Mortal Kombat: Animasyon Filmi İncelemesi

Mortal Kombat: Animasyon Filmi Olmalıydı, Ama Bu da Olmuş!

Mortal Kombat, adı üstünde, “Ölümcül Dövüş” olarak bilinen bir dövüş oyunu serisi. Bu seriyi bu kadar popüler yapan şeylerden biri de kesinlikle o meşhur Fatality’ler ve kan gölleri! Yani bu film bir animasyon olmasaydı, herhalde izlerken karnımızdan gülmekten yerlere yatardık. Düşünün ki, bir aksiyon sahnesinde düşmanına öyle bir vuruyorsun ki, kafası başka bir gezegene uçuyor! Tüm bu sahneleri animasyon şeklinde görmek, hem eğlenceli hem de bir o kadar da acımasız bir keyif sunuyor. Hani bir yandan “Ah, çok kanlı!” derken, diğer yandan da “Ama bu harika!” diye düşünmeden edemiyorsun!

Film, 2011’de çıkan MK9’un hikayesini anlatıyor. Hanzo Hasashi’nin klanı ve ailesi Sub-Zero tarafından yok ediliyor ki, burada herkesin aklına hemen bir soru geliyor: “Yani Sub-Zero, bu kadar soğuk bir adam, nasıl bu kadar kötü olabilir?” Sonra Quan Chi devreye giriyor ve Hanzo’ya “Gel bakalım, senin intikam alman için ben sana yardımcı olacağım!” diyor. Yani, kısacası, Mortal Kombat bir intikam hikayesinin yanı sıra, biraz da dostluk hikayesine dönüşüyor. Ama öyle dostluklar var ki, sanırsın ki bir dizi izliyoruz!

• Raiden: Dünya’nın koruyucusu, ama bazen sanki kahve almayı unutmuş gibi görünmüyor mu?
• Liu Kang: Herkesin içindeki aslan, ama bazen tavşana dönüşüyor gibi!
• Sonya Blade: O da ne? Kendi başına dövüşüyor, ama yine de “Gelin, hep birlikte dövüşelim!” diyor!
• Johnny Cage: Hollywood yıldızı, ama gerçek dövüşçü olmak için sürekli “Ben buradayım!” demek zorunda kalıyor.

Filmdeki karakterler o kadar iyi işlenmiş ki, her biri birer sitcom karakteri gibi. Hani, bir restoranın kapısında beklerken birbirlerine “Seninle dövüşmem lazım ama önce bir selfie çekelim!” dese, inanın hiç yadırgamazdım. Özellikle Hanzo/Scorpion karakteri, tam bir başrol! İntikam peşinde ve öfkesini her an hissediyorsun. Evet, bir dövüş oyununda intikam almak için öfke çok önemlidir, ama bir yandan da “Biraz sakin ol, Hanzo! Çay içip biraz dinlenmenin de zamanı var!” diye içimden geçirdiğim anlar oldu.

Hikayenin anlatımı biraz kısa kalıyor gibi. 1 saat 15 dakika? Bu ne ya, bir sinema filmi için oldukça kısa! Hani, “Bitti mi şimdi?” diye düşünmeden edemiyorsun. Bazen dövüş sahneleri, karakterlerin etkileşimi olmadan geçiyor ve “Ne oldu şimdi?” diye kalakalıyoruz. Hani, bir film izlerken dövüşten çok, karakterler arasındaki iletişimi izlemek de önemli değil mi? Evet, Mortal Kombat’ın hikaye anlatımı bazen “Bana bir çay getir!” dercesine aceleye geliyor.

Sonuç olarak, Mortal Kombat’ın hikaye anlatımındaki bazı eksiklikler, izleyiciyi “Buna bir çözüm bulmalıyız!” dedirtiyor. Ama yine de, karakterler arasındaki güç farkı gerçekten hissediliyor. Goro’yu düşünün, oyunda “Muhteşem bir savaşçı!” derken, şu an onu dövüşmeden geçemeyeceğimizi anlıyoruz. Her karakterin ne kadar güçlü veya zayıf olduğunu görmek, bu filmin en büyük artılarından biri. En azından, bir dövüş filmi izlerken “Yine aynı taktik!” diye bağırmaktan kurtuluyorsunuz.

P.S: Yetişkinler için daha fazla MK animasyonu görmek istiyorum. Yani, GET OVER HERE!!!

Not: 4/5