Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

3 dakika okunma süresi

5

Skyrim: On Beş Yıldır Açık Dünya Oyunlarının Kralı

Skyrim: On beş yıl boyunca yırtık pantolonla ejderha avına çıkanların kralı! Hadi gel, gri başlıklı trolün yeminini boz!

admin

2 gün önce

Skyrim: On Beş Yıldır Açık Dünya Oyunlarının Kralı

Skyrim’in çıkışının üzerinden neredeyse on beş yıl geçti, dile kolay! O kadar süre geçmişken hâlâ bu kadar popüler olmasına pes doğrusu! Geliştiriciler, bu sürede akıllarını kıymetli fikirlerle doldurarak herhangi bir günde kayıplara karışmayan açık dünya oyunları üretebilirlerdi ama, hayır, bizim gözbebeğimiz Skyrim dik durmaya devam ediyor. Bu haberi yazarken Steam’de göz attım ve gördüm ki, Special Edition için son 24 saatte 31 bin oyuncu çevrimiçi. Orijinal versiyon içinse 2 bin insan, “Hey, ben de buradayım!” diye haykırıyor. Böyle bir durumu görmek, yaşlanmakta olan herkesin içini kıpırdatacak bir gerçeklik—düşünsene, sen yaşlanırken oyunlar hala genç kalıyor.

Skyrim’in baş tasarımcısı Bruce Nesmith, bu kalıcılık karşısında hayrete düşen isimlerden biri. Bir röportajında, “Sürekli kendi kendime, ‘Bu kadar yıl sonra hâlâ nasıl oynanıyor?’ diye düşünüyordum” diyerek şaşkınlığını dile getiriyor. Onun için doğal süreç, bir yıl içinde başka bir oyun tarafından geride bırakılmaktı. Ama,ooo hayır! İkinci, üçüncü ve beşinci yıllar geçtikçe, oyun hâlâ oyuncuların kalbindeki yerini korumaya devam etti. Todd Howard toplantılara gelip bazı bilgiler sunduğunda, bizim Bruce, “Şaka yapıyorsun, değil mi?!” diyormuş. Gerçekten de hâlâ bu kadar zaman geçmesine rağmen hâlâ tüm oyuncuları etkilemeyi başarmış bir oyun var.

Şimdi Nesmith, Skyrim’i bu kadar güçlü kılan nedenlerden birinin açık dünya yapısı olduğunu düşünüyor. “Hiçbir şeyi sınırların dışına itmedik, deneyimi kontrol etmeye çalışmadık,” diyor. Oyun tamamen oyuncunun eline bırakılmış. Öyle ki, “Ben burada ne yapacaksam, o olur,” duygu durumu, gördüğüm en güzel hissiyat. Ama gelin görün ki, son zamanlarda açık dünya konsepti pek çok oyun tarafından kullanılmaya başlandı. Hepimiz “Evet, bizim de açık dünyamız var” diyen oyunlar gördük; ama bu insanların açığı, işin özünde kapalı bir dünya yaratmak istemelerinden kaynaklanıyor. İşte bu noktada Skyrim, ruhunu kaybetmemiş bir derviş gibi, kendisine ait hissettirmeyi başarıyor!

Şöyle bir hayal edelim: Yine bir Aleksandar, yine bir Hadvar, hatırladın mı? Farklı yaşlarda, farklı diyaloglarla hâlâ o köydeki karanlık çerçeveden yaşanan bitmeyen komediyi izliyoruz. Belki de Skyrim’in gerçek sırrı, “Bunu tekrarlamak istemem ama hâlâ keyif alıyorum!” duygusu. Skyrim, adeta zamanın dondurulmuş hali gibi; oyun tarihindeki ikonik figürlerle, harita boyunca yaptığımız maceralarla dolu.

Şimdi gözlerimiz, görünüşte tarihin özüdür o; The Elder Scrolls VI’nın çıkışına çevrildi. Umarım bu yeni oyun, bizi yine eski günlere döndüren o efsanevi hissiyatı sunar. Yoksa bir Kral tarafından hepimizin üniversiteden mezun olduğu bir “açık dünya” sürecine doğru sürükleniriz. Bakalım, hep birlikte Skyrim’in halefini kutlayacak mıyız? Veya, “Biraz sabırsızlandık ama hâlâ Skyrim!” diye mi haykıracağız? Şimdi, bu kadar merakla beklemek, sabırsız bir bekleyişle kafamda dönen düşünceler arasında mızmızlanmadıkça, çok eğlenceli!

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?