The Last of Us: Zombiler Arasında Derin İlişkiler ve Heyecan Verici Bir Başlangıç
Zombilerle dolu bir dünyada derin ilişkiler mi? Netflix dizisi gibi bir başlangıç! Ekibin sırtına birer sabun almayı unutmayın!
3 saat önce

The Last of Us dizisinin ilk bölümü nihayet yayımlandı ve gerçekten de bu heyecana değdi! Dizi, birçok izleyicinin kalbinde yer edindi ve Rotten Tomatoes’ta rekor bir skora ulaşması da bu durumu pekiştiriyor. _Kısacası, sürekli zombilerin peşinde koşan bir adamla genç bir kızın hikayesini izlemek çok eğlenceli!_ Sadece zombiler değil, insan ilişkileri ve dramatik anlar da dizinin içeriğinde mevcut. Başka bir ifadeyle, sadece zombi avlamakla kalmıyor; dramaya da yer açıyoruz! Hatta biraz düşündüğümüzde, sanırım birini ısırmak, konuşulduğunda iyice kurulmuş bir dostluk bağı yaratıyor. Hani, ‘herkesin bir hikayesi vardır’ misali, her ısırık da bir geçmişe işaret ediyor.
İlk bölümün ardından HBO, gelecek haftalarda bizi nelerin beklediğine dair bir promosyon fragmanı paylaşmayı ihmal etmedi. Bu fragmanda Joel’in kardeşi Tommy ile bir araya gelişinden Ellie’nin ısırılmasına, Bill ve Frank’in sahnelerine kadar pek çok önemli anı görüyoruz. Ancak burada dikkat çeken noktalar var. Oyunda sadece Bill ile karşılaşıyorduk fakat şimdi dizide Frank’in de sahnelerini göreceğiz. Merak ediyorum; acaba Frank, Bill’e bir domates alıp mı dönecek yoksa kıyametin ortasında onu nasıl teselli edecek? Fragmandaki herkesin takırdayarak savaştığı sahneler ise gerçekten heyecan verici! Onlarca zombinin üstünde koştururken bir yandan da gözyaşları içinde birbirlerine hikayelerini anlatan insanlar, ne de olsa 2023’te hayatın ne kadar komik olmadığını bize hatırlatıyor.
Dizinin ilk bölümü toplamda 81 dakika sürdü. Bu sürede neler yaşadığımızı düşündüğümüzde, sanki yarım günde bir roman bitirmiş kadar hissettim kendimi. Peki ya ikinci bölüm? O da 22 Ocak’ta yayımlanacak ve süresi 55 dakika olarak belirlenmiş. Şimdi düşünmekten kendimi alamıyorum; bu diziyi yavaş yavaş maddi boyutlarda da değerlendirmek lazım. Neden mi? Çünkü her bölüm daha kısa da olsa, içindeki katmanlar o kadar derin ki, bir bölümün sonunda ‘Ahh, bu bölüm de neden bitti ki?’ diye haykırmak isteyebilirsiniz. Ne de olsa, zombi avı bizlere hep bir şeyler bırakıyor! İnsanoğlunun zombi karşısında neler düşündüğünü görmekteyiz. Özellikle Ellie’nin ısırılması gibi anlar, bu dizinin sadece cesaret gerektirmediğini, aynı zamanda insan ilişkilerinin de bir zamanlar ne kadar derin olduğunu gözler önüne seriyor.
Her şey bir yana, bu dizi sadece bir korku hikayesi değil, aynı zamanda çok derin bir dostluk öyküsü. Yani, geleceğin köy baskınına hazırlanmamız gerekiyor. Belli mi olur? Zombiler gelirse, en azından elimizde bir hikaye kalacaktır!
Henüz yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?