Netflix’in Abone Kaybı ve Disney Plus’ın Yükselişi: Akış Savaşlarının Yeni Dönemi
Netflix abone kaybı yaşarken Disney Plus popcorn hazırladı! Akış savaşları hızlanıyor, koltuklarınızın kenarına dikkat!
3 saat önce

Geçtiğimiz ay, Netflix aniden bir soğuk duş almış gibi, yıllardır ilk defa abone kaybettiğini açıkladı. Bu durum, “Bunu beklemiyordum!” diyen birçok izleyici ile birlikte sektörün büyük oyuncularını etkilemişe benziyor. Gözler bir anda diğer rakip video akış platformlarına çevrildi. İşte bu noktada rakipler devreye girdi; çünkü abone kayıpları ve kazançları, artık birer performans indikatörü haline gelmiş durumda. İyi bir film veya dizi izlemekten çok, hangi platformun daha fazla abone çektiği üzerinden yapılan yarış, daha çok bir olimpiyat müsabakası gibi görünüyor.
Örneğin, Disney’in yaptığı açıklamalara göre, ocak ayında Hulu ve ESPN’i de dahil ederek 196.4 milyon kullanıcı sayısına ulaştı. Ah, o sayılar! Yılın ilk üç ayında Disney Plus platformuna 7.9 milyon yeni abone eklenmişken, Netflix, bir önceki çeyreğe kıyasla 200.000 abone kaybetti. Durum bu hale gelince, herkesin aklında şu soru belirdi: “Netflix’in başına ne geldi? Hangi sihirli değnekle Disney bu kadar büyüdü?”
Disney Plus’ın abone sayısı, dikkat çekici bir şekilde 137.9 milyonun üzerine çıkmış durumda. Netflix ise hala yaklaşık 222 milyon aboneye sahip, ama bu şimdi pek de sevindirici bir durum olarak görünmüyor. Bu çelişki, adeta bir futbol maçında ceza sahasında topla dans eden bir kaleci gibi; ama gol yedi mi? Bilmiyoruz! İşte bu yüzden, Netflix, bir süre bulutlu hava durumuna mahkum kalacak gibi görünüyor.
Ve işte büyük günde, Disney Plus’ın Türkiye’de de yayın hayatına başlayacağı tarih ortaya çıktı: 14 Haziran. Tüm Netflix kullanıcıları, “Eyvallah, biz burada ne yapacağız?” diye düşünebilirler. Disney Plus, Türkiye pazarına girmek için aylık abonelik fiyatını 35 TL olarak belirlemiş. Ama asıl bombası, Tanışma Paketi adı altında sunduğu fantastik kampanya. Sekiz aylık abonelik ücreti karşılığında on iki aylık paket sunuyorlar. Yani, “Sen de mi Disney’le eğlenceli hale gelmek istiyorsun?” diye sorulacak, yoksa “Netflix’i mi tercih edersin?” diye bir “Dostoyevski” sorusuyla karşılaşacaksınız.
Sonuç olarak, video akış dünyasında şimdi çok daha fazla seçenek var ve rekabet, her geçen gün daha da kızışıyor. Bu, izleyiciler için pek olumlu bir durum; çünkü fiyatlar düşebilir ve içerik çeşitliliği artabilir. Ama unutmayalım, bu sadece bir “akış” savaşı değil, aynı zamanda bir “içerik” devrimidir. Ve evet, içerik kraldır, ancak abone sayıları da çok farklı bir monarşi yaratıyor. Herkes büyük bir elma şehrinde yer kapmaya çalışıyor, fakat elmanın tadı daha çok farklı tatlarla kombinlenerek çıkıyor. Kim bilir, belki de bir gün Netflix tekrar zafere ulaşır ve biz de bu akış tiyatrosunun keyfine varırız!
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?