Street Fighter 6: Arkadaşlık ve Rekabetin Büyüleyici Dünyası
Sokak dövüşleri, arkadaşlık ve rakiplerin karşısında güreşirken düşüp kalkmanın tam zamanı! Street Fighter 6 ile gülmeye hazır olun!
16 saat önce
Dövüş oyunları denildiğinde, akla gelen ilk isimlerden biri hiç şüphesiz Street Fighter serisidir. Bu oyun, geçmişten günümüze birçok farklı nesilde on milyonlarca oyuncuyu kendine çekmeyi başarmıştır. Hani bazı insanlar vardır, onları her seferinde görmeye alışmışsınızdır, hiç yokmuş gibi düşünemezsiniz; işte Street Fighter da öyle bir şey! Hayatınızda bir dönüm noktasında, bir arkadaşınızla bu oyunu oynarken onu yendiğinizde aranızda bir daha asla blok olmamalı diye bir kural var gibi hissedersiniz. O anki zafer bütün streslerinizi unutturur, değil mi? Şu an kesin düşünüyorsunuz: “Ben de o zaferi yaşamak istiyorum!” İşte bu cümle, Street Fighter’ın sihridir.

Serinin en yeni oyunu olan Street Fighter 6, geçtiğimiz yılın Haziran ayında oyunseverlerle buluştu. Bu oyun, 30 Haziran 2024 itibarıyla 3,7 milyon kopya satmayı başardı. Son gelişmelere göre yapılan yeni bir paylaşımda, bu satış rakamının 4 milyonu aştığı bildirildi. Yani demek oluyor ki, bu oyun öyle bir satış yapmış ki, neredeyse bir şehir kadar insan onu oynuyor! Eh, belki de Capcom’un marketing stratejisi o kadar iyi ki, reklamlar arasında yaptıkları dövüş koreografileri bile her oyuncunun dikkatini çekiyor. İşte bu noktada satış rakamları da fırlayıp gidebiliyor!
Oyun incelemeleri de oldukça yüksek bir ortalamaya sahip. Oyuncuların genel anlamda beğenmesi de, bu işin bir diğer eğlenceli kısmı. Hani bir filme gidip de kötü bir şey izlediğinizde, o filmin sonunda “Ne izledim ben!” diye üzülürsünüz ya, işte Street Fighter 6’dan sonra o duyguyu yaşamıyorsunuz. Her seferinde yeni karakterler, farklı dövüş stilleri ve ilginç hikaye modlarıyla oyuncuların kalbini fethediyor. Hatta bazı oyuncular, oyunun kombolarını öyle bir geliştiriyor ki, sanki şifreli haberleşme yapıyormuş gibi hissediyorsunuz. “Burada hareketi yap, orada rakibin üstüne sıçra!” gibi talimatlar sanki bir dövüş sanatları ustası tarafından yazılmış gibi!
Capcom, diğer serilerinde olduğu gibi Street Fighter serisinde de yoluna tam gaz devam ediyor diyebiliriz. Belki de bu serinin en komik yanı, her karakterin kendi absürt hikayesi ve aşırı uç dövüş stili! Bakış açısına göre, Ryu’nun kendini adamışlığını sıradan bir arkadaşınıza anlatmaya çalıştığınızda, gözlerindeki o hayret dolu ifadeyi görmek muazzam. “Ne yani, bu adam dövüşerek tüm dünyayı kurtaracak mı?” diyorlar! Evet, bu da bu oyunun en hoş yanlarından biri. Yani evet, belki kimse Kentaro’yu tanımasa da, hemen bir anı yaratmak için dövüş alanında kendinizi kaybedebilirsiniz.
O halde, şunu rahatlıkla söyleyebilirim: Street Fighter serisi, sadece bir dövüş oyunu değil; aynı zamanda bir ‘dostluk’ testidir. Saatlerce süren dövüşlerden sonra, bir kazanıp bir kaybetmek, arkadaşlığınızı daha da güçlendirebilir. Sonuç olarak yapılan her düelloda, espri anlayışımız ve eğlencemiz bir üst seviyeye çıkıyor! Öyleyse, kim kiminle dövüşecek? Bu sorunun cevabı, yalnızca puan tablosunun üzerinde değil, aynı zamanda kalbimizdeki yerleşmiş “dostum, beni yenemezsin!” duygusunun peşinde gizli.
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?