Stop Killing Games, oyun dünyasında bir nevi herkesin gözbebeği haline geldi. Yani, bir nevi dertleşme grubu gibi düşünebilirsin; ama burada sadece oyundan kapatılan sunucular değil, genel olarak olay çıkaran oyunların derdini paylaşıyorlar. Zaten ismi de ne kadar dikkat çekici, en azından “Killing” kelimesini duyduğunda hemen oyunlardaki kıyamet senaryoları veya sunucu kapama olayları aklına geliyor, değil mi? Oyun atmosferinde bir “durun” çağrısı var burada. Demem o ki, Stop Killing Games, görünüşte sadece bir imza kampanyası ama altında yatan heyecan ve çatışma, hikâyenin en eğlenceli kısmını oluşturuyor.

Kurucu Ross Scott, bu projeyle ilgili hem Avrupa Birliği hem de Birleşik Krallık’ta imza toplamak için ter döktü. Ama tahmin ettiğiniz gibi, imza sayıları 100.000 ve 1.000.000 gibi uçuk rakamlar! Bizim gibi oyun tutkunları için zor bir hedef; hemen herkesin süper kahraman olup, bu kampanyayı desteklemesi bekleniyor! Yani, büyük bir güç birliği izlemek istiyorsan sabah kahvenle oturup imza toplama seansını izleyebilirsin. Tam bir “birlikte başaralım” ruhu!

Son günlerdeki dramalar ve kampanya, ilginin yeniden artmasına katkıda bulundu. Çevirim içi dünyada yaşanan bir tartışma veya bir video, bir anda Scott’ın imza kampanyasını viral hale getirebilir. Kim bilir, belki de bir oyuncunun “bu sunucuyu kapatmayın!” diyerek sosyal medya üzerinde yaptığı çağrı, Kral Arthur’u hafif hafif güldürür gibi etkili oldu. Çünkü hatırlatırım, imza toplamak için insanlar bazen karnabahar gibi dayanıklıdır; bir kere başlamışsa durmazlar!

Peki, imza sayıları neden bu kadar önemli? Avrupa Birliği Komisyonu, bir milyon imza toplayan dilekçeleri dikkate almak ve tartışmak zorundadır. Bu, bir nevi oyun dünyasında ‘Şah-Mat!’ demek gibi bir şey. Eğer bu işin sonunda bir sonuç çıkarsa, belki de eski güzel zamanlardaki gibi sunucularımızda gün batımlarını izleyebiliriz. Zira oyun dünyası, biliyorsun ki nostaljiye çok muhtaç! Ve oyun severlerin kalbine giden en iyi yol, nostaljik bir oyunun sağladığı dualar eşliğindeki maceralardır!

Şu an için tüm gözler, Avrupa Birliği’nden çıkacak olan o bilgili karara çevrilmiş durumda. Umuyoruz ki, bu süreçte süper kahramanları, yani oyuncuları, o kadar heveslendirmiştir ki; herkes toplu bir şarkı söylerken “Haydi, imza zamanı!” diye bağırır. Belki sonra engin oyun topraklarında yürüyüş yaparak kutlarız, kim bilir?

Öyle ya da böyle, Stop Killing Games sadece bir kampanyadan ibaret değil; bu, adalet arayan oyuncuların mücadele ediş hikayesidir. Haydi, kalemi kap! Ve boş bir sayfada durun, bu imzalarla dolalım. Çünkü oyunla ilgili tüm güzel anılarımızın canlanması için biraz çaba şart!