Roma İmparatorluğu’nun En Büyük 7 İmparatoru: Tarih Sahnesinde Parlayan Yıldızlar

Roma İmparatorluğu, tarih boyunca pek çok imparatorun taht kuraldığı, savaşların yapıldığı ve devrimlerin gerçekleştiği bir yerdi. Şimdi bu imparatorlardan en önemlilerini, bazılarının komik hikayeleriyle birlikte inceleyelim. Hazır mısınız? Çünkü Roma tarihine bir tık daha derinlemesine dalıyoruz!

1. Augustus (M.Ö. 27 – M.S. 14)

Gaius Octavius olarak doğan Augustus, Julius Caesar’ın evlatlığıydı. Bir gün, “Hadi bakalım, artık cumhuriyet sona erdi, imparatorluk başlasın!” dedi ve Roma İmparatorluğu’nun ilk imparatoru oldu. Pax Romana dönemi, onunla birlikte geldi. Yani, Augustus zamanında insanlar “Hey, savaş yapmayalım, biraz oturup çay içelim” dediler. Siyasi, askerî ve kültürel alanda Roma’yı zirveye taşıdı, ama kesinlikle bir çay bahçesi açmadı!

2. Trajan (M.S. 98 – 117)

Trajan, Roma’nın topraklarını o kadar genişletti ki, haritayı açtığında “Nereye sığdıracağım bu kadar toprağı?” diye düşündüğü rivayet ediliyor. Dacia’yı (bugünkü Romanya), Mezopotamya’yı ve Arabistan’ı Roma’nın kollarına kattı. Halk tarafından çok sevilen Trajan, aynı zamanda sosyal yardımlar ve kamu binalarıyla da dikkat çekti. Bir gün, “Hadi bir kütüphane yapalım, herkes kitap okusun” dedi ve kütüphaneler Roma’nın en popüler buluşma yerleri haline geldi. “Bir kitap okumadan evden çıkmam” diyenler için harika bir dönemdi!

3. Hadrian (M.S. 117 – 138)

Trajan’ın halefidir ve sınırları genişletmek yerine koruma yöntemini benimsemiştir. Yani, “Hadi, sınırları koruyalım, savaş yapmayalım” dedikten sonra İngiltere’de ünlü Hadrian Duvarı’nı yaptırdı. Bir yandan da Yunan kültürüne olan hayranlığıyla tanınan Hadrian, “Neden sadece Roma’da eğleniyoruz ki? Yunanistan’da da bir parti verelim!” dediği söylenir. Hukuk sistemini geliştirdi ve mimaride öyle yenilikler yaptı ki, günümüzde bile onun eserlerine hayran kalıyoruz. Bir mimar olarak “Beni de çağırın, ben de bir şeyler çizerim” dediği söyleniyor!

4. Marcus Aurelius (M.S. 161 – 180)

Marcus Aurelius, “Filozof İmparator” olarak tanınır. Stoacı bir filozoftu ve “Düşünceler” (Meditationes) adlı eseri günümüze kadar geldi. Bir gün, “Salgın hastalıklar ve Germen istilalarıyla başa çıkarken, erdemli bir yönetim sergilemeliyim” dedi. Ama bunu yaparken bir yandan da kahvesini yudumlamayı unutmadı. Onun dönemi, “Beş İyi İmparator” döneminin sonunu getirirken, halkına “Merhaba, ben filozofum ama aynı zamanda da bir imparatorum, bu ikisi bir arada nasıl gidiyor, ben de bilmiyorum” dediği söyleniyor!

5. Constantinus (M.S. 306 – 337)

Hristiyanlığı resmen tanıyan ilk Roma imparatorudur. “313 yılında Milano Fermanı ile Hristiyanlara özgürlük tanıdım, bu ne büyük bir iş!” diye sevinçle bağırdığı rivayet ediliyor. Bizans’ı yeni başkent ilan ederek “Constantinopolis” (İstanbul) adını verdi. Hristiyanlık tarihinde çok önemli bir figür olarak anılan Constantinus, cennetteki ilk partiye davetli olduğu için çok mutluydu!

6. Diocletianus (M.S. 284 – 305)

Roma’nın çöküşe yaklaştığı bir dönemde imparator oldu. “Devleti kurtarmak için ne yapmalıyım?” diye düşünürken, “Dört imparator yönetimi” fikrini ortaya attı ve “Tetrarşi” sistemini başlattı. Yani bir nevi “Hadi, iş bölümü yapalım, kimse işini yapmazsa biz de çöküşe geçeriz” dedi. İmparatorluğu doğu ve batı olarak ikiye ayırdı. Sıkı reformları ve güçlü idaresiyle çöküşü bir süreliğine engelledi. Ama “Hadi bakalım, ben de bir iş bulayım, bu kadar yönetimle uğraşmak zor” dediği de duyuluyor!

7. Julius Caesar (M.Ö. 49 – 44) (İmparator değil ama önemli)

Resmî olarak Roma İmparatoru değildi ama imparatorluğun temellerini atan kişiydi. Senato’yu ikinci plana iterek “Diktatörlük” rejimini kurdu. Sezar’ın öldürülmesi, Roma Cumhuriyeti’nin sonunu ve imparatorluk döneminin başlangıcını getirdi. “Sezar” ismi, sonradan imparatorlara unvan oldu. Yani, “Beni öldürmeyin, sadece imparatorluğun temellerini atıyorum” dediği söyleniyor. Kim bilir, belki de bir gün Roma’da bir t-shirt tasarımına ilham vermiştir!

İşte Roma İmparatorluğu tarihinin en büyük 7 imparatoru! Her biri kendi döneminde önemli işler yaptı, ama sanırım en çok “Savaş yapmayalım, barış içinde yaşayalım” diyenler hatırlanacak!