Stop Killing Games: Ubisoft ve Oyunların Geleceği Üzerine Tartışmalar

Stop Killing Games hareketi, oyun dünyasında yankı uyandıran bir kampanya olarak dikkatleri üzerine çekti. Özellikle oyunların “yok olmaması” hedefiyle yola çıkması, birçok oyuncunun ümidini yeşertti. Geçtiğimiz haftalarda bu hareket, belirli bir imza sayısına ulaşmayı başardı ve bu durum, gözlerin hâlihazırda tartışmalara neden olan The Crew oyununa ve onun geliştiricisi Ubisoft’a çevrilmesine sebep oldu. Eğlence endüstrisinin karmaşık yapısını düşününce, elbette bu gelişmeler de bir tesadüf değil.

Ubisoft, hissedarlar toplantısında yaşanan bu gergin soru cevap kısmında dikkat çekici açıklamalar yaptı. Özellikle bir yatırımcının, CEO Yves Guillemot’a pek de hoş olmayan sorular sorması, izleyenleri hem güldürdü hem de düşündürdü. Guillemot, her zamanki gibi kendinden emin bir tavırla “pazar oldukça hareketli” demeye devam etti. Kendi müşteri memnuniyetini sağlamak için sundukları hizmetlerin sayısını artırdıklarını söyleyen Guillemot’un bu açıklamaları, kimi oyuncuları tatmin etse de, bazıları için bir o kadar da belirsizlik içeriyor. Aslında, burada önemli bir nokta var: Oyunların geleceği ile ilgili olan belirsizlik.

Bir yandan güzel oyunlar üreten Ubisoft, diğer yandan bazı oyunların kullanıcılar için ne kadar uzun süre aktif kalacağı konusundaki belirsizliği kabul etmek zorunda kalıyor. Guillemot’un oyunların bir noktada “kullanımdan kalkabileceği” ifadesi, pek çok oyuncunun gözünü korkutmuş olmalı. Oyunların bir gün neden ve nasıl sona ereceği tartışmaları da, pek çok kişiyi oyun oynamaktan soğutacak türden bir durum. Hani insan, “Bu oyun biterse ne olacak?” diye düşünmeden edemiyor.

Ubisoft’un CEO’su, “Bu, bizim uzun süredir mücadele ettiğimiz bir konu” diyerek, aslında yalnız olmadıklarını söylüyor. Oyun dünyasında hepimizin tanıdığı bir gerçek var: Hiçbir şey sonsuza kadar sürmüyor! Belki de bu nedenle Guillemot, “hizmetler bir noktada sona erebilir” dedikten sonra gülümseyerek devam etmek zorunda kaldı. Oyunseverlerin iyi dileklerine karşılık olarak bir araya geldikleri bu kampanya, tam da bu belirsizliği ve endişeyi gidermeye yönelik bir çaba.

Sonuç olarak, Stop Killing Games hareketinin amacı, yalnızca bir oyun ya da birkaç tane oyun değil; bu süreç, oyun dünyasında genel bir farkındalık yaratma arzusu taşıyor. Hem oyuncuların, hem de geliştiricilerin, darbeli bir kadansla ilerleyen bu değişim rüzgarında kendilerine yer bulmaları gerekiyor. Durum böyle olunca, oyun dünyasında her şey bir döngü içeriyor: bir oyun gelir, bir başka oyun gider; ama mücadele asla bitmez. Yani, en azından guilty pleasure olarak sevdiklerine umut verecek yeni bir oyun bulana kadar, biz oyun birkaç kez daha ‘yaratırız’ ya da ‘öldürürüz’. İşin komik yanı, bu döngünün kendisi bile bazen bir oyun haline geliyor!