Unutulmaz Oyun Müzikleri: Kışın Melodisi

[ Haftalık Unutulmaz Oyun Müzikleri köşemizde hafızalarımızdan çıkmak bilmeyen, hepimizde derin izler ve tatlı anılar bırakan oyun müziklerini birlikte hatırlıyoruz. ]

Herkesin hayatında belli olaylarla ilişkilendirdiği müzikler vardır ya hani… Mesela, benim için “kış” ya da “kar” denince aklıma gelen tek bir parça var: Icewind Dale 2‘den “Skeleton of a Town”. İnanın bana, bu parça dinleyicisini adeta kar yağacakmış gibi huzura sürüklüyor. Tamam, belki de kar yağarken pencereden dışarı bakıp “Ahh, dünya ne kadar güzel!” demek yerine, bu parçayı dinleyip köşeye kıvrılıp çay içme isteğiyle yanıp tutuşuyorum. Bu gerçekten bir tür kış meditasyo’nudur!

Özellikle kar yağdığında ya da çok soğuk olduğunda açıp dinlemeye başlıyorum; o an, içimde bir huzur rüzgârı esmeye başlıyor. Bir anda bulunduğum oda, şehir, sokak ya da her ne mekansa notaların arasında eriyip gidiyor. Sanki On Kasaba’da gözlerimi açıyorum. Buzyeli Vadisi’nin uluyan rüzgârını yüzümde hissedip, metreyi bulan karların arasında batıp çıkarak ilerlemeye çalışıyorum. Aman Tanrım, o kar kalınlığı beni boğacak gibi hissediyorum, ama müzik beni sarmalayıp kurtarıyor!

Bazen Yalnız Orman’da geziyorum, bazen de Caer-Konig’in kıyısında donmuş gölde balık tutanları izliyorum. Çok da iyi balık tutan birisi değilim ama o donmuş gölde balık tutanları izlemek, kışın keyfini çıkarmak için yeterli! Bryn Shander’a giren karavanları gözlüyorum; “Acaba içinde kimler var? Kış tatilinde buraya mı geliyorlar yoksa bu soğukta neden burada?” diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum. Tam böyle tatlı tatlı gözlerini kapatıp hayal kurmalık bir müzik. Inon Zur’un tonla ustalık eseri olsa da sırf bu yüzden Icewind Dale 2 ve “Skeleton of a Town”ın bendeki yeri de ayrıdır işte.

Bu parça, dinleyiciyi öyle bir yere götürüyor ki, sanki aniden bir fantastik romanın içine düşmüş gibi hissediyorsunuz. Tabi bir de “Acaba buradan nasıl çıkacağım?” kaygısı var ama o da neyse ki müziğin etkisiyle kayboluyor. Hazır soğukların ufak ufak ısırmaya başladığı şu günlerde, siz de gerçek hayatın dertlerinden kaçmak için gözlerinizi kapatıp biraz hayal kurmak isterseniz, gerçekten daha iyi bir parça seçimi düşünemiyorum. Tek sorunu, biraz fazla kısa olması. Ama “Auto Repeat” pluginleri bunun için var, değil mi? Zaten baştan şöyle bir söyleyeyim; bu müzik, o kadar kısa ki, bir şeyler yapmaya fırsatınız bile olmuyor! “Aaah bir daha dinleyeyim!” derken, kendinizi bir anda tekrar başa dönerken buluyorsunuz.

O yüzden önerim, bu parçayı dinlerken yanınıza bir çay ya da kahve alın. O an, hayatın dertlerinden uzaklaşmak için en iyi yol bu. Ayrıca, bir de battaniye bulursanız, işte o zaman kışın tadını tam anlamıyla çıkarabilirsiniz! Müzik çalarken gözlerinizi kapatın, derin bir nefes alın ve kendinizi Icewind Dale‘deki o kış rüzgârında kaybolmuş gibi hissedin. Unutmayın, kış sadece dışarıda değil, müzikte de var!