Merakla beklediğimiz The Last of Us dizisi geçtiğimiz gün izleyiciyle buluştu ve herhalde ilk bölümü izleyip de beğenmeyen çok fazla kişi yoktur. Evet, elbette bu tür şeylerde kişisel zevkler ön plana çıkar; biri izledikten sonra “ben çok beğenmedim” derken, diğeri ekranda gözüken her şeyi bir sanat eseri olarak kabul edebilir. Ama her neyse, çoğunluk muhtemelen “bu dizi tam bir şaheser” diye düşünüyordur. Oyuna olabildiğince sadık kalınmış. Zaten oyun, yüreklere dokunan bir açılış yapmıştı; dizide de bu duygu yoğunluğunu korumaya özen göstermişler, bence çok da iyi olmuş! İzleyicilerin ekran başında kalp krizi geçirmemesi için ellerinden geleni yaptıkları belli. Kimse istemez ki, peşinden bir ağır kayıplar yaşayalım!

Takip eden bölümleri de merakla bekliyoruz. Dizinin ilk bölümünde, karakterlerin derinliğine inmeleri ve hikayenin akışıyla izleyiciyi sıkı bir şekilde sarması gerçekten büyük bir başarı. Diziye ilişkin umut veren verilerden birisi ise izlenme sayısı. HBO, dizinin ilk bölümünün 4,7 milyon izlenme sayısına ulaştığını açıkladı – ki bu veri, HBO’nun son 10 yıldaki yayınları içerisinde en iyi 2. çıkışı yaptığı anlamına geliyor. Birinci sırayı elbette ki, 10 milyon izlenme sayısıyla yeni Game of Thrones dizisi House of the Dragon alıyor. Yani, Game of Thrones gibi popüler bir marka için bu sayı gayet doğal; bu da demektir ki, her popüler markanın ardında büyük bir hayran kitlesi yatıyor.

Buna karşın The Last of Us, oyun severler nezdinde oldukça popüler olsa da birçok izleyici için yeni bir marka. Dolayısıyla, hakkını teslim edip başarısını takdir etmek gerek. Giderek artan izleyici sayısıyla birlikte, bu sit-com edasıyla karışık dramı izlemek, her izleyici için özel bir deneyim sunuyor. Karakterlerin bağları ve zorluklarla dolu hikayeleri, seyircilerin içsel duygularını tetikleyerek daha derin bir bağ kurmalarına olanak sağlıyor.

Tabii ki tüm bu başarılar, sonraki bölümlerde de bu performansını sürdürebilecek mi, bakalım. Biliyorum, bazı insanlar “ilk bölüm her zaman en iyisidir, devamına güvenelim ama” tarzı düşündükleri için içten içe kaygılılar. Ama şahsen umutluyum; bu yıla güzel bir başlangıç yapmamızı sağladı. Trendsel olarak, böyle devam eder mi? Kim bilir, belki de birkaç bölüm sonra, kendimizi eve kapanmış halde bulacağız, dizi izlemekten gözlerimiz pörtleyecek! Dizi sektöründe heyecan verici günler bizi bekliyor gibi görünüyor; ben de şimdiden patlamış mısırımı hazır ettim!