Yukarı Çık
Bildirimler
Şu anda, yeni bir bildirim mevcut değil!

Yeni bildirim olduğu zaman tam olarak burada karşına çıkacak.

7 dakika okunma süresi

4

Space Crew İncelemesi: Bomber Crew’un Uzayda Geçen Devamı

Uzayda geçen Bomber Crew'un devamı Space Crew'u detaylıca inceledik. Uzayda strateji, keşif ve savaş dolu bir macera sizleri bekliyor!

admin

15 saat önce

Space Crew İncelemesi: Bomber Crew’un Uzayda Geçen Devamı

Kendi çapımda “deneysel oyunlar” olarak adlandırdığım bir kategori oluşturmuş durumdayım. Bu kategoriye daha önce hiç deneyimlemediğim oyunları ekliyorum. Buradaki “deneysellik” kavramı, bazen oyunun sunduğu hikaye, bazen mekanikleri ya da oyun içindeki işleyişten kaynaklanabiliyor. Fakat hepsini birleştiren tek bir nokta var: Oynadıktan sonra aklımda kalan soru işaretleri. Bu kategoriye örnek olarak Beat Cop, Carrion, Domina, The Final Station veya Gunpoint gibi oyunları gösterebilirim. Elbette bu oyunlar arasında kendi belirlediğim favorilerim de mevcut. Mesela Bomber Crew, bu oyunlardan biri. Yıllar önce, şans eseri tanıştığım bu oyuna hayatımın yaklaşık 10 saatini ayırmışım. Bir ağır bombardıman uçağını ve içerisindeki ekibi kontrol ettiğiniz bu oyun, hikaye açısından çok fazla derinlik sunmasa da, oyunun dinamikleri ve stratejik yönleri ile oldukça ilginçti. İkinci Dünya Savaşı hiç bu kadar sevimli olmamıştı…

Bomber Crew’ü oynadığım dönemlerde OGZ Online ile bir bağlantım yoktu, bu nedenle oyunu yalnızca kendi çapımda inceleme fırsatım olmuştu. Ancak şimdi, Runner Duck ekibinin benzer bir formülü kullanarak geliştirdiği Space Crew oyununa birlikte detaylı bir bakış atacağız.

Bomber Crew’un Uzayda Geçeni

Bu seferki görevimiz, bizi Manş Denizi’nin ötesine değil, uzaya götürüyor. Star Trek evreninden fırlamış bir üste başlayan maceramızda, uzaylı ırklarına karşı büyük bir savaş açmış durumdayız. Bomber Crew oynamış olanlar, menülerde yabancılık çekmeyecek; yine ekibimizi toplamak, gemimizi hazırlamak ve görevlere çıkmak üzerine kurulu bir yapı ile karşılaşacaklar.

Oyunu özel kılan noktalardan biri, bu “ekip toplama” mekanizması. İlerledikçe elde ettiğiniz beceri puanları, daha yüksek yetenekli karakterleri ekibinize alma fırsatı sunuyor. Elbette, güncel ekibinizin hayatını kaybetmesi gerektiği bir nokta var… Ancak, geminizi en yakın gezegene çakmadan da karakterleri güçlendirme şansınız mevcut. Her başarılı görevin ardından mürettebatınız tecrübe kazanarak seviye atlıyor. Tıpkı diğer gemilerde olduğu gibi burada da mürettebat görev dağılımı yapmış durumda. Kaptanınız gemiyi kullanırken, askerleriniz silahları kontrol edebiliyor.

Bu durum, karakterler arasında değişim yapamayacağınız anlamına gelmiyor. Örneğin, geminiz ciddi saldırılar altında kaldı ve kaptanınızı kaybettiniz. Gemi içerisindeki herhangi bir karakter, gemiyi kullanmaya devam edebiliyor. Ancak belirlenen konu üzerinde tecrübe kazanmış karakterler, özel yetenekleri sayesinde savaşlardan daha rahat çıkmanızı sağlıyor. Seviyeler arttıkça, karakterlerinize ikinci bir tecrübe ağacı açma şansınız da var. Yani silahları kullanan askerleriniz, bir yandan da gemi içindeki ikinci mühendisiniz olabiliyor. Kısacası, ne kadar başarılı görev, o kadar güçlü bir mürettebat demektir.

Hani Benim Recep’im?

Karakterlere çok bağlanmamakta fayda var; zira bir noktadan sonra elinizdeki her şeyi kaybetme ihtimaliniz var. Mürettebatınızı kaçış pod’larına yönlendirseniz bile kurtulamama şansları bulunuyor ve çoğu zaman kurtulamıyorlar. Bu durum, oyunun rogue-like unsurlarını barındırdığı anlamına geliyor. Diğer rogue-like oyunlarda olduğu gibi, görevinizi yerine getiremeyecek hale gelen geminiz de ortadan kalkıyor. Yani geminiz üzerinde yaptığınız tüm güncellemeler ve güçlendirmeleri kaybetme ihtimaliniz var. Ancak üzülmeyin, siz tecrübe kazandıkça standart geminiz de güçleniyor.

Space Crew’un bir diğer mekaniği, gemiyi özelleştirmek üzerine kurulu. Kendinize ait elementlerle süsleyebildiğiniz geminin iç aksamında kontrol etmeniz gereken birçok sistem bulunuyor. Sonuçta, bu bir uzay gemisi ve içerisinde nükleer enerji barındıran motorlar, güç reaktörü, reflektif kalkanlar ve silah sistemleri mevcut. Oyunda, bu gemi içerisindeki her önemli parçayı değiştirme şansına sahipsiniz. Örneğin, kalkan sistemlerini daha dayanıklı hale getirerek bozulmalarının önüne geçebilirsiniz. Bozulduğunda radyasyon sızdıran motorların yerine daha az güç sağlayan, ancak radyasyon zehirlemesine engel olan farklı motorları kullanabilirsiniz. Yani burada seçme şansı tamamen size bırakılmış durumda.

Yukarıda belirttiğim gibi, en güçlü gemiler ve mürettebatlar bile zaman zaman sizi korkunç bir sondan kurtaramıyor.

Acil Durum Kapsüllerine!

Bomber Crew ve Space Crew arasında ciddi farklar olduğunu söylemek pek mümkün değil. Temel tuşların bile aynı olduğu oyunda, zamanınızın çoğunu kabin içerisinde geçiriyorsunuz. Bomber Crew’da pek çok düşman uçağını kontrol etmeniz gerekirken, bombalamanız gereken bölgeye doğru şekilde ve açıda ulaşmanız son derece önemliydi. Space Crew’da ise, bu mekaniklerin tamamı kaldırılmış ve çok daha basit hale getirilmiş.

Artık geminin dışında yapabileceğiniz tek iş, Bomber Crew’da olduğu gibi, düşmanları işaretlemek. Bu sayede geminiz üzerindeki silahları kullanan askerlerinize emir vermiş oluyorsunuz. Ancak Space Crew’un en büyük farklılıklarından biri, geminize düşman askerlerinin binebiliyor olması. Bunun için de Marshall yani şerif isimli yeni bir karakter türüne sahibiz.

İlk oyunda olduğu gibi uzayda geçen maceramızda da mürettebatımıza özel ekipmanlar verebiliyoruz. Örneğin, silahlar motorların hemen yanında olduğu için radyasyona maruz kalan askerlerinize “hazmat suit” giydirebilirsiniz. Ayrıca yukarıda bahsettiğim Marshall karakterlerine özel setlerde, bir de tabanca bulunuyor – ki bu sayede gidip duvardan silah almanıza gerek kalmıyor. Gelen bir diğer yenilik de acil kaçış kapsülleri. Bildiğiniz gibi Bomber Crew’da, geminiz artık uçamayacak hale geldiğinde gemiyi terk edebiliyordunuz. Burada ise, uçak menüsünden güçlendirebileceğiniz kaçış kapsülleri bulunuyor.

Kanadımı Kırdılar Uçamadım Anne

İki oyunun birbirleri ile paylaştığı pek çok detay olsa da asıl sorun, ikisinin de aynı hızda tekrara biniyor oluşu. Sürekli olarak aynı görevleri yapmak, hem Bomber Crew’da hem de Space Crew’da sıkıcı hale geliyor. Ancak, maalesef Space Crew bunu bir adım öteye taşımayı başarmış.

Neden bilmiyorum ama Space Crew oynadıkça, ilk oyun hakkındaki bazı şeyleri yanlış yargıladığıma karar verdim. Örneğin, uçağın yüksekliğini belirlemek size taktik avantaj sağlıyor olsa da, görüşünüzü bir hayli azaltıyordu. Yine de zeminde uçaksavar sistemleri olduğu için çeşitli kararlar vermek, rota çizmek ve radyo desteği alabilmek önemli hale geliyordu. Space Crew, bu mekaniklerin tüm eksikliğini çekiyor. Karakterlerin bu kez “uzay temalı” özellikleri olsa da, uçağınızı geliştirmek de eskisi kadar tatmin edici değil. Runner Duck, bu sefer “güç” sistemini kullanarak oyuna farklılık katmaya çalışmış, ancak bu sistem de çok nadir bir şekilde kullanılan unsurlardan biri haline geliyor.

Sonuç olarak, eğer daha önce Bomber Crew oynama şansı bulamadıysanız, Space Crew’u kaçırmamanızı öneririm. Fakat Bomber Crew’u oynamış ve sevmiş biriyseniz, çok farklı şeyler beklememekte fayda var. 25 liralık fiyatı ile yaklaşık 10-12 saatinizi çalabilecek Space Crew, birkaç ay içerisinde Steam kütüphanenizin unutulanları arasına girecektir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?