Oyun Dünyasında Değişim: Suudi Arabistan ve SNK’nın Yeni Yüzü
Suudi Arabistan ve SNK, oyun dünyasında öyle bir değişim yarattı ki, konsol sevdalıları kıskançlıktan çatlayacak! Hadi bakalım!
2 saat önce

Nisan ayı, oyun dünyasında hareketli bir dönem oldu. Metal Slug ve Fatal Fury gibi efsanevi oyunların yaratıcısı SNK Corporation, neredeyse tamamen Suudi veliaht prens Muhammed bin Selman’ın yönetimindeki Elektronik Oyun Geliştirme Firması’na (EGDC) devredildi. EGDC, SNK’nın hisselerinin %96.18’ine sahip olarak büyük bir güç haline geldi. Şimdi kim bilir, belki de yakın zamanda SNK karakterleri Suudi çölünde pamuk helva yiyor veya Suudi yemek tarifleriyle dövüş oyunu yiyip yayılacak!
Tabii ki, veliaht prensin yatırımları sadece SNK ile sınırlı kalmadı. Kendisinin kurduğu varlık fonlarından biri olan Savvy Gaming Group, Embracer Group’un 1 milyar dolarlık hissesini satın aldı. Bu durum, Embracer’ın toplam hissesinin %8.1’ine gelmesi anlamına geliyor. Gerçekten de Suudi Arabistan’ın petrole olan bağımlılığını azaltma çabalarının ardında ciddi bir strateji yatıyor. Ancak pek çok insan, “Bütün bu oyun yatırımlarıyla birlikte, insanların oyun oynarken ne kadar eğlendiği konusunda bir değişim yaşanacak mı?” diye merak ediyor.
Buna bir de şu ekleniyor: Embracer Group, dünya çapında en büyük oyun holdinglerinden biri olarak dikkat çekiyor. 2020’nin başından itibaren 60’tan fazla satın alım gerçekleştiren bu holding, bu işlemler için 8 milyar dolardan fazla harcama yaptı! Son olarak, Square Enix’ten Crystal Dynamics, Eidos Montreal ve Square Enix Montreal stüdyolarını satın aldıklarında, oyun tutkunları arasında büyük bir merak uyandırdılar. Belki de ertesi gün “Super Embracer Fighters” isimli yeni bir oyun çıkaracaklardı! Düşünün, zaten yeterince karakter var bir de büyük holding yanına karakter eklerse, oyun başına koca bir karnaval olacak!
Ancak, bütün bunların altında biraz karanlık bir tablo da var. Suudi Arabistan, insan hakları ihlalleri ile kötü bir üne sahip. Bu yüzden, oyun camiasındaki bazı ünlü isimlerin, Suudi veliaht tarafından yapılan bu tür yatırımlara karşı çıkmaları oldukça doğal. Çünkü kimse kendi oyununun, bir insan hakları ihlalinin destekçisi olduğu için oynamak istemez, değil mi? Bu durum bazen, “Suudi Arabistan’a gideceksem en azından yanımda bir dua kitabı bulundurmalıyım” gibi düşüncelere yol açabiliyor.
Embracer Group’un kurucusu ve CEO’su Lars Wingefors, durumu biraz daha aydınlatıyor. Kendisi, MENA (Orta Doğu ve Kuzey Afrika) bölgesinin dünyanın en hızlı büyüyen oyun pazarlarından biri olduğuna işaret ediyor. Hatta bu bölgedeki aktif oyuncu sayısının, Amerika ve Avrupa’dan daha fazla olduğunu belirtiyor. Peki, MENA bölgesinin bu büyüyen pazarında Suudi Arabistan neden bu kadar büyük bir paya sahip? Wingefors’a göre, bu satın alma sayesinde MENA bölgesindeki yatırımlarını artırma fırsatı bulacaklar. Ancak, bu durum aynı zamanda birçok oyuncuyu düşündürüyor: Oyun sinemalarında Suudi karakterler mi görmeye başlayacağız, yoksa bu sadece bir pazarlama hamlesi mi?
Sonuç olarak, oyun dünyası yeni bir döneme girmiş durumda ve bu değişimlerin hangi yöne gideceği hakkında bir belirsizlik var. Hem eğlenceli hem de düşündürücü bir haliyle, belki de bu tür gelişmeler, oyuncuların yaptıklarıyla tüketici olarak nasıl bir mesaj verdiklerini sorgulamalarına yol açar. Oyun dünyası sadece oyun sahasının sınırlarıyla sınırlı değil; aynı zamanda sosyal ve etik sorumlulukların da çarklarını çeviriyor. Oyun oynarken, belki de “Bu karakter kimdir ve ne yapar?” sorularını sorarak, daha geniş bir bakış açısına sahip olalım!
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?