. Ancak, SNK artık bu çizgiyi değiştirmiş ve rakibinin izinden gitmeye başlamıştır. KoF XV’te, SF serisine benzer mekanikler devreye alınmıştır. Örneğin, özel hareketlerin çift butonla daha güçlü bir versiyonunu oluşturan EX sistemi, KoF XV’te yerini almış. Aynı zamanda, rakibi kombo için tamamen açık hale getiren Shatter Strike gibi, SF’nin Focus Attack’ına benzer yeni mekanikler de eklenmiştir.

Bu değişiklikler, oyunun daha yüksek hasarlı kombinasyonlarla oynamasını sağlıyor. Karakterlerin özel hareketlerinin belirgin bir şekilde azaltıldığını görmekteyiz. Örneğin: King ve Benimaru gibi karakterlerle yapılan kombolar,çok daha basit ve etkili. Şahsen, Joe, King ve Shun’ei ile %60 can alan etkili kombolar üretebiliyorum. Ayrıca, dövüş oyunlarında önemli bir unsur olan vuruş hissi de düzelmiş. Özellikle bazı Climax Desperation hareketleriyle alınan darbeler son derece etkileyici. Örneğin Terry’nin hareketi, gezegeni ikiye bölüyormuşçasına hissettiriyor.

Ancak, komboya dayalı olan oynanış, düşük seviye oyuncular için cesaret kırıcı olabilir. Eğer etkili birkaç kombo öğrenmediyseniz, çevrimiçi modda ya da yüksek zorluk seviyesinde bilgisayara karşı oynarken zor durumlarda kalabilirsiniz. Eskisi gibi basit hareketlerle önünüzdeki düşmanı geçmeyi düşünüyorsanız, hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Bu durumu göz önünde bulunduran SNK, düşük seviye oyuncular için “Rush” adında bir sistem geliştirmiş. Bu sistem sayesinde, sadece küçük yumruğa 4 kez basarak otomatik kombolar gerçekleştirilebiliyor, ancak ben bunun dövüş oyunları mantığına ters olduğunu düşünüyorum. Ayrıca, bu özelliği tek kişilik modda kapatma seçeneğinin olmaması oldukça olumsuz.

Oynanışın yanı sıra, XV’in sunumu gerçekten tatmin edici. Ara demolar ve takımların özel bitiş demoları görsel açıdan hoş ve özenli. Her karakterin, turnuvanın dışında da kendi yaşamları ve meseleleri olduğuna dair bilgiler serinin geçmişine uygun bir şekilde aktarılmış. Eski oyunlardaki komedi unsurlarına sahip gizli takım kombinasyonları da geri dönmüş. Ayrıca, eski oyunlarda gördüğümüz klasik yerler, KoF XV’te 3D olarak gözler önüne serilmiş, kesinlikle efsanevi bir deneyim sunuyor. DJ Station özelliği ile de SNK tarihinin efsane müzikleri oyuna entegre edilebiliyor.

Ancak, oyunun bazı olumsuz yanları da mevcut. Öncelikle, yaklaşık 30 yıldır tanıdığımız karakterlerin seslendirme sanatçılarının değişimi gerçekten oldukça kötü bir durum. Birçok karakteri dinlerken yabancı biriyle karşılaşıyormuş hissine kapıldım. Müziğin bazılarının başarılı olsa da, genel olarak zayıf olduğunu düşünüyorum. Bu duruma 90’ların o muazzam müzik ekibinin dağıldığını düşündüğümüzde, pek de şaşırmamak lazım. Grafikler, XIV’e kıyasla daha iyi olsa da modern oyun kalitesinin biraz gerisinde kalmış. Özellikle özel hareketlerde görülen bazı efektler oldukça yetersiz. En üzücü kısım ise son boss Otoma=Raga’nın kötü tasarımı oldu; kısa sürede kaybolacak, kimliksiz bir karakter yaratılmış.

Tüm bu olumsuz yanlara rağmen, oyundaki sorunların ciddi engeller yaşatmadığını belirtmek gerekir. King of Fighters XV, akıcı, rekabetçi, bol içerikli ve mirasına sadık bir oyun olarak kendini konumlandırıyor. Yakın gelecekte eklenecek dört yeni takım ile türün meraklılarını uzun süre eğlendirebilir. Hem seriyi sevdiğim hem de genel olarak dövüş oyunlarına olan tutkum nedeniyle, uzun bir aradan sonra gerçekten keyif aldım. Bu türün meraklılarına gözüm kapalı tavsiye ederim. Hoş geldin tekrar King of Fighters, seni o kadar özlemişim ki…