Shadows of Doubt, bir YouTube kanalında adını duymamla birlikte aklımda yer eden ve beni adeta kendi dünyasına çeken bir oyun. Düşünsenize, tamamen rastgele yaratılmış bir şehirde dedektif oluyorsunuz, ama sıradan bir dedektif değil; gerçek bir dedektifin hissetmesi gereken tüm duyguları, stresleri ve hatta biraz da kaygıyı yaşıyorsunuz. Gerçekten merak ediyorum, bir şehri yönetirken hangi büyüyü yapmanız gerekiyor ki, herkesin evinde bir sır saklansın? Ama sanırım bu, oyunun çıkışına yaklaştıkça daha da netleşecek!

Geliştirici ColePowered Games, oyunun 1.0 sürümünün 26 Eylül 2024 tarihinde piyasaya sürülmesini resmi olarak duyurdu. Bu durum aslında bir heyecan dalgası yaratırken, gizemli bir kıyametin de habercisi gibi hissediliyor. Yeni içerikler sunacakları sözünü vermişler, ama işte burada bir problem var: Bu “içerikler” tam olarak ne? Gizemli penguenler mi, yoksa kötü niyetli dedektif rakipleri mi? Merak etmemek elde değil! Gözlerimizi açıp ColePowered Games’in yeni içeriklerini bekleyeceğiz gibi görünüyor, ama umarım bu, sadece daha fazla sokakta kaybolmuş kedilerin olduğu bir içerik değildir!

Shadows of Doubt, her karakterin kendi evi ve hayatı olduğunu vurgulamak adına adeta bir sosyal deney gibi işlemiş. Her bir NPC’nin hayat hikayesi, sanki birer dizi bölümü gibi karşımıza çıkıyor. İnanılır gibi değil, bu kadar çok karakterin olduğu bir şehirde hangi olayı çözebileceksiniz? Sanırım hepsi kendi başlarının çaresine bakıyor, ama suç işlendiği zaman, işte o zaman beni buluyorlar. Dedektif olarak görevdeyken yüzeyde görünmeyen her ayrıntının arkasında bir hikaye olduğunun farkındayım. Zira bazıları o kadar sıra dışı ki, büyük ihtimalle onlardan biri beni lanetli bir lanetle suçlayacak. Böyle düşünenler elbette vardır, ama bu beni durdurmaz!

• Oyunda ipuçlarını takip etme görevini alıyorsunuz!
• Her bir suçlu, kelime oyunlarına göre dans eden bir Tyrannosaurus Rex gibi, sizi bekliyor.
• Ve Steam fiyatı ise sadece 9.99 dolar? Fena değil!

Bakalım Shadows of Doubt, tam sürümünü çıkardığında bizi hangi sürprizlerle karşılayacak? Umarım daha fazla şaşkınlık yaratacak içeriklerle karşımıza çıkar. Benim için esas olan, her gün yeni bir ipucu bulmak, her sokakta biraz daha kaybolmak ve bu şehirdeki tüm sırların peşine düşmek. Şüphesiz ki dedektif olmak, harika bir macera, ama aynı zamanda korkunç bir tecrübe de olabilir; bir gün masum bir kediyi takip etmekle, diğer gün tüm şehri sarmalayan bir cinayet soruşturmasının ortasında bulabilirim kendimi. Haydi bakalım, yeni keşiflere!