Geçtiğimiz Cuma günü, 2024 Paris Olimpiyatları’nın resmi açılışı yapıldı. Olimpiyatların açılış töreni, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de büyük bir heyecanla karşılandı. Ancak bu açılışta en çok konuşulan şeylerden biri, üzerindeki maske ile meşale taşıyan gizemli bir figürdü. Sokaklarda ya da yapılarda dolaşan bu maske takan adam, sanki Assassin’s Creed‘in içinden fırlamış gibiydi. Eğer Ubisoft bu havalı figürü sahneden kaçırmazsa, ilerleyen günlerde ona ait bir oyun karakteri görmek kim bilir belki de pek çok oyuncunun hayali olurdu! Hatta şirket, bu figürü kucaklayarak bir tweet bile atmayı ihmal etmedi. Yani sonuç olarak, sosyal medya da bu figürün değerini anlama konusunda hiç de geri kalmadı.

Tabii ki pek çok oyuncu bu grafiti görünümlü, maskeli karakterin Assassin’s Creed: Unity oyununa eklenmesini arzuluyordu. Hani şu, “Vay be, Atatürk caddesinde dönerken bir an onunla karşılaşabilirim” dedirten bir durum! İşte bu karmaşanın ortasında, bir oyuncu ve tasarımcı olan Sebastian Dell’Aria, bu isteği yerine getiren bir adam olarak sahneye çıktı. Laptopunun başında otururken, “Ne yapabilirim ki, bu gizemli karakteri yeniden tasarlamalıyım!” düşüncesine kapılmış ve muazzam bir tasarım ortaya çıkarmış.

Tabii ki, Dell’Aria’nın yarattığı karakter Paris’in meşhur çatıları arasında koştururken, orijinal figürdeki maske yoktu. Belki de bu, onun zamanı ve kısmen de olsa kişisel dokunuşunu ortaya koyma şekliydi. Yine de, Dell’Aria bu karakterin tüm tasarım detaylarını tweet atarak paylaşmayı da unutmamış. Gördüğünüz gibi, tasarım dünyası sadece grafik kolajlarla değil, aynı zamanda zafer dolu, maskeli karakterlerle de ihtişam kazanıyor. Her ne kadar bu gizemli figür, gerçek hayatta maskeyle dolaşamayacak olsa da, oyun dünyasında onu görmek isteyenlerin hayalleri biraz daha gerçeğe dönüşebilir.

• Paris’in tarihsel yapıları: Oyuncular karakterin tasarımını yalnızca eğlence için değil, aynı zamanda Paris’in sembolik noktaları ile birleştirerek daha anlamlı hale getirmek istiyor.
• Maske olayı: Hani, “Maske takmak zorunda mı?” sorusu. Belki de bu bir gereklilik değil de, bir stil meselesidir.
• Ubisoft ve yenilik: Ubisoft’un bu tür figürleri oyunlarına eklemek isteyip istememesi kesinlikle oyuncunun tercihine kalmış bir durum. Ama gerçek şu ki, fan yapımı içerikler de en az resmi içerikler kadar tatmin edici olabilir.
• İlginç tasarım detayları: Dell’Aria’nın tasarımına eklediği detaylar da merak uyandırıyor. İnsanlar, bu karakterin nasıl göründüğünü görünce “Neden bizler de böyle giyinmiyoruz?” diyeceklerdir.

Sonuç olarak, Paris Olimpiyatları’nın bu açılışının yalnızca sporla değil, aynı zamanda sanatsal yönleriyle de anılması, bu gizemli figürün etkisinin ne denli güçlü olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Kim bilir, belki önümüzdeki günlerde Ubisoft’un kararlılığına dair ilginç gelişmeler yaşanır ve oyuncular, gizemli maskeli karakterin çok beklenen bir versiyonunu oyun dünyasında görme şansına sahip olurlar. O yüzden bu tür olaylar üzerinde durmak, hepimize ilham veriyor, değil mi?