The Godfather Efsanesi ve Coppola’nın Yeniden Çekimlere Tepkisi

Sinema tarihinin kült klasiklerinden biri olan The Godfather serisi, 1972 yılından beri sinema dünyasında adeta bir efsane haline geldi. Francis Ford Coppola’nın yaratıcı dehası sayesinde bu film, sadece bir mafya hikayesi olmaktan çıkıp, insan ilişkilerine, güç dinamiklerine ve aile bağlarına dair derin bir inceleme sunuyor. Hani derler ya, “Bir filmin etkisi, izleyicinin kalbinde ve aklında kalmasıyla ölçülür.” İşte The Godfather bu ölçüte fazlasıyla uyuyor. Ama gelin görün ki, son yıllarda Hollywood’un “remake” çılgınlığına kapılan yapımcılar, bu efsanenin üzerine de göz dikmiş durumda. Yani, kısacası, Godfather’ı yeniden çekmek isteyenler, onun gibi bir efsaneyi elden geçirmek için kolları sıvamış durumda. Bu da demektir ki, Coppola’nın bu duruma nasıl tepki vereceği merak konusu!

Öyle ki, The Guardian ile yaptığı bir röportajda Coppola, bu konuda kesin bir duruş sergileyerek, “Bu üçleme ile işim bitti” dedi. Yani, artık Godfather’ı yeniden çekmek isteyenlerin hayalleri suya düşmüş gibi görünüyor. Mario Puzo’nun yazdığı ekstra hikayeler olduğundan bahsetse de, bunların filmi için kullanılmasına sıcak bakmadığını ifade etti. Sanki şunu demek istiyor: “Kardeşim, bu klasik bir eser, onu bozmaya çalışmayın!” Ayrıca, filmin isim haklarının Paramount’a ait olduğunu hatırlatarak, bu konuda elini kolunu sallayarak hareket edemeyeceğini de vurguladı.

Coppola’nın bu kararlılığı, sinema dünyasında “Efsaneler asla ölmez!” mottosunu bir kez daha kanıtlıyor. Peki ya bu efsanevi yönetmenin planları neler? Önünde farklı projeler olduğunu belirten Coppola, “Bir bilim-kurgu filmi çekmek istiyorum!” diyerek sinemaseverlerin kalplerini bir nebze daha hızlı atmasına sebep oldu. Filminin adı ise Megalopolis olacak. Bu ismin ardında ne tür bir hikaye yatıyor, bilinmez ama Coppola’nın 81 yaşında olmasına rağmen hala yeni projeler peşinde koşması, bizlere “Yaşamak için çok geç değil!” mesajını veriyor.

Artık şunu anladık ki, Coppola, Godfather’ın geleceğini yapımcıya bırakmış durumda. Yani, ona “İstersen yeniden çek, ama benim ruhumu da katmayı unutma!” demiş gibi. Belki de bu durum, Hollywood’un yeniden yapım çılgınlığını bir nebze de olsa frenleyecektir. Ama kim bilir, belki de Coppola, bir gün “Neden olmasın?” deyip Godfather’ın bir başka versiyonunu çekmeye karar verir. O zaman ne olur, işte orası tamamen başka bir hikaye!

Ama şunu unutmamak lazım, sinema dünyasında efsanelerin yeri her zaman ayrıdır. The Godfather gibi bir yapımın, yeniden çekilmesi durumu, izleyiciyi derinden etkileyen bir deneyim sunmaktan çok, belki de nostaljiyi sömürmekten başka bir şey olmayacaktır. Sonuç olarak, Coppola’nın kararları, sinema dünyasında önemli bir dönüm noktası olabilir. Öyleyse, biz de onun yeni projelerini dört gözle bekleyelim, kim bilir belki de Megalopolis, bizi Godfather kadar etkiler!