Palworld’un Kopyası Palland: Eğlence ve Tartışmaların Ortasında

Palworld, çıktığı günden beri oyuncuların dilinden düşmeyen ve tartışmaların merkezi haline gelen bir oyun olmuş durumda. Başta oyuncu sayısıyla dikkat çeken bu proje, daha sonra Nintendo ile girdiği çekişmeli ilişkiyle iyice gündeme oturdu. Japon stüdyo, Pocketpair’in yaratıcısı olduğu oyunun, Pokémon’a benzerliği dolayısıyla telif davası açtığını duyurmuştu. Şimdi ise tam karşımızda “kopyanın kopyası” diye tabir edilen bir yapım var: Palland. Eğer “Ne yani, bu da neyin nesi?” diyenler varsa onlara şöyle söyleyeyim; Palland, Nintendo’nun Switch mağazasındaki yerini hiç çekinmeden almış, adını bile Palworld’ün altında gizlice saklamış bir oyun.

Peki Palland ne sunuyor? 4 dolar gibi cüzdan dostu bir fiyatla karşımıza çıkan bu oyun, kaynak toplama, inşa etme ve bol bol keşif yapma vaadinde bulunuyor. Ve tabi ki bu süreçte “kullanabileceğiniz vahşi yaratıklar” toplamak da mümkün! Tam bir eğlence paketi gibi. Fakat burada bir sorun var: Telif nedeniyle, buraya oyunun oynanışına dair herhangi bir görüntü koyamıyorum. Ama merak etmeyin, YouTube’da bu oyunun oynanış görüntülerini bulmanız mümkün. İzlediğinizde göreceksiniz ki, Palland, Palworld’ün Alibaba versiyonu gibi. Gerçekten, minimalist bir tasarım ve oldukça basite indirgenmiş bir oyun mekanizması sunuyor.

Peki ama, burada dikkat çeken başka bir unsur var mı? Elbette! Palland’ın en dikkat çekici yanı, “PokeTopu” eksikliği. Evet, doğru duydunuz. Bildiğiniz gibi Palworld’de kullandığınız küreler, Pocketpair’in canını sıkan bir mesele haline gelmişti. Nintendo, bu kürelerin direkt olarak Pokémon’dan alındığını iddia ederek telif davası açmıştı. Ama Palland, bu sorunu akıllıca aşmış. Nasıl mı? Onlar toplar yerine doğrudan canavarları envanterinize eklemenize izin veriyor. Bu da demektir ki, yaratıkları yakalarken daha az zorlanıyorsunuz, ama bir yandan da “Bunu da mı düşündünüz?” dediğiniz anlar yaşatıyor!

Şimdi ise herkes Palland üzerinde kafa yoruyor. Bu oyun, gerçekten de yaratıcılıktan uzak, ama bir o kadar da eğlenceli bir alternatif mi? Yoksa sektördeki bu benzerliklerin yarattığı karmaşa, yenilik arayan oyuncuları daha da çileden mi çıkarıyor? Oyunun içerdiği basitlik, bazı oyuncular için bir rahatlama kaynağıyken, diğerleri açısından motivasyon düşürücü olabiliyor. Yani, aslında herkes kendi deneyimlerine göre bir yanıt buluyor. Biz de durumu kızgın bir şefin mutfağında yarı pişmiş bir yemek gibi izliyoruz; kimileri avokado toplayıp guacamole yapmaya çalışırken, diğerleri mısır patlatıp neşeli bir şekilde kalabalığa karışıyor.

Sonuçta, Palland, sektördeki derin tartışmaların tam ortasında yer alıyor. Kim bilir, belki de bu yenilik arayışları, gelecekte daha özgün yapımların ortaya çıkmasına vesile olacak. Ama şu bir gerçek ki, şu an için herkes Palland’ın keyfini sürmekten, bu kopyanın kopyasında eğlenmekten başka bir şeyi düşünmüyor. Velhasıl kelam, eğlenin gitsin, telif haklarıyla mızmızlanmak yerine bu eğlencenin tadını çıkarın!