Quantic Dream’in Hikaye Anlatımı: Detroit ve Gelecek Projeler Üzerine Düşünceler

Quantic Dream, bugüne kadar geliştirdiği oyunlarla birçok oyuncunun gönlünde taht kurmayı başarmış bir stüdyo. “Oyunlar sadece eğlence değil, sanattır!” felsefesiyle hareket eden bu ekip, son zamanlarda insanlığın en derin sırlarını ve karmaşık duygularını ele alan konularla oyunseverlerin karşısına çıkıyor. Şahsen, merakla beklediğim son projeleri “Detroit: Become Human” hakkında düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Geçenlerde bir arkadaşımun “Bu oyunu oynamadım ama hikayesini Netflix dizisi gibi duydum!” demesi üzerine, ben de güldüm. Ne de olsa, insanlık tarihinin en büyük sorunlarını ele alan bir bireysel serüven oyununu izlemediğini itiraf etmek pek de sportif bir davranış değil, değil mi?

“Detroit: Become Human”ın PC’ye de gelmesi şahane bir gelişmeydi. Hani derler ya, “Üç yıl, bir ömür” diye, işte bu oyun da o dönemdeki performansı ile çığır açtı. Quantic Dream, “Yıl sonu, 2.5 milyon kopya satmışız!” açıklaması yaptığında, içimde bir “ne yalan söyleyeyim, ben de aldırdım!” mesajı kıpırdanmaya başladı. Satış rakamları da cabası, Heavy Rain, Beyond: Two Souls ve Detroit’in satışları, genel olarak 2022’de 2021’i geride bırakmış görünüyordu. Yani demem o ki, Quantic Dream için işler yolunda gidiyor ama bu başarıda yalnızca rakamların değil, muhteşem hikaye anlatımının da payı büyük.

CEO Guillaume de Fondaumière’ın açıklamalarını duyduğumda, kafamda bir soru belirdi: “Gerçekten de bu kadar ilgi çekici bir fenomen midir?” Elbette, 2022’de gerçekleştirdikleri satış artışları, oyuncuların ilgisini çekme konusunda adeta birer ödül niteliğindeydi. “2022, Quantic Dream için dikkat çekici bir yıl oldu” demiş Fondaumière ve bence bu, yalnızca bir açıklamanın ötesine geçiyor. Zira her biri ayrı bir dert olan bu oyunlar, oyuncuların kalbinde kendilerine sağlam bir yer edinmeyi başardı. Ne de olsa, 3 yıl boyunca hayran olanlarıyla diyalog halinde kalmak pek de kolay bir iş değil!

Tabii ki, oyunların arka planda gelişen bu etkileyici serüvenleri ve satışı eldiği rakamlar, “Detroit: Become Human”ın toplamda 8 milyon kopyadan fazla sattığını görmek, pek de şaşırtıcı değil. Ama işin asıl büyüsü burada bitmiyor! Yıllardır süren bu muhteşem satış mücadelesi, Quantic Dream’in yenilikler üzerinde daha fazla düşünmesine imkân tanıyor. Yani sadece “Eski oyunlarla parayı kırıyoruz” şeklinde bir siklus değil, aynı zamanda onları yeni projelere yönlendiren bir motivasyona dönüşüyor.

Merakla beklediğimiz yeni projeleri: Quantic Dream’in yeni oyununu görmek için sabırsızlanıyorum. “Yeni oyun çıkarmadan, eski oyunlarla kazanmaya devam ediyoruz” duası ile yola çıkmış olsalar da, umarım bir an önce yeni bir macera ile karşımıza çıkarlar! Hadi gelin, biraz şaka yapalım. Belki de stüdyo liderleri ‘Yeni oyunları çıkarmadan önce, eski oyunların LEGO setsini yapmayı düşünüyoruz!’ demiştir, kim bilir? 🙂 Tabii ki, bu küçük bir espri… Ancak daha fazla estetik hikâye ve derin insanlık halleri için yeni bir projenin gelmesini dört gözle bekliyorum. Hadi bakalım, Quantic Dream! Haydi baskıyı hisset ve yeni bir serüvene atıl!