Outlast Korku Serisi Sinemaya Taşınıyor: Korkunun Yeni Yüzü!

Outlast serisinin iyi bir korku filmine dönüşeceği fikri, bence sadece benim aklımda değil. Hatta, bu düşünceye sahip onlarca insan var! Korku film sevicileri, ellerinde patlamış mısırlarını tutarak beyaz perdeye yansımasını beklerken, en az bizim kadar heyecanlanıyorlar. Sonunda beklenen haber geldi! Geliştirici Red Barrels, filmi hayata geçirmek için Lionsgate ile bir anlaşma imzaladığını duyurdu. Bu, “İşte bu!” dedirten bir gelişme! Artık Outlast evreni, kimiz bilmem, odada tek başına korku dolu anlar geçirirken, karşısında dev bir ekranda canlanmaya hazırlanıyor.

Şimdi, bu işin dumanı tütmeye başladığında, projeye hayat veren Roy Lee’yi de unutmamak gerek. Yani Barbarian, Late Night With the Devil gibi yapımların arkasındaki dahi! Proje onun elinde, korkulu hikayeler hazırlanırken eminim elini kolunu bağlayacaktır. Düşünün, bir tarafta uçsuz bucaksız bir korku arsenaline sahip Outlast oyunları var, diğer tarafta Roy Lee’yi besleyen o yaratıcı hayal gücü… Ancak işin en tatlı kısmı, tüm Outlast oyunlarının yazarı John Thomas Petty’nin de bu uyarlamanın senaristi olarak projeye dahil olması. Yani, korkunun babası kendi köyüne dönüyor!

Filmin, Outlast serisinin derinliklerini irdeleyecek olması kesin! Her korkunun arkasındaki motivasyonları, beklenmedik sürprizleri ve daha fazlasını ekranda görmek için sabırsızlanıyor gibiyim. Ormanda kaybolmuş bir arkadaş grubu ya da karanlık bir hastanede yaşam mücadelesi veren araştırmacılar… Ne dersiniz, bu senaryo bir korku filmi için yeterince sürükleyici değil mi? O gece, bir yudum içecek ile avlmaya çalışan izleyicileri düşündüm de, acaba film sırasında çok korkarlarsa patlamış mısırları atlayacaklar mı? Bunu göreceğiz!

Red Barrels’ın kurucularından David Chateauneuf, yaptığı açıklamada Outlast serisinin klasik korku filmlerinden ilham aldığını belirtti. Anlaşılan o ki, filmde o eski korku ögeleri bir araya gelecek. Herkesin bildiği ve sevdiği o basit ama etkili korku öğeleriyle harmanlanmış bir senaryo tarafından yönlendirileceğiz. Yani, Outlast sadece bir korku hikayesi değil, aynı zamanda klasik korku sinemasının yönetmenleri ve yazarlarıyla “korkumuzdan başımızı eğdirmek” için bir yolculuğa çıkacak!

Chateauneuf, bu projeyi kendileri için “bir hayali gerçekleştirmek” olarak ifade etti. Yani işin özü, Outlast evreninin sinematik bir deneyim haline gelmesi, sadece izleyiciler için değil, aynı zamanda yaratıcı ekip için de önemli bir dönüm noktası olacak. Peki, filmin çıkışı ile birlikte, Outlast serisine olan hayranlığımız daha da mı artacak? Kim bilir, belki de korkarken güleceğimiz bir film izleme şansı bize gülümseyecek! Belki evde tek başına izleyenler, karanlık bir köşeye saklanırken birbirine sarılacaklar, tıpkı o korku filmlerinde olduğu gibi.