Path of Exile 2: Yeni Sezon ‘The Third Edict’ ile Macera Başlıyor!

Path of Exile 2’nin ikinci sezonunun yaşattığı özellikle büyük bir hayal kırıklığını atlatacağımızı düşünmek için biraz zamana ihtiyacımız var. Fakat ağızlardaki kekremsi tadı silmeye yardımcı olabilecek yeni sezonumuz “The Third Edict” nihayet resmen başladı. Bu yeni sezon, yeniliklerle dolup taşarken, end game’e kadar yaşadıklarımı sizlerle paylaşmakta oldukça heyecanlıyım. Görüşlerimi paylaşıp içinizden birkaç sesi de gülümsetmek isterim, çünkü sonuçta bu bir oyun ve eğlenmek için burada değil miyiz?

Yepyeni Bir Act

Bence bu sezonun en akılda kalıcı yanı, Act 4’ün oyuna eklenmiş olması. Son iki sezonda yalnızca 3 farklı bölge ve bu bölgelere ait hikaye parçaları ile karşılaşmıştık, bu kez fare gibi sıçrayarak yeni hikaye ve oynanış dinamiklerine merhaba diyoruz. Korkmayın, spoiler vermek gibi bir niyetim yok (sadece birkaç boss görüntüsü var!). Öyle ki geçtiğimiz hafta sonu düzenlenen ücretsiz etkinlikte, oyunu sevdiyseniz, yazının devamına gönül rahatlığıyla geçebilirsiniz.

Ne diyordum? Hah, oynanış ve hikaye. Path of Exile 2 hayatımı değiştirdi derken abarttığımı düşünmüyorum. 3. sezon itibarıyla oyundaki 500. saatimi devirdim. Uzun süredir aradığım o oyna oyna bitmeyecek tadı PoE2’de bulmayı başardım, hem de ilk oyunda sadece 2 saat oynamış biri olarak. Peki, nedir bu Path of Exile 2’nin alametifarikası? Oynanışı! Sadece oynanış! Karakterinizi yerden yere vuran düşmanlar, sürekli sizi zorlayan boss’lar ve karmaşık düşman mekanikleri ile ARPG denince akla gelen her şeyi iliklerinize kadar hissettiriyor.

Haliyle Act 4, bu düşünce ve ideal ile hazırlanmış. Kendimizi korsan gibi hissettirerek keşfedeceğimiz dev haritalar var. Her şehirye gemi ile ulaşmak, ana hikaye ile yan hikayelere dahil olmak, içimizdeki maceracı ruhu tetikliyor. Ve her adacıkta birbirinden farklı, efsanevi boss’lar ile karşılaşıyoruz. GGG’nin her yeni sezonda düşman tasarımı konusunda ne kadar yaratıcı olduğunu görmek ise ayrı bir zevk. Biz bu sezonda birbirinden farklı mekaniklere sahip boss’lar ile karşılaşıyoruz. Mesela bazı boss’lar bulundukları bölgeye özgü ve buna göre güçlendirilmiş durumda, o yüzden dikkatli olmalıyız!

Düşmanların Yetenekleri

Yeni düşman tiplerimiz de oldukça ilginç, mesela oyuna “davulcu” arkadaşlar eklenmiş. Kafalarında beliren “bira dolu” kutucuklarla hareket eden bu düşmanlar, görünüşte diğer karakterleri güçlendiren bir buff atıyormuş gibi görünüyor, ama aslında cepheye doğru davul çalarak saldırıyorlar! İşte bu da bir yenilik! Tabii ki, yeni düşmanlara karşı biz de yeni silahlarla donatıldık. Artık çeşit çeşit skill gem’lere sahibiz. Cephaneliğimiz, bir support gem’ini birden fazla kez kullanabilme yeteneği ile genişlemiş durumda. Gerek Act 4’e özel silah seçenekleri, gerekse artık koşma yeteneğimiz ile düşmanlara karşı daha da etkili olabiliyoruz. Oh be! Nihayet iki adımda bir düşmeyecek, düşmanın merhametine kalmayacağız!

PoE2’nin “Dark Souls” oluşunun temel taşı olan dodge roll mekaniği artık koşmamıza da olanak sağlayacak. PC’de space tuşuna basılı tuttuğunuzda, karakteriniz otomatik olarak koşmaya başlıyor. Ama dikkat edin! Bir duvara çarptığınızda ya da ateş etmeye başladığınızda o fırtına gibi koşma duruyor. Fakat koşarken düşmanlardan hasar almamak için de dikkatli olmalısınız, çünkü minik bir zarar aldığınızda yere kapaklanırsınız; kısa süreli bir stun yersiniz. Unutmayın, Path of Exile 2 aylak bir oyun değil, hatalarınızın faturası ağır kesilebilir!

Abyssal Depths

Yeni sezonumuzun tema alanı “Abyssal Depths” ile ilgili birkaç söz de söylemek gerek. Abyssal sistemi PoE1’de de vardı ama burada biraz değişikliklere tabi tutulmuş bir versiyonu. Haritada yeşil noktaların belirip kaybolduğu bir bölgeyle karşılaşabilirsiniz. Bu bölgelerdeki düşmanları yok ettiğinizde, çukurlardan sandıklar çıkabilir ya da Abyssal Depths adı verilen yeni bir zindana da girebilirsiniz. Bu zindanın son boss’unu keserseniz, büyük ödüller kapınızı çalacaktır! Ancak dikkatli olmalısınız, yoksa dövüş meydanında yüzünüz mü tahmin edemediğiniz bir cinayete tanıklık edebilir!

Path of Exile 2, hikayesini konuşma balonları ve Act’ler arasındaki ara sahneler ile anlatıyor. Bu sezonda bu durumda bir değişiklik yok; fakat ilk oyunu oynamamış olan oyuncular için hikaye biraz daha netleşmeye başlamış durumda. İlk Act ile başlayan arayış bu sezonun son Act’inde devam ediyor, ancak bu kez farklı bir sona ulaşmak zorundayız. End game’e gidiş, artık eski senaryoyu baştan oynamak gibi bir kargaşaya dönüşmüyor. 4. Act’tan sonra karşımıza çıkan Interlude isimli 3 kısa Act’i tamamladığımızda, kendimizi doğrudan Ziggurat’ta buluyoruz. Yani dev bir artı!

Hikayeyi fazla spoil etmek istemiyorum ama genel olarak hikayenin “vasat üstü” diyebileceğim bir düzeyde olduğunu da belirtmek isterim. Velhasıl Act 4 gerçekten PoE2’yi neden sevdiğimi bir kez daha hatırlamamı sağladı. Yeni boss’lar, yeni mekanikler, düşmanlar, heyecan verici haritalar ve bölümler, ARPG severlerin açlıklarını tatmin edecek gibi görünüyor. Ancak artık bu oyunun ne kadar acımasız bir yapım olduğunu da unutmamak lazım! Yani gamsız gaddar gangsterlerden biri olarak benim gibi bu dünyaya dalmayı arzu edenler için altın bir kural var: “Dikkat et, düşmanlar seni bekliyor!”

Gamsız Gaddar Gangster

Yazının bu kısmını benim gibi PoE2 emekçilerinin rahatlayabileceği bir güvenli alana çeviriyorum izninizle. Gelin birlikte içimizi dökelim ve rahatlayalım. Dedim ya, ben PoE2’yi gerçekten çok seviyorum. Ancak bu sezonla birlikte bu sevginin aslında toksik bir ilişki olduğunu anlamaya başladım. Bu oyun bir şekilde hayatımı zindana çevirdi, arkadaşlarım! Böyle bir durum da olmamalı!

GGG’nin yaptığı hataları ve sıkıntıları toparlayarak üstüne gitmeyi bırakması düşündürücü. İkinci sezondaki sıkıntının üzerine oyunun yeni sezonunun ilk hafta sonu boyunca yaşadığımız bağlantı sorunları ile boğuşmak da cabası. Herkesin giriş problemleri yaşadığı bir etkinlik var ve eğer akşamın ilerleyen saatlerinde bir türlü oyuna giremiyorsanız, dev bir siyah ekranda kendi yüzüne veya bilgisayar ekranınıza bakmak kalıyor geriye. Birçok oyuncunun “Aman be” diyerek oyunu kapatıp kollarını bağladığını biliyorum.

Hafta başında tekrar denemeler sonucu oyunu bitirip end game’e ulaştım; ancak bu noktada Act 4’ün neden PoE2’yi sevdiğimi bir kez daha hatırlattığını söylemeliyim. Fakat end game tarafında hani o çok beklediğimiz değişikler bekleniyor. Tam 3 sezondur bu end game ile ilgili temel değişiklikleri bekliyoruz ama hala ortada kayda değer bir yenilik yok. Tek yenilik gizemli haritalar ama bu da oyunu gerçekten renklendirmiyor. Bir avuç yemeğin üzerine sos dökmenin pek de faydalı olacağını sanmıyorum.

Oyun bağlantı sorunları, düşmeler ve ping problemleri arasında derin bir nefes almak zorundasınız. İyi haber ise, rollback sisteminin kaldırıldığını belirtmek olmalı! Daha önceki sezonlarda, eğer bir crash durumu yaşadıysanız, her şey kayboluyor olsa da şimdi en azından daha az stresli bir hale gelmiş durumda.

Son olarak gelen yeni trade sistemini irdelemekte fayda var. Yeni trade sisteminin duyurulması herkesin içinde sevinç çığlıkları koparttı. Artık oyuncular PoE2 trade sitesini kullanarak doğrudan sizin açtığınız pazardan eşya satın alabilir! Ancak bu işin altında yatan alicengiz oyunu, ne yazık ki birçok oyuncunun canını sıktı. Çünkü bu yeni sistemi kullanabilmek için önce Act 4’ü bitirmeniz gerekiyor. Ve tabii ki Merchant tab satın almanız lazım. “Premium stash tab’iniz varsa Merchant tab yapabilirsiniz” ibaresiyle karşılaştığımızda, başlangıçta çok mutlu oldum. Fakat eğer normal stash tab’inizi premium yapmış iseniz, merchant tab’e geçemiyorsunuz! Neden, neden?” diye bağırmak içten bile değil!

Son olarak, Abyssal sistemi hakkında daha fazla konuşmak istiyorum. Evet, PoE2’nin zorluğu oldukça keyifli ama Abyssal sistemi, zorluğun dengesini bozmaya başlamış durumda. Bu noktada karşılaştığınız boss’lar ve haritalar üzerinize başına tonla rare boss yollayarak kurtulma şansınızı sıfıra indiriyor. Her sezonda olduğu gibi “Bir daha ki sefere neye tek yedim ben ya?” cümlesini muhtemelen çok sık kuracaksınız.

Fakat ne olursa olsun, aslında bu oyunu seviyorum. Eğer amacınız sadece hikayeyi oynamak ise, Path of Exile 2 size daha önce hissetmediğiniz duygular yaşatacak. Ama eğer hayatınızı bu oyuna gömmek gibi bir amacınız varsa, sıkı durun; çünkü toksik bir ilişkiye başlıyorsunuz!