Pandemi ve Oyun Endüstrisi: Yeni Bir Altın Çağ

Pandemi sürecinin oyun endüstrisi için “işine geldiği” kesin. Kıyametten sonra, insanlar evlerinde sıkılmaktan helak olunca, oyunlar adeta hayat kurtarıcı bir enstrüman haline geldi. Son yılların en iyi rakamlarına ulaşan bu sektör, ertelemeler dışında, oldukça pozitif bir seyir gösteriyor. Yani, bir nevi “pandemi süreci, oyunların altın çağı” oldu. Evde oturup, can sıkıntısından patlayan insanların, sanal dünyalarda gladyatör gibi dövüşmesi, bu sıralar herkesin dilinde. Ama merak etmeyin, bu savaşlar yalnızca parmak savaşları, gerçek kan dökülmüyor!

Fakat sektörün önemli isimleri, pandeminin yarattığı bu pozitif gidişatın devam edeceği görüşünde. GameIndustry.biz’e konuşan Take-Two CEO’su Strauss Zelnick, bu konuyla ilgili ciddi bir açıklama yaptı. Zelnick’in ifadelerine göre oyun sektörü, getiri bakımından şu anda eğlence sektörünün zirvesine oturmuş durumda. Yani, Netflix’ten daha fazla para kazandıkları kesin! İnteraktif eğlence alanının henüz bazı insanlar tarafından yeni yeni keşfedildiğinin altını çizen yönetici, oyunların sadece çocuklara değil, yetişkinlere de hitap ettiğini vurguladı. Hatta, bazı insanlar oyun oynarken öyle bir rahatlıyor ki, sanırsınız ki meditasyon yapıyorlar. Kim bilir, belki de “Call of Duty” oynamak, yoga ile aynı şeydir!

Bununla birlikte, Zelnick, pandeminin bu duruma etki ettiği görüşünde. Fakat bu süreç bittiğinde de yükseliş ivmesinin süreceğini iddia ediyor. Kısacası, Zelnick’e göre oyun sektörü, pandemiden sonra da “piyasa lideri” olarak kalacak. Bu noktada, popüler oyunların sosyal yönlerinin bu artışın altında büyük bir rol oynadığını belirtmekte fayda var. Zelnick, bu durumu “birlikte sinemaya gitmeye” benzetmiş. Yani, insanlar artık sadece sinemada değil, sanal dünyalarda da sosyalleşiyor. Örneğin, Fortnite’da arkadaşlarınızla bir araya gelmek, sinema koltuklarında popkorn yemek kadar keyifli olabilir. Tabii ki, burada popkorn yerine sanal mısır yemeyi tercih ediyorsanız, o başka bir konu.

Zelnick’in söyledikleri hakkında bir yorum yapmak güç. Para kazanmanın her yolunu deneyen bu CEO, belki de oyun dünyasının bu ivmesini koruyup korumayacağını sadece “kendi ceplerini” düşünerek değerlendirmektedir. Oyuncuların gelecekte ne yapacağına gelirsek, tüm dünya tekrar dışarı çıkmaya başladığında, acaba oyunlar bu kadar ilgi görecek mi? İnsanlar bir süre sonra dışarıda piknik yapmayı, arkadaşlarıyla kahve içmeyi tercih edebilir mi? Bu soruların cevabı, önümüzdeki günlerde göreceğimiz bir “sosyal deney” olacak. Belki de evde oturup oynadıkları oyunlardan daha fazla eğleneceklerdir!

Özetle, oyun endüstrisi, pandeminin sağladığı avantajlarla birlikte yükselişini sürdürmeye devam edecek gibi görünüyor. Yani, oyun oynamak artık sadece bir hobi değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı haline geldi. Sonuçta, evde oturup oyun oynamak, dışarıda sosyal hayatı sürdürmekten daha az zahmetli! Ama yine de, kim bilir, belki de bir gün oyunlar yerine parkta uçurtma uçurmayı tercih ederiz. O zamana kadar, kumandalarımızı elden bırakmayalım!