Loco Motive: Eğlenceli Bir Cinayet Hikayesi ve Dikkat Çekici Bulmacalar

Yeni çıkan her point and click macera oyununu, çoğunlukla LucasArts ve Sierra’nın unutulmaz yapıtlarıyla karşılaştırmanın bir nevi haksızlık olduğunu düşünüyorum. Ancak bazı geliştiriciler, bu tür bir kıyaslamaya girmeyi hedefliyor; hatta bu, onlar için bir prestij kaynağı haline geliyor. Loco Motive’in yaratıcıları Robust Games de, “çocukluğumuzun point and click oyunlarından ilham aldık” diyerek bunu açıkça ifade ediyor. Bu durumu söylemeseler bile, oyunu oynarken hangi unsurlardan ilham aldıklarını hemen fark ediyorsunuz. Loco Motive özelinde, bu ilhamı gerçekten başarılı bir şekilde işlemişler.

Loco Motive, prologue bölümü ile birlikte toplamda 8 bölümden meydana geliyor. Bu bölümlerin altısı ise, oyunun adından da anlaşıldığı üzere, bir trende geçiyor. Trenimizin adı Reuss Express ve Unterwald ailesi tarafından inşa edilen bu tren, ilk buharlı tren olma özelliğini taşıyor. Biz de Lady Unterwald’ın gayrimenkullerinden sorumlu avukatı Arthur Ackerman rolünü üstleniyoruz. Lady Unterwald, vasiyetini ve dolayısıyla gayrimenkullerini kime bırakacağı hakkında topladığı akrabalarına açıklama yapacakken, bir anda cinayet işleniyor ve Lady Unterwald hayatını kaybediyor! Bu olayı vasiyetini okuyamadan yaşamak zorunda kalıyor. Aslında o an yanındaki vasiyetin bir kopyası Arthur’ın cebindeydi, ancak sakar avukatımız bu belgeleri trenin penceresinden fırlatıp kaçırıyor. Böylece öncelik, vasiyeti tekrar ele geçirmek ve cinayeti kimin işlediğini bulmak oluyor!

Oyun hikayesinin gelişimi, bana hemen Agatha Christie’nin unutulmaz eseri Doğu Ekspresinde Cinayet’i hatırlattı; ancak burada yaşanan olaylar oldukça eğlenceli ve komik bir hale bürünüyor. Hikaye merkezinde bir cinayet bulunsa da geri dönüş sahneleri ve diğer karakterler, durumu gerçekten eğlenceli kılıyor. Son zamanlarda bazı zorlama esprilere sahip oyunlar oynamıştım, fakat Loco Motive kesinlikle bunlardan biri değil. Oyunun anlatımı, yazımı ve diyalogları son derece doğal; yani ortada organik bir komedi mevcut. Karakterlerin sevilmesi oldukça kolay ve trenin içinde araştırma yaparken diğer karakterlerin kendi işlerine odaklanmaları, onlara yemek yerken veya kumar oynarken rastlamak gibi unsurlar, oyunun dünyasına canlılık katmış.

Oyunda yalnızca Arthur karakterini oynamıyoruz. İlerleyen kısımlarda, dünya çapında tanınan dedektif (gerçi kendini öyle tanıtıyor) Herman Merman ve ajan Diana da hikayeye dahil oluyor. Özellikle Herman Merman’a bayıldım. Onun tarzı, komik tutumları ve replikleri gerçekten etkileyici; seslendirmesi de harika. Kendisi Herman Merman & The Murmuring German ve Herman Merman & The Squirming Chairman gibi harika kitaplar yazmış bir karakter. Bu isimleri söylerken duyulacak seslendirme bile başlı başına gülüş sebebi oluyor.

Loco Motive’de birden fazla karakter oynama unsuru, Day of the Tentacle’dan ciddi şekilde ilham alındığını düşündürüyor. Oyun sonunda üç karakterle aynı anda oynamaya başlıyoruz ve aralarında istediğimiz zaman geçiş yapabiliyoruz. Ayrıca, dikkatinizi çekmek isterim ki bazı bölümlerde karakterler arası eşya aktarımını tuvalet yolu ile yapıyoruz! Eski oyunları oynayanlar DOTT’ta Bernard, Hoagie ve Laverne’in farklı zaman dilimlerine eşyaları gönderdiğini hatırlayacaktır. Üç karakterle birlikte oynadığımız kısımlar sınırlı zamana sahip olmakla birlikte son iki bölümde yer alıyor; ancak Robust Games bu kısımların altından başarıyla kalkmış.

Oyunun piksel grafiklerinin kalitesi oldukça başarılı ve detay seviyesi, bu tür oyunları sevenler için tatmin edici. Grafiklerin yanı sıra genel animasyonlar da oldukça iyi. Önceki açıklamalarımda belirttiğim gibi, diğer karakterlerin aktif hareketleri sahnelere canlılık katıyor ve bu türdeki en iyi sanat yönetimi örneklerinden birisi olmuş. Bir macera oyunu söz konusu olduğunda en önemli kısımlardan biri de bulmaca kalitesidir. Loco Motive’in bulmacalarında “bunun ne alaka?” dediğim bir durumla karşılaşmadım. Tüm bulmacaları tutarlı bir mantık içerisinde çözebildim ve uzun süre takıldığım bir yer olmadı. Ayrıca geliştiriciler, farklı seviyedeki oyunculara ulaşabilmek için güzel bir ipucu sistemi eklemişler. Tam olarak eski macera oyunlarındaki tarzda bir ipucu hattı mevcut. Her bölümde bulunan telefona giderek ünlü dedektif Dirk Chiselton’un yardım hattını arıyorsunuz; hangi bulmacayla takıldınızı söylediğinizde, bu bulmacaya dair bir ipucu alıyorsunuz. Bir ipucu daha istiyorsanız, daha fazla detay sağlayarak yardım ediyor. Bu kademeli yardım metodu oldukça güzel bir dokunuş olmuş.

Ancak şu an itibariyle Loco Motive için “bu oyun mükemmel!” dememi engelleyen tek şey karşılaştığım hatalar. Bu hataların, oyunun piyasaya çıkmasından birkaç gün içinde bir güncelleme ile düzeltilebileceğini düşünüyorum; yine de bazı sinir bozucu durumlar yaşadığımı belirtmeliyim. Örneğin, ilerleyen bölümlerde kameranın aşağıda kalması nedeniyle üst kısımda bulunan diyalog yazılarını görememek ya da konuşmam gereken bir karakterin ekrandan sola kayarak gitmesi gibi saçma sorunlarla karşılaştım. Bu sorunları göz ardı edebilirim. Ancak özellikle iki ciddi hata, oyun ilerlememi durdurdu; bu nedenle o bölümlere baştan başlamak zorunda kaldım. Ayrıca, sadece 5 kayıt slotu (ve bir otomatik kayıt) bulunması, olası hatalarda uzun süre geriye gitmeme yol açabiliyor. Umarım bunlar sadece inceleme kopyasına özel sorunlardır; aksi takdirde, bu güzel oyun deneyimini hızla tatsız hale getirebilir. Bundan dolayı, oyuna puan verirken temkinli bir yaklaşım sergilemek istiyorum; ancak bu sorunların kısa sürede çözülmesini umduğum için kalıcı bir puan düşmek istemiyorum.

Tüm bunları göz önünde bulundurduğumda, Loco Motive’i her macera türü seven oyuncuya rahatlıkla tavsiye edebilirim. Grafikler ve özellikle seslendirmeler muhteşem, karakterler çok iyi kurgulanmış, hikayesi oldukça tatmin edici ve oyunun sonunu bitirdiğinizde hoş bir tat bırakıyor. Daha ne arayabiliriz ki?